ANKARA - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar, toplu taşım araçlarını kullananların çok ciddi eğitim ve ehliyet alma süreçlerinden geçmesi gerektiğini belirterek, "Bir düzenleme hazırlanması için en azından biz birim olarak gereken herşeyi yapacağız" dedi.

Hotar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "toplumda zaman zaman bir çılgınlık hali yaşandığını, insanların birbirine sabrının, tahammülünün, hoşgörüsüsünün kalmadığını ya da azaldığını" belirtti.

 İktidar partisi olarak çözüm önerilerini üretme sorumluluğu taşıdıklarını dile getiren Hotar, bu konuda bazı çalışmalar yürüttüklerini söyledi. Hotar, şöyle devam etti:

"Ama, bu o kadar 78 milyonu hatta uluslararası etkileri de ele alırsak tüm insanlığı ilgilendiren bir konu ki bizim tek başımıza bunu çözmemiz ya da yetmemiz mümkün değil.  Son olayda (Özgecan Aslan cinayeti) da topyekun bir eylem, topyekun bir hareket ve infial görmüş olmak, belki de çözümün başlangıcını çok daha hızlandıracak bir sonuca sebep olacak inşallah. Tabi, o kadar çocuk, genç, insan öldürüldü ki vahşice hem ülkemizde hem dünyada. Hepsine içimiz yandı, hepsinde kısmi gösteriler oldu. Ama Özgecan'ın olayında hepimiz ayaklandık."

"Hükümet olarak politikamız, insanlığı bu tür zararlardan olabildiğince korumak"

Nükhet Hotar, Özgecan Aslan'ın minübüste son yolcu olarak kaldığını ve sonrasında cinayetin yaşandığını anımsatarak, toplu taşıma araçlarının şoförleri konusunda yeni bir çalışma yapılması gerektiğini vurguladı. Hotar, "Özellikle bu tür toplu taşım araçlarını kullananların çok ciddi eğitim ve ehliyet alma süreçlerinden geçmesi gerekiyor. Bu akıl sağlığı adına, aileyi araştırma ve çocukluğu adına... Bunun için bir düzenleme hazırlanması için en azından biz birim olarak gereken herşeyi yapacağız" diye konuştu.

"Toplumsal bazda düşünüldüğünde de kontrol edilemeyen bir öfkenin olduğu" değerlendirmesinde bulunan Hotar, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Özellikle kadın cinayetleri olmak üzere tüm bunların sebebi bu. O halde, bizim Milli Eğitim kurumlarımız başta olmak üzere ilgili sivil toplum kuruluşları, halk eğitimleri, kurs açan herhangi bir yer, mutlaka müfredatına öfke kontrolü eğitimini de almalı. Bir de bunu bir şekilde başlatmamız ve yaygınlaştırmamız lazım.

Kadın cinayetlerinde, çocuğa şiddet ve çocuk kaçırmaları gibi vahim olayların faillerine yönelik arşiv taraması da yaptık. Çok büyük bir kısmı o anda ya alkollü ya da madde bağımlısı. Dolayısıyla bu yönde de zaten Hükümet olarak politikamız, gençlerimizi, tüm insanlığı bu tür zararlardan olabildiğince korumak. En azından özendirici olmamak. Bu yönde de belki biraz daha mesafe katetmemiz gerekiyor diye düşünüyorum."

AK Partili Çalık'tan siyasilere ortak dil çağrısı

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Öznur Çalık da Özgecan'ın isminde olduğu gibi herkesin canı, herkesin yüreği olduğunu ve tüm Türkiye'yi birleştirdiğini ifade ederek, "Ben, bu yaşanılan süreçte öncelikle siyasilerin kesinlikle siyasi bir üslup kullanmadan, uzlaşıyı, sevgiyi ve saygıyı göstermek üzere ortak dili geliştirmeleri ve kullanmaları gerektiğini düşünüyorum" dedi.

AK Parti'inin 12 yıllık iktidarı döneminde kadına yönelik şiddete karşı ve kadının lehinde olan çok önemli yasal düzenlemeler yapıldığını ifade eden Çalık, şunları söyledi:

"Yasal düzenlemelerimiz, Türk Ceza Kanunu'nda en ağırlaştırılmış cezaların, ağırlaştırılmış müebbet hapislerin varolduğunu, cezaların artırıldığını biliyoruz. Ama, bunların maalesef, caydırıcı olmadığını da Özgecan'la bir kez daha gördük.

Özgecan'ın yaşamış olduğu hadise, cahiliye döneminde, İslamiyet'ten önceki kız çocuklarının toprağa diri diri gömülmesi gibi, diri diri yakılması gibi bir cani hadisedir. Bunu yapan insanların, sadece cahiliye döneminden kaldıklarını düşünerek, insanlıktan nasiplerini almadıklarını düşünerek, böyle insanların da varolduğunu bilerek tedbirler alınması gerekiyor mu? Evet. "

"Ceza indirimleri uygulanmamalı"

Çalık, yasal düzenlemelerin bu cinayetlerin işlenmesine, kadına şiddet uygulanmasına engel olmadığını belirterek, şunları kaydetti:

"Bunun için, özellikle ceza indirimlerinin uygulanmaması gerektiğini düşünüyoruz. Alınan cezaların muhafaza edilmesini ve sonrasında af veya buna benzer indirimleri de bu canilere karşı kullanmamak gerektiği kanaatindeyim. Tecavüz edenler, cinsel saldırıda bulunanlar, hele de çocuklara bu konuda müdahale eden canilere de kesinlikle ne tahrik indirimi ne ceza indirimi asla uygulanmamalı. Aynı zamanda bu kişilerin affa asla uğramamaları gerekir diye düşünüyorum."

Çalık, bunların yanı sıra değerlere de önem verilmesi, bunların mutlaka korunması gerektiğinin altını çizerek, "Özellikle değerler eğitimimiz, anne, baba, insan sevgisi, saygısı ve hoşgörüsünü de mutlaka eğitim sistemimizin içine koymamız gerekir" diye konuştu.