VHA / İSTANBUL

Varolmak ya da olmamak; işte bütün mesele!”

Aramıza Hoşgeldin Hamlet, Türk tipi Hamlet...

Yanlış duymadınız, bir dünya klasiği Hamlet, artık yerli; hem de tahminlerinizden çok daha fazla yerli. 

Hazır mısınız? 

İzlerken muhakkak kendimizden bir parça bulacağımız, çok düşünüp her halkasını içimizde yaşayacağımız değişik bir komedi türü.

İlginç yanı olan oyun, Türkiye'nin müzik dünyasının önemli starlarından biri olan Doğuş'un da hayat verdiği Hamlet karakterlerinin çektiği acılarla benzeşen hayat hikayesi anlatılıyor.

5 yaşında babası tarafından terkedilen Doğuş, uzun yıllar yetimhanede yaşıyor. 13 yaşından sonra da sokaklarda hırsızlık çetelerinin arasında kalıyor, ancak kendisini çoğu suçtan korumayı başarıyor.

“VAROLMAK YA DA OLMAMAK…”

Hamlet'in ünlü " Var olmak mı, Yok olmak mı?" cümlesini iliklerine kadar yaşayan Doğuş "Varolmayı" ve müziğin en önemli isimlerinden biri olmayı başarıyor.

 Tiyatrocu&oyuncu/Yönetmen Sibel Nançin ise Doğuş'un hayat hikayesinden etkilenerek, kendisinin bu oyunda olması gerektiğini düşünür. Başarılı oyuncu&yönetmen Sibel Nançin'in asıl başarısı, tiyatro sahnesine ilk kez çıkıp, oyunculuk “disiplin ve aşk” diyen ve öyle gören Doğuş'a oynattığı karakterde gizli. 

Oyuncu&Yönetmen Sibel Nançin Hamlet'le benzer buhranları yaşayan Doğuş'a, Hamlet'i oynatmak yerine, Hamlet'in yaşadığı acılara sebep olan amcası rolünü oynatır. Bir nevi acıları yaşayan karakter yerine acılara sebep olan karakteri.

 Doğuş'un tiyatro oyunculuğu performansını çok yukarılara çeken bu reji dehası hareket, bir nevi Doğuş'un da geçmişinde ona acı veren insanlarla ilginç ve absürd bir şekilde hesaplaşmasını sağlıyor. 

Acılar ve felakat silsileleri üzerine yazılan Hamlet oyunu Yerkan Kahraman tarafından Türkçeye uyarlanırken resmen tüm acılarla alay edilmiş. Bu alaycılık da büyük bir tragedyayı büyük bir komedi şölenine çeviriyor. 

Gülmeyle ağlama arasında ince bir sınır olduğunu söyleyen yazar, Hamlet oyununu uyarlarken gülmek tarafını seçmiş ve “iyi ki de öyle yapmış” dedirtiyor. Yoksa bu kadar acıya gülmeyi asla başaramazdık. İnsanlar acılarını bir nebze sadece gülerek yenebiliyorsa, bu oyun da sanatçı Doğuş'a kendi acılarıyla adeta alay etme şansı veriyor.

Absürd ve Geleneksel Türk Tiyatrosu motifleriyle ustaca yazılmış bu saçma komedi, oyuncu&yönetmen Sibel Nançin'in Doğuş faktörünü ustaca kullanmasıyla çok daha komik ve bir o kadar eğlenceli bir gösteriye dönüşüyor.

Yakın zamanda oyun tüm Türkiye’de izleyenlerini kahkahaya boğacak.