İSTANBUL - Ataşehir'de kaldırımda yürürken Can Göktuğ Boz (27) tarafından samuray kılıcıyla öldürülen Mimar Başak Cengiz'in (28) ailesi duruşmanın ardından açıklama yaptı. Anne Beyhan Cengiz, kızının çok duyarlı olduğunu anlatarak, "Kadına karşı şiddet için 'Şiddete dur demenin yeri zamanı yoktur' demişti" dedi.

Ataşehir'de 9 Kasım 2021 tarihinde 28 yaşındaki mimar Başak Cengiz'i yolda yürüdüğü sırada Can Göktuğ Boz tarafından samuray kılıcıyla öldürüldü. Olaydan sonra hakkında Anadolu Adliyesi 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, "tasarlayarak canavarca hisle veya eziyet çektirerek kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis talebiyle dava açılan Boz, bugün ikinci kez hakim karşısına çıktı. Duruşma 22 Nisan'a ertelenirken aile duruşmadan sonra açıklama yaptı. Aileyi KADEM üyesi avukatlar da yalnız bırakmadı. 


 

"KADINA KARŞI ŞİDDETE DUR DEMENİN ZAMANI YOKTUR' DEMİŞTİ"

Açıklamasında kızının kadına karşı şiddetle ilgili çok duyarlı olduğuna değinen anne Beyhan Cengiz, kızı için adalet istedi. Bu davanın Türkiye'ye mal olduğunu ifade eden anne Cengiz, "Başak o kadar duyarlıydı ki, orman yangınları olsun, hayvanlar olsun, özellikle kadın katliamlarında her zaman kaleme aldığı sözleri vardı. Araştırırsanız görürsünüz. En son sözlerini de sizle paylaşayım: 'Kadınlara şiddete de dur demenin yeri zamanı yoktur' demişti. Bu kadar yürekli bir yavrum vardı. Ayrıca zalimin avukatı ilk duruşmada şunları söyledi: Ben teröristi bile savunurum, ben öğretim görevlisiyim. Öğrencilerimi anlatarak ders vermeli, örnek olmalıyım. Başak Cengiz'in annesi senin makamını senin şöhret peşinde koşmanı dinlemek için orada değil. Zalimin ailesi diyor ki oğlumuzun akıl sağlığı yerindedir. Hasta olsa anne babası tedavi ettirirdi. Sadece güç, para ve avukat bilgileri ile inanın kararı etkileyemeyecekler" dedi.

 

"SAVUNMA HAKKININ KARŞISINDA DEĞİLİZ"

Dosyanın avukatı Mustafa Tırtır ise, sanığın akli dengesinin yerinde olup olmadığıyla ilgili Adli Tıp Üst Kurumu'na gönderilmesinin akıllardaki soru işaretlerini ortadan kaldıracağına değinerek, "Sanığın suçu işlediği sırada cezai ehliyetinin tam oldu adli tıp raporlarıyla ortaya konuldu. Sanık vekilleri ise dosyaya bir takım mütalaalar sunarak sanığın cezai ehliyetinin yerinde olmadığını söyledi. Bu celse mahkeme tarafından dosyanın Adli Tıp Üst Kurumu'na gönderilmesi kararlaştırıldı. Tabii ki bizler avukat olarak savunmanın kısıtlanması taraftarı hiçbir zaman olmadık. Mahkemenin yapmış olduğu karar bizce yerinde ve akıllardaki bir takım soru işaretleri de bu şekilde giderilecek. Sanığın cezai ehliyeti tam, akıl sağlığı yerinde. 22 Nisan'da karar verilecek. İddia makamı mütalasını açıkladı. Suçun işlendiği özellikler, darbe sayısı dikkate alınarak TCK 62. maddesindeki takdiri hafif uygulanmaması ve sanığın atılı suçlardan dolayı cezalandırılmasına karar verilmesi yönünde mütala da bulundu" ifadelerini kullandı.