ANKARA - Emekli Askeri Yüksek İdare Mahkemesi (AYİM) Hakimi Veysi Savaş, askeri personele hukuki koruma sağlanmasının terörle mücadeleye olumlu katkısı olacağını, elde edilecek başarıları arttıracağını söyledi.

Savaş, terörle mücadelede askere hukuki koruma öngören 17 maddelik tasarının Meclis'e sunulmasını AA muhabirine değerlendirdi.

Operasyonlara katılan askerlerle ilgili yargılama yapılmasını izne bağlayan, askeri personelin işlediği iddia edilen suçların "askeri suç" kapsamına alınmasını ve yargılamanın askeri mahkemelerde yapılmasını öngören tasarıyı olumlu bulduğunu belirten Savaş, devlet memurlarıyla ilgili soruşturmaların izne tabi olduğunu ancak her türlü tehlikeyi göze alarak görevini yapan askerlerin ise hukuki korumalarının bulunmadığını anlattı.

Savaş, şunları dile getirdi:

"Askere hukuki koruma, terörle mücadeleye olumlu katkı sağlar, elde edilen başarıları artırır. Asker dışındaki kamu çalışanlarının neredeyse hepsinin koruma güvencesi var ancak hayatı pahasına mesleğini icra eden askerin ne yazık ki böyle bir koruma hakkı yok. Bu haktan yararlanması gereken meslek grubunun başında askerler gelmelidir.

Hukuki koruma, operasyona giden askeri, 'ileride hakkımda dava açılır mı?' endişesinden uzaklaştırır ve terörle mücadeleye olumlu katkı sağlar."

"Asker, soruşturma endişesi yaşamamalı"

Askerlerin yaptığı iş nedeniyle haklarında dava açılması endişesi taşımaması gerektiğini vurgulayan Savaş, bu düşüncedekilerin işlerine konsantre olamayacağını savundu.

Savaş, şöyle devam etti:

"Askerler harp yapan, çatışmalara giren kişidir. Mücadele ettiği kişiler de sıradan vatandaş değil, her türlü hile ve tuzağa başvurabilen, savaