Artvin’in Mustafa Kemal İlçesinin bir buçuk aylık çaylak kaymakamı Sınıfa izinsiz girdiği bir lisede hosgeldiniz diyen öğretmeni sınıftan kovduğu iddia ediliyor.
Doğru ya da yanlış bu tarz tavırlar ile öğretmen camiası sık sık karşılaşmakta.
Bunun temel nedeni öğretmenliğin itibarının yıllar varki organize şekilde aşağıya çekilmektedir.
Sen öğretmenin amiri olarak bu şekilde tavır koyarsan veli daha da arttırır.
Yazık.
Çok yazık...
Daha dunun öğrencisi adam olmadan öğretmene yaptığı iddia edilen bu tavırda dolayı yaptırıma uğraması lazım.
Yoksa Yolava valisinin yine sınıftan kovduğu öğretmen gibi;
Ki bu öğretmen bu tavır üzerine kalp krizi geçirip ölmesini unutmayalım.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bu konu ile alakalı veciz sözünü hatırlatmak isterim.
“Bir ulusun asker ordusu ne kadar güçlü olursa olsun, kazandığı zafer ne kadar yüce olursa olsun, bir ulus ilim ordusuna sahip değilse, savaş meydanlarında kazanılmış zaferlerin sonu olacaktır. Bu nedenle bir an önce büyük, mükemmel bir ilim ordusuna sahip olma zorunluluğu vardır.”
##
KADER NEDİR BİLİYOR MUSUNUZ???

Doğduğunuz ev kaderiniz midir bilemem...!
Lakin kaderin en püf noktası eş seçimidir.
Seçtiğiniz eş,  kaderinizin tam ortasındaki en kuvvetli çekim merkezidir.
Hayatınızda yapacağınız en önemli kariyer seçimi eş seçiminizdir. Yasayacağınız  tüm olaylar bu seçimle şekil alır.
Eğer hakkınızı yanlış̧ kişiden yana kullanmışsanız, bedelini çok ağır ödersiniz.
 Yalnızca sizinle de bitmez.
Evladınız öder.
 Anne ve babanız öder.
Eşiniz dostunuz öder.
Çevrenizde kim varsa bu bedelden nasibine düşeni alır.
Dünyanın en mutlu insanları kimlerdir diye sorsalar,  eş seçimini doğru yapanlardır derdim.
##
Güzel bir şiiri paylaşmak isterim.
Yaş kemale erince bir bakıyorsun ki,
Eskisi kadar takmıyorsun bazı şeyleri.

Mesela, eskisi kadar özlemiyorsun kimseyi.
Ve kendine ziyan etmiyorsun geceleri..
Çaya biraz daha fazla düşkün oluyorsun,
Ya da kahveyi biraz daha fazla içiyorsun...

Çünkü artık öğreniyorsun ki, kimse senin gibi ince düşünmüyor.
Kimse, kimse için ölmüyor...
Ya da ne bileyim işte,
Kimse gecenin bir yarısı tatlı uykularını senin için bölmüyor...

Yani kimse senin gibi üzülmüyor...
Unutma ki, hangi duyguyu besliyorsan, içinde sadece o büyüyor...

Hadi artık, lütfen hayatı biraz da kendin için yaşa...
Çünkü ne gidiyorsa, Ömründen gidiyor..
Ve kimse sana giden yıllarını geri vermiyor ...!
_Uğur GÖKBULUT ...
##
BİR KAÇ TAVSİYE
* Çok düşünüp kendini yorma.
* Her sorunu çözmeye çalışma... Karşıdakinin seni anladığı kadarsın çünkü.
* Enerjini içe çevir. Dışa ve boşa harcadığın enerjini ve zamanına vakti gelince çok üzüleceksin
* Keşkeleri hayatından çıkar.
* İyi ki de! İyikilerini arttır.
* Kimseyi memnun etmeye çalışma.
Zaten edemezsin. Kendini üzdüğünle kalırsın.
* Özverilerin için karşılık bekleme. Bu senin karakterinin gereği olduğunu unutma.
* Herkesin nabzına göre hareket etme.
Doğru bildiklerini haykırırcasına ifade et.
Neden biliyor musun ?
Bunların hepsini yaptıktan sonra bir gün gelecek ki
Eyvahhh diyeceksin, yaşlıyım ve tek başımayım. Artık hiç bir işe gücüm yetmiyor. Ne kadar yolum var bilmem ama yoruldum ben diyeceksin...
Sonra bakacaksın ki etrafına sen varsın, kimsecikler kalmamış.
Tükenmişsin her şeyini.
Sevdiklerine sahip çık.
Vesselam.