DÜNYA

Hakimiyet mücadelesinin odağı: Aden

Abone Ol
KAHİRE 

Yemen'de "Kararlılık Fırtınası" operasyonu kapsamında koalisyona ait uçakların düzenlediği hava saldırılarına ve "Halk Komiteleri"nin direnişine rağmen, Husi Ensarullah hareketi ile eski Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih'e bağlı grupların, ülkenin güneyindeki Aden kentinde hakimiyet kurma çabaları, gözleri stratejik önemi haiz bu kente çeviriyor.

Yemen'deki savaşta, güney kentlerini ele geçiren tarafın büyük üstünlük sağlayacağını belirten uzmanlar, bu nedenle tarafların coğrafi ve stratejik öneme sahip Aden'i kontrol altına almak için yoğun çaba sarf ettiğini belirtti.

Yoğun çatışmalar nedeniyle gözlerin çevrildiği Aden'in önemini değerlendiren uzmanlar, hakimiyet altına alan kesim tarafından kentin müzakere kartı olarak kullanılacağını savundu.

"Aden sıradışı önem arz ediyor"

Yemenli stratejist ve askeri uzman emekli general Hasan Hasruf, "Uluslararası denizcilik açısından son derece önemli olan Aden limanına sahip olması ve Babu'l-Mendeb Boğazı'na yakınlığı sebebiyle Aden kenti, ülkede çatışan taraflar için sıradışı bir önem arz ediyor. Bu da tarafların Aden için çatışmalarını kaçınılmaz hale getiriyor" dedi. 

Aden'i ele geçiren tarafın, gelecekteki siyasi süreçlerde kenti müzakere kartı olarak kullanacağını belirten Hasruf, ancak kentin taşıdığı özellikler nedeniyle daha fazla çatışmayı kaldıramayacağını dile getirdi.

Yemen Savunma Bakanlığı'na bağlı Askeri Araştırmalar Merkezi Uzmanı Salih el-Esbahi de taraflar arasındaki savaşta Aden'in önemli bir eksen oluşturduğu konusunda Hasruf ile aynı görüşü paylaştığını ifade etti.

"Deniz yoluyla gelen silahlarla, diğer kentler karadan ele geçirebilir"

Yemenli siyaset uzmanı Mahmud et-Tahir, Aden'in diğer şehirleri birbirine bağlayan bir sahil kenti olduğunu hatırlatarak, "Aden'i kontrol altına alan, deniz yoluyla gelen silahlarla diğer kentleri de karadan ele geçirebilir. Bu da savaşın neden Aden üzerine yoğunlaştığının şifrelerini veriyor" dedi.

Tahir, Aden'i koalisyon güçlerinin kontrol altına alması ya da Husiler ile Salih yanlılarının eline geçmesine dair muhtemel senaryolar hakkında şunları kaydetti:

"Koalisyon güçleri Aden'i kontrol altına alırsa Husiler ile Salih yanlıları, savaşı en az zararla bitirme yoluna gidecektir. Akabinde ise bölgede istikrarı bozmaya odaklanacak bunun için de Suudi Arabistan içerisinde Şiilerin yaşadığı bölgelerde ayaklanma çıkarmaya çalışacaklardır. 

Kenti, Husiler veya Salih yanlılarının ele geçirmesi uzak bir ihtimal. Ancak eğer bu ihtimal gerçekleşirse o zaman Yemen'de savaş 1-2 yıl daha sürer. Bu durumda Husilerin önünde iki seçenek olur; ya resmi olarak tanınmak için Cumhurbaşkanı Hadi ile müzakereye oturur, ya da diyaloğa geçmeksizin savaşı Suudi Arabistan'a sıçratmak için çatışmalara devam ederler."

"Husiler, kimsenin Aden'i kontrol altına almasına izin vermeyecek"

Öte yandan Husilerin Siyasi Büro Üyesi Muhammed el-Bahiti, örgütün El-Berika bölgesi hariç Aden'de ilerleme kaydettiğini, El-Berika'da El Kaide ve DAEŞ'in bulunduğu belirtti. 

Aden'in önemine dair Bahiti, şunları söyledi:

"Kararlılık Fırtınası operasyonu, Aden'de çatışma alanının genişlemesine neden oldu. Ancak Husiler, kimsenin Aden'i kontrol altına almasına izin vermeyecek. Aden'in öneminin farkındayız ve güney kentlerdeki durumun hassasiyetini biliyoruz. Eğer Hadi, Aden'e gidip, kenti koz olarak kullanmasaydı buraya yönelmezdik. Hadi, Aden'i geçici merkez ilan etti ve Sana'yı 'işgal altında bir başkent' olarak tanımladı. Bu sorunu çözmemiz gerekiyordu bu nedenle Aden'e yöneldik."

Son olarak Bahiti, "Aden, özel bir öneme sahip. Hiç bir dış gücün burada hakim olmasına ya da Yemen'i işgal için burayı hareket noktası olarak kullanmasına izin vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı.