YAŞAR ŞENYÜZ / İSTANBUL

ADINI KUVAİ MİLLİYECİ EFE DEDESİNDEN ALAN MEHMET ALİ ÇELİKEL

‘‘KİMSENİN GİDEMEDİĞİ YERE’’ GİDEN ADAM

Pandemiden dolayı evlerinde kendini kitap okumaya verenler; Adını Kuvâ-yi Milliye’ci efe dedesinden alan yazar Mehmet Ali Çelikel’den yepyeni bir kitap geldi. ‘‘Kimsenin Gidemediği Yere’’ adlı 19 ayrı öyküyü içinde barındıran bu kitap yazarın bu kulvarda yazdığı üçüncü kitabı. Kendisi ile geçtiğimiz gün telefondan konuştuk, o sakin dingin ses tonu ile karşısındakine saygı uyandıran bir tavır sergiliyordu. Peki kim nereye gidemiyormuş merak ediyorsanız röportajımızı okuyun derim.

Geçtiğimiz hafta içinde, Önce Vatan Gazetesi ve Toprak Okulları olarak hazırlamış olduğum Altın Fırça Ödülleri Resim Yarışması için Basın Danışmanı Sevgili dostum Ayla Kara’yı aramıştım ne yapıyorsun falan filan derken bana bir kitaptan bahsetti. Bir arkadaşım yazdı, içinde 19 tane şahane öyküler var bunu mutlaka okumalısın ve mutlaka haber de yapmalısın diye ısrar edince bende oturdum bilgisayarın başına ne okuduğun değil kimin yazdığını okuduğun felsefesi ile yazar Mehmet Ali Çelikel hakkında biraz bilgi edineyim dedim. Aaaa yazar aslında Denizli Pamukkale Üniversitesinde İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümünde Öğretim Üyesi, Prof. Dr. ünvanına sahip sevilen bir zat. Tabii ki ilgim daha fazla arttı, yazılanları okudukça size de aktarmak için not almaya başladım. Öğrencileri ekşi sözlükte kendisi hakkında o kadar güzel şeyler anlatıyorlardı ki hayran olmamak elde değil. Özellikle eğitim sektöründe dünya ile karşılaştırdığımızda kalitenin oldukça aşağılarda olduğu bu zamanda böyle güzel şeyler okumak inanın insanın içini ısıtıyor. 

Malum pandemi nedeniyle Mehmet Ali hocayla telefonda tanıştık, ama öyle tanışmak gibi diyemiyorum sanki yirmi yıllık bir dost ile uzun zamandır görüşememişiz ve görüşünce de bıraktığımız yerden konuşuyormuşuz gibi içten ve de sıcak. Tıpkı ekşi sözlükteki öğrencilerinin anlattığı gibi. Peki öğrencileri neler söylemiş diye sorarsanız anlatayım. Bir tanesi diyor ki ‘‘Okulda derslerine çalışmadığım zaman mahcubiyet duyduğum tek insan’’. Başka bir öğrencisi de; ‘‘Denizli'den önce Van'da görev yapan, minibüste karşılaştığımızda yol paramı ödediğini hiç unutamadığım güzel insan. Kültürlü olup burnu havada olanlar gibi değildir, hep gülümser. hep de gülsün yüzü.’’ demiş. Bir diğer öğrencisi ise; ‘‘Saygıdeğer ifadesini bilirsiniz, genellikle öylesine konuşmalarda öylesine geçiştirilir "saygıdeğer meslektaşlarım" ya da "saygıdeğer misafirler" gibi maalesef hakkı pek de verilen bir sıfat/hitap değildir. iste, docent doktor ünvanını isminin önüne koysanız da koymasanız da Mehmet Ali Çelikel öyle bir hocadır ki o "saygıdeğer" sıfatını kelimenin tam anlamıyla sonuna kadar hak eder. Şair ruhu, entellektüel kişiliği, engin akademik birikimi ile kendisi tam bir, değil İstanbul, Londra beyefendisidir. İçinde gram makam/mevki hırsı, kıskançlık, kötülük barındırmayan, "Ben sevdiğim şeyi yapıyorum, kitap okuyorum ve devlet de bana bunun icin para veriyor" diyebilecek kadar mütevazi bir insandır kendisi. Öğrencileriyle iletişimi oldukça kuvvetlidir, bir çok hocanın aksine öğrencilerini birey olarak görür onları dinler ve anlamaya çalışır. Onu tanımayanlar, öğrencisi olmayanlar çok şey kaçırıyorlar hayattan diye düşünürken Mehmet Ali hocanın hem doktora öğrencisi hem de çalışma arkadaşı olarak, çoktandır ıskalanmış ve vasat bulduğum hayatımın aslında çok şanslı olduğunu hissediyorum. Sözleri ile tarif ediyor efe torununu. Mehmet Ali hoca ile yapmış olduğum görüşmede bana karşı o kadar mütevazi davranıyor ki (Bu güne kadar sayamadığım kadar röportaj yapmış olan bir gazeteci olarak biz neler gördük neler, neler.) öğrencilerinin de anlattığı gibi kendisine hayran olmamak elde değil. Hani eskilerin deyimi ile kendisi hakkında bilgi almaya çalışırken sözleri kerpetenle çeker gibi aldım. Yukarıda da anlattığım gibi Mehmet Ali hoca Nazilli’li bir efe torunu, dedesini sorduğumda benim dedem Kuvâ-yi Milliye’ci bir efeymiş, ben de onun adını taşıyorum diye gururla anlattı.  

