İyi hafta sonları Dostlarım!
Hüzünlü-buruk-yanık yüreğim her daim.
Gülümseten bir haber oldu sadece  gündemde beni.
Paşinyan’ın Azerbaycan-Türkiye arasındaki anlaşmayı kabul etmiş olması. Bu durumda kara-demiryolu ile köprü kurabileceğiz Azerbaycan ile.
Şiddet, istismar-tecavüz haberleri ağlatıyor; aldatma,saçma kahkaha, boş gezenin boş kalfası haberleri, saçma reyting programları ve tartışma programlarındaki HEP AYNI YÜZLER kahkaha attırıyor.
Haberleri uluslararası basından alıyorum.
ABD bizi düşman bellemiş iyice ve artık TÜRKİYE’ye düşmanlık taşeronluğunu terör örgütleri yanında, YUNANİSTAN’a da vermiş durumda.
Aslında baktığımda çevreme; ASKERİ-İKTİSADİ-SOSYAL kuşatılmışlık yanında toplumsal-bireysel YOZLAŞMIŞLIK had safhada.
Kimsenin UMRU DEĞİL, KENDİNİ İLGİLENDİRMEYEN HERŞEY. Kİ BU “HERŞEY” kendi yokoluşu aslında.
Çıkan sonuç: DIŞ POLİTİKADA
TÜRKİYEM TEK BAŞINA.
İçeride hain çok aramızda.
Ama bir olmak zorundayız bu zamanlarda.
Rabbim yardımcımız olsun!
...


Değerli dostlar,
TARİH YAPRAKLARINDAN EĞİTİCİ, HAYRANLIK UYANDIRICI, GURURLANDIRAN BİR SAYFA!
15 EKİM 1927 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurul salonundayız.
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK,” KURTULUŞ VE KURULUŞUN” ESERİ
“NUTUK'u” okumaya başlar.
Kurtuluş Savaşını gerektiren sebeplerden başlayarak;
Süreci, zafere ulaştıran çetrefilli yolu, zaferden sonra yapılması gereken devrim ve yenilikleri içeren değişiklikleri; belgeleri ile ve kronolojik sıralamasına göre aktarır...
36 saat süren okuma,
20 EKİM 1927'de
ATATÜRK'ün ÜNLÜ SÖYLEVİNİ
“TÜRK GENÇLİĞİNE ATFETMESİ;” CUMHURİYETİ “TÜRK GENÇLİĞİNE EMANET ETMESİ” İLE SONLANIR...
HER TÜRK GENCİ OKUMA-YAZMAYI ÖĞRENDİĞİ ANDAN İTİBAREN NUTUK'U OKUMALI VE ANLAMALI; ATASINA VERDİĞİ SÖZÜ,VAZİFESİNİ YERİNE GETİRMELİDİR...
ÇÜNKÜ HEPİMİZ,
KURTULUŞ SAVAŞINI GERÇEKLEŞTİREN VE ZAFERE ULAŞAN ATALARIMIZA BORÇLUYUZ;GÜNÜMÜZÜ...
ÇÜNKÜ HEPİMİZ, YARINLARIN SAHİBİ ÇOÇUKLARIMIZA BORÇLUYUZ GELECEĞİ;
ÇÜNKÜ BİZ TÜRK TARİHİNİ YAZAN ECDADIMIZA BORÇLUYUZ DÜNÜMÜZÜ!!!
VATAN, MİLLET, BAYRAK İÇİN TOPRAĞA DÜŞMÜŞ HERKESLE BİRLİKTE;
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK VE SİLAH ARKADAŞLARININ DA RUHLARI ŞAD OLSUN !!!
NUTUK TÜRKİYE CUMHURİYET’İNDEKİ HERKESİN BAŞUCU KİTABI OLARAK;
BAŞUCUNDA, ÇANTALARDA, İŞYERLERİNDE, SONUÇTA BEYİNLERDE YERİNİ ALMIŞ OLSA İDİ!
ÜLKEMİZ VE TÜRKİYE CUMHURİYETİ;
BUGÜN YAŞADIĞI SIKINTILARI YAŞAMAZ;
BUGÜN Kİ KUŞATILMIŞLIK İÇERİSİNDE OLMAZDI...
GEÇ DEĞİL EY TÜRK MİLLETİ!
HEDİYENİZ “NUTUK” OLSUN;
“NUTUK” ÇANTANIZDA MUHAKKAK BULUNSUN...
Tarih derstir;
Tarih pusuladır;
Yönümüzü belirler...
ATATÜRK’ÜN GÜVENDİĞİ VE VATANI,CUMHURİYETİ emanet ettiği TÜRK GENÇLİĞİ maalesef size çok iş düşüyor.
NUTUK’UN SONUNDAKİ GENÇLİĞE HİTABE ile TÜRK GENÇLİĞİNE ATAM HİTAP ETSİN VE ÜNLÜ HİTABI TEKRAR HARIRLAYALIM, HATIRLATALIM.
...
“Ey Türk Gençliği!
Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahili ve harici bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve cumhuriyetine kasdedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr-ü zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk İstiklâl ve Cumhuriyeti'ni kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!”
...
Asla unutmayın Türk Gençliği bu söylevi, zihninize kazıyın; çünkü içeride ve dışarıdaki düşmanlar ve EMPERYALİZM asla emellerinden vazgeçmeyecekler.