ANKARA - Yapımı tamamlanan 10 Millet Bahçesi’nin açılışı 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde Ankara Millet Bahçesi inşaat alanında düzenlenen törenle yapıldı. Törene Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu da katıldı. Törende oturma düzeni sosyal mesafe kurallarına göre ayarlandı ve katılımcılar maske taktı.

'ŞEHİRCİLİK GELENEĞİMİZİN SEMBOLLERİ'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul, Bursa, Batman, Elazığ, Sakarya, Samsun, Sivas, Trabzon ve Diyarbakır illerinde yapımı tamamlanan 10 Millet Bahçesini Dünya Çevre Günü’nde hizmete sunmaktan dolayı ayrıca memnuniyet duyduğunu söyledi. Erdoğan, "Toplam büyüklüğü 550 bin metrekareye yaklaşan millet bahçemizin her biri yeşil alanları ve içlerindeki tesisleriyle gerçekten iftihar verici eserlerdir. Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına girerken 81 ilimizde 81 milyon metrekare Millet Bahçesi kazandırma hedefimize adım adım yaklaşıyoruz. Şehircilik geleneğimizin sembolleri olacak millet bahçelerimizden 13’ünü 2 yıl önce hizmete açmıştık. Bugünkülerle birlikte toplamda 23 millet bahçesine ulaşmış oluyoruz" diye konuştu.

'81 VİLAYETİ MİLLET BAHÇELERİ İLE DONATACAĞIZ'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelinen noktada artık şehirlerin çok daha büyük, donanımlı dinlenme, nefeslenme, vakit geçirme alanlarına ihtiyacı olduğunu gördüklerini, Millet bahçelerinin bu tespit sonrasında geliştirdikleri projeler olduğunu kaydetti. Özellikle şehir merkezlerinde yeniden yaptıkları stadyumların, kamu binalarının yerlerinden başlayarak tüm uygun alanları millet bahçeleri için tahsis ettiklerini dile getiren Erdoğan, "Allah’ın izni ile 2023 yılına kadar 81 vilayetimizin tamamını millet bahçeleri ile donatmış olacağız. Bu ülkenin hiçbir vatandaşının yurt dışına gittiğinde gıpta ile bakacağı hizmet bırakmayana kadar eser üretmeye devam edeceğiz" dedi.

'KISITLAMA KARARINI İPTAL ETME KARARI ALDIM'

Erdoğan, Türkiye’nin salgın krizinden en az hasarla çıkmasını son 18 yılda yapılan hazırlıklara borçlu olduklarını ifade ederek, "Hiç kimse son 3 ayda yaşadıklarımızın ardından 83 milyon hep birlikte 'iyi ki Türkiye’de yaşıyoruz, iyi ki bu ülkenin vatandaşıyız’ dediğimizi inkar edemez. Salgın döneminde çok sayıda tedbiri hayata geçirdik. Bunlardan biri de sokağa çıkma sınırlamalarıydı. Esasen geçtiğimiz hafta sonundaki sınırlamanın ardından bu yöntemi yeniden kullanmayı düşünmüyorduk. Ancak bir ara 700 küsürlere kadar inen günlük vaka sayısı yeniden binli rakamların sınırına dayandı. Bu olumsuz gelişme üzerine sokağa çıkma kısıtlaması tedbirini tekrar gündemimize almak zorunda kaldık. Sağlık Bakanlığımızın önerisi ve İçişleri Bakanlığımızın genelgesi ile bu hafta sonu da 15 ilimizde sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacağı dün gece ilan edilmişti. Fakat bu 15 şehir başta olmak üzere ülkemizin dört bir yanındaki vatandaşlarımızdan aldığımız değerlendirmeler bizi kararı yeniden gözden geçirmeye yöneltti. Tek amacı salgınla mücadele, hastalığın yayılmasını önleme ve vatandaşımızı koruma olan bu kararın farklı sosyal ve ekonomik sonuçlara yol açacağı anlaşıldı. Yaklaşık 2,5 ayı bulan bir aranın ardından yeniden günlük hayatını düzenlemeye başlayan vatandaşlarımızın sıkıntıya düşmesine gönlümüz razı olmadı. Bunun için Cumhurbaşkanı olarak 15 ilimizde uygulanacağı ilan edilen hafta sonu sokağa çıkma kısıtlaması uygulamasını iptal etme kararı aldım" ifadelerini kullandı. 

'AKSİ TAKDİRDE KISITLAMALARIN YENİDEN GELMESİ KAÇINILMAZ'

Erdoğan, vatandaşlardan maske, mesafe, temizlik kurallarına titizlikle riayet etmelerini isterken, "Eğer buna dikkat edersek inanıyorum ki çok daha kısa zamanda gerek vaka sayısı gerekse vefat azalacak, inşallah belki de bitecek. Aksi takdirde bu tür kısıtlamaların yeniden gündeme gelmesi kaçınılmaz olacaktır. Ülkemizin salgın dönemindeki kazanımlarına sıkı sıkıya sahip çıkmalıyız" uyarısında bulundu.

'BÜYÜK DEVLET OLDUĞUMUZU GÖSTERDİK'

Salgın döneminde herkes kendi içine kapanırken, gelişmiş ülkeler arasında bile maske savaşları yaşanırken Türkiye’nin hem kendi vatandaşlarına sahip çıktığını hem de 102 ülkeye el uzattığını kaydeden Erdoğan, "Bu süreçte görüldü ki, sadece rakamlar itibarıyla iri olmak, büyük devlet olmak için yetmiyor. Büyük devlet olmak için maddi imkan yanında merhamet, şefkat, dayanışma, insan sevgisi de gerekiyor. Biz salgın döneminde büyük devlet olduğumuzu hamdolsun tüm dünyaya gösterdik. Artık aklın ve bilimin yanında vicdanın, merhametin, inancın da öne çıkacağı yeni bir döneme giriyoruz. Türkiye inşallah sahip olduğu güçlü alt yapı ve ondan daha güçlü olan insani değerleri sayesinde geleceğine çok daha güvenle bakan bir ülke haline gelmiştir" dedi. Pandemi döneminde yapılan hastanelerden bahseden Erdoğan, yarın bir başka dev eser olan Yusufeli Barajı'nın 3 milyon metrekübüncü beton dökme törenine video konferansla iştirak edeceklerini söyledi.

'PARA DİLENEREK YAPMADIK'

Salgın sonrası ekonominin yeniden toparlanması sürecinde bu yatırımların çok büyük katkısının olacağına inandığını söyleyen Erdoğan, "Bazıları çıkıp garip garip şeyler konuşuyor, ekonomi şöyle, ekonomi böyle. Arkadaşlar, bakın bütün bu süreci biz bir yerlerden para dilenerek yapmadık. Kendi imkanlarımızla terörle mücadeleyi, kendi imkanlarımızla yatırımlarımızı yine kendi imkanlarımızla bu salgınla mücadeleyi sürdürüyoruz. Dünyada herkes birbirinin elindeki maskeleri toplayıp kaçırırken biz kendimiz üretiyor, bununla hamdolsun dünyaya gerekli desteği veriyoruz" dedi.

'ASKERİMİZ TERÖRLE MÜCADELEDE DESTAN YAZIYOR'

Savunma sanayisi alanında birbirinden önemli projelerin artık sonuçlanma aşamasına geldiğini belirten Erdoğan, "Hamdolsun askerimiz, milli savunmamız, Barış Pınarı Harekatı'nda, terörle mücadelede gerçekten destanlar yazıyor. Kuzey Irak'ta terörle mücadelede destanlar yazılıyor, İdlib'de aynı şekilde destanlar yazmaya devam ediyorlar. Ve şu son birkaç gün içinde Libya'da aynı şekilde Libyalı kardeşleriyle verdikleri mücadelede de gerek Trablus gerek Tarhuna gerek çevredeki havaalanları, hepsi temizlendi ve şu anda hedeflenen planlara doğru yürüyorlar" ifadelerini kullandı.

Erdoğan, Ankara Millet Bahçesi’nin yılsonuna kadar, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası binasının da 29 Ekim'de bitirileceğini kaydetti.

KURUM: RİVA’YI KİMSENİN İNSAFINA BIRAKMAYACAĞIZ

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum da, 72 ilde 45 milyon metrekarelik alanda yatırım bedeli yaklaşık 14 milyar lira olan 207 Millet Bahçesinin çalışmalarına devam ettiklerini söyledi. 184 Millet Bahçesinin en kısa sürede açılışlarını gerçekleştireceklerini belirten Kurum, "Tıpkı 1994 yılında Haliç’i kaderine terk etmeyen, 'temizlenemez' denilen Haliç’i tertemiz hale getiren Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla; bugün de, Riva Deresini kimsenin insafına bırakmayacağız, kaderine terk etmeyeceğiz. Çocuklarımızın emaneti olan bu doğa harikasına hep birlikte sahip çıkacağız. Ülkemizin en özel akarsu projelerinden biri olan Riva Projesi’ni gerçekleştirecek, deremizde canlılığı yeniden yeşerteceğiz. Su sporlarıyla, bisiklet yollarıyla şanına yakışır muhteşem bir doğal alanı inşallah, Tarım ve Orman Bakanlığımızla, Beykoz Belediyemizle birlikte İstanbul’umuza kazandıracağız" diye konuştu.

VİDE KONFERANSLA BAĞLANTI

Törende, Bursa, Batman, İstanbul Halkalı, Samsun, Sivas ve Trabzon Akçaabat olmak üzere 6 yere video konferans ile canlı bağlantı yapıldı ve kurdele kesilerek Millet Bahçelerinin açılışı yapıldı. Batman’a yapılan canlı bağlantı sırasında ‘Batman herhalde Batman olalı böyle bir yer görmedi’ diyen Erdoğan, açılışı yapılacak parkta çocukların oynadığını görünce valiye "Bu çocukları artık vatanına milletine sadık bir şekilde yetiştirmemiz gerekiyor, birinci derecede görev size ait" mesajını iletti. Elazığ, Sakarya, Diyarbakır ve İstanbul Ayazma Millet Bahçelerinin açılışları ise Ankara’da Cumhurbaşkanı Erdoğan ve protokolün kestiği kurdele ile yapıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara Millet Bahçesi’nde yaptığı incelemelerin ardından ağaç dikerek can suyunu verdi.