‘‘Kimsenin Gidemediği Yere’’

Mehmet Ali Çelikel’ in son kitabı olan “Kimsenin Gidemediği Yere” tam 19 tane farklı öyküden oluşuyor. Yazarımız 1969’da Nazilli’de doğmuş ve çocukluğu Antalya’da geçmiş. 1993 yılında Hacettepe Üniversitesi, İngiliz Dil Bilimi Bölümünü bitiren Çelikel, üç yıl öğretmenlik ve serbest çevirmenlik yaptıktan sonra, 1996-2001 yılları arasında İngiltere’de İngiliz Dili ve Edebiyatı alanında yüksek lisans ve doktora eğitimini tamamlamak üzere beş yıl boyunca İngiltere’de yaşamış. 2011 yılında “Sömürgecilik Sonrası İngiliz Romanında Kültür ve Kimlik”, 2017 yılında “Çağdaş İngiliz Yazınında Küreselleşme, Göç ve Kültür” başlıklı iki akademik kitabı yayımlandıktan sonra 2015 yılında İrlanda kökenli Avustralyalı şair Robyn Rowland’ın "This Intimate War: Gallipoli/Çanakkale 1915 - İçli Dışlı Bir Savaş: Gelibolu/Çanakkale 1915" başlıklı kitabını çevirmiş, kitap Türkiye’de ve Avustralya’da eşzamanlı, çift dilli ve tıpkı basım olarak basılmış. 2019 yılında yine Robyn Rowland’ın "Under This Saffron Sun / Safran Güneşin Altında" başlıklı şiir kitabını çevirmiş, kitap İrlanda’da çift dilli olarak yayımlanmış. 2016’da Hellen Keller’in “Hayat Hikayem” kitabını çevirmiştir. Sözcükler, Şehir, Delikliçınar dergilerinde Robert Frost, Ben Jonson, Thomas Gray ve Robyn Rowland’dan yaptığı şiiri çevirileri; Adam Öykü, 14 Şubat Dünyanın Öyküsü dergilerinde yayımlanmış öyküleri ve öykü çevirileri bulunmakta. Şimdilerde Pamukkale Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümünde öğretim üyesi olarak çalışmakta olan Mehmet Ali Çelikel Evli ve iki çocuk babası. Öğrencileriyle yaptığı söyleşilerde ben okumayı çok seviyorum ve bana okuduğum içinde para veriyorlar ne kadar şanslıyım diyerek mesleğine olan aşkını vurgulayan Prof. Dr Mehmet Çelikel sizi tanıdığımız için biz de çok şanslıyız. Keşke çevresi ve öğrencileri tarafından sizin kadar çok sevilen hocalarımız daha çok artsa…