Joker…

En son izlediğim filmden bahsedeceğim sizlere. Çok etkilendiğim için mi? Yoksa toplumun kanayan yarası haline gelen vurdumduymazlık ve öfke kontrolsüzlüğünün üzerimizdeki yaptırımları mı? Bilmiyorum ama ben çok etkilendim. Filmi tabii ki burada anlatmayacağım. Eminim ki sinemaseverler böyle kaliteli yapımları kaçırmayacaktır. Son zamanlarda, izlerken düşündüren ve seyirciyi içine çeken bir filmle karşılaşmamıştım.Belki vardır ben kaçırmış olabilirim.Film hakkında kısa bir açıklama yapmam gerekirse; kalabalığın içindeki yalnızların ve itilmiş duyguların, köreltilmiş hislerin, tahammülsüzlüğün, öfke nöbetlerinin insan üzerindeki etkilerini çok iyi yansıtmış. 

Gerçekten son zamanlarda herkes aynı durumdan şikâyetçi değil mi peki?

Neyden mi söz ediyorum? Film hakkında pek bilgi vermek istemeğim için üstü kapalı anlatmaya çalıştım. 

Ama şimdi filmden uzaklaşıp hayatın tam merkezine gerçekçi olarak yaklaşırsak ne demek istediğimi daha net ifade edebilirim. Trafik mesela. Gerçekten de pek çok kişi canavara dönüşmüş durumda değil mi? Gerek iş stersi, gerek eve gitme ya da işe yetişme telaşı, gerek hayat şartları insanı ne hale getirdi görmüyor musunuz? Kimsenin kimseye tahammülü yok! Kimsenin kimseyi dinlemeye vakti ve takati yok. Kimse kimse ile göz göze gelip gülmeye yeltenmiyor. Herkes diken üzerinde yaşıyor hayatı. Acıya acıya, kanırta kanırta acıdan zevk almaya başlayan mazöşistler ve acı çektirmeye müsait sadistler kafilesi yaşıyor sanki açık alanlarda. Kimsenin kimseye güveni yok! İşte ani bir manevra ile JOKER filmine dönüyorum. Film Amerika’da geçiyor. Ama yaşananların ırkı, dili, dini yok. Hep aynı. Hep bir mutsuzluk, görmezden gelmeye çalışmak ve gördüğünü görmemek!

Peki neden?

Hangi ara bu kadar soğuklaştık. Bu kadar hissizleştik. Bu kadar umursamaz olduk, özellikle de kendimizi görmezden gelmeye başladık. “Düşene elini uzat!” Felsefesinden “Düşene bir tekme de sen vur!” Felsefesine ne zaman geçtik? Sanırım herkes aynaya geçip bu soruyu tüm samimiyetiyle sorabilirse kendisine ve aldığı yanıt onun vicdanını tetiklemezse doğru yoldasınız demektir. 

Şimdilik hoşça kalın. Herkese hoşça bakın! 

Sevda kaçsın çayınıza…