HABER: DİNÇER KARACALAR

Verdiği kilolarla uzun süre sosyal medya gündeminde olan Erdim'in bu konu hakkındaki açıklamaları şöyle :

Şimdi aslında benim zayıflamamla ilgili değil genel bir problem bu.  Evdeki çekyat ve L koltuk  muhabbetinde konuşulan  şeyler artık şöyle oluyor ;

Yine aynı koltukta oturan insanların elinde telefon var. Alıyor telefonu eline, Hmm diyor bu ne biçim olmuş lan diyor başlıyor tık tık tık bir mesaj gönderiyor.  Kimse bu devirde ulaşılmaz değil. Herkes her yere çok güzel ulaşıyor.  Yazdığı mesaj anında karşı tarafa ulaşıyor. Yorum yazmasından bahsetmiyorum özel mesaj kutusuna gelen mesajlardan bahsediyorum. Bana attığı mesajı , ben okuyorum.  Bir şekilde bana ulaştırmış oluyor.Cevap versen de vermesen de yazdığı şeyi sana yaşatmış oluyor. Pis bir amaçla yazıyor. Aşağılık bir cümle kuruyor. Belki küfür de ediyor. Küfürü de geçtim,haddi olmayan konulara giriyor. Ben bu mesajları okurken o,  duyguyu yaşadığımla kalıyorum.  Orada ona cevap versem  bir türlü vermesem bir türlü. Cevap versem konu nereye gidecek ?  Gerçekten bazı zamanlar,  insanın içindeki şiddet duygusunu tetikleyen şeyler yazılıyor. Bunun,  sonu yok. Bence çözümü de yok.  Bu tamamen insanın iç eğitimi ve karakteriyle ilgili bir davranış. Ben şimdi empati yapayım diyorum. X bir meslekten biri olayım, kendimden yola çıkayım. Sosyal medyada önüme çıkan ünlü birine böyle bir şey yazmak aklıma bile gelmez.  Benim böyle bir güdüm yok ama maalesef bazı insanların var.

Sen mi eğilip, ayakkabını bağlayamıyordun ? Sen mi ventolinle geziyordun? Benim kilomla senin ne alakan var ? İstiyorlar ki bu adam 200 kg olsun. 60 yaşına gelmeden ölsün ama biz onu şişmanken çok sevdik çok sempatikti desinler.  Yani istiyor ki ;  sen yürüyeme , eğileme, hiç bir işini yapama , nefes nefese kal. O da açsın o halini izlesin .  Eee biz ne yaşayacağız içeride ? Üzgünüm ama  geçtiğim bu  konforlu yaşamdan , artık ödün veremem. Bana bunun aksini kimse hiç bir şekilde yaptıramaz. Benim iki tarafla ilgili de konuşmaya ruhsatım var. Ben şişmanlığı da biliyorum. Birine yorum yapmam gerekse, onu incitmem, hem de zaten bu tarafı bildiğim için söyleyeceklerimin tescili var bende. Hayatında hiç üç basamaklı kiloya çıkmamış , bu sıkıntılarla ilgili hiç bir fikri olmayan biri , '' Yaaaw çok zayıfladın sen ya ! Bu kadarı da fazla  '' diye yazabiliyor. Fikri yok ama zikri var.

Kızı  Ses ve babalık süreciyle ilgili açıklamaları ise şöyle ;

''Boynuz kulağı geçti. ''  durumunu ben , kızımın bir yaşına gelmesi itibariyle yaşadım. Ses, benden daha ünlü, benden daha popüler, benden daha çok seviliyor. Hepsini kabul ettim:-)

Allah, bütün çocuklara sağlıklı ömürler versin. Kızımın doğumuyla birlikte evi,  yuva yapan şeyin, çocuk olduğunu anladım. Hani hep yapılan bir tartışma vardır ya ; kız evlat mı ? erkek evlat mı ? Diye.

Benim tek duam , kız evlat sahibi olmaktı.  Allahım,  bana kız evlat ver diye çok dua ettim.

Babalığı bildiğimden değil. Kendim , erkek olduğum için, aileme yaşattıklarımı bildiğim için , o anda o pişmanlıkla  '' Kendim gibi bir itle , olmaz. '' Dedim.

Çok şükür duam kabul oldu. Tanıdığım bir ağabeyim bana şöyle demişti. Ne dediğini anlamam üç gün sürdü ama  O , söz beynime kazındı.

'' Oğlu olan, baba olur.Kızı olan, adam olur.''  Kız evlat , gerçekten kişinin kendine, eşine ve dünyaya karşı bakışını değiştiren bir şey. O zamana kadar idrak etmediğin ne varsa, sana idrak ettiriyor. Yazılım güncellemesi gelmiş  gibi bir şey. Tabii ki bu kişinin, neye meyilli olduğuyla da ilgili. Açık bir kalbin ve öğrenme kapasiten olacak. Ben , o yönde kendimi geliştirmeye çalışan bir adamım. Her baba gibi iyi olmaya çalışıyorum , her şeyin en iyisi olsun istiyorum ama bu iyiden kastım , ona iyi bir yaşam sunalım, her istediğini alalım konusu değil. Söylediğim şey, kalple ilgili. Maddi bir şeylerden bahsetmiyorum burada. Daha iyi olmaya çalışıyorum çünkü adam olmaya çalışmak bile, niyeti olan bir insanı adam eder. Kızım, beni adam etti.

KOPART TV

Oyuncu ve sunucu Sinan Çalışkanoğlu, kendi kurduğu youtube kanalı , KOP-ART TV için hazırlayıp sunduğu   “Minübüs” programı, seyir halindeki bir dolmuşta  yolcularla birlikte  , sinema, dizi, tiyatro ve  müzik dünyasının ünlü isimlerini ağırlıyor.

Her hafta başka bir ünlünün ağırlandığı bölümlerde, konuklara özel çeşitli oyunlar  , şakalar ve  izleyicilerden gelen sorulara yer veriliyor. Verilen oyun görevlerini tamamlayamayan konuklara  bazı cezalar verilirken, ortaya çok eğlenceli ve ilginç  görüntüler çıkıyor.

Programın çekimi tamamlanan bölümlerine, Murat Dalkılıç , Onur Buldu, Ümit Erdim ,Songül Karlı ,  Onur Atilla, Doğan Akdoğan ,Chaby Chan ,Açelya Topaloğlu ve Aşkım Kapışmak gibi ünlü isimler konuk oldu.

Sinan ÇALIŞKANOĞLU'nun hazırlayıp sunduğu  ' MİNİBÜS', her hafta cuma günü yeni bölümleriyle Youtube ekranlarında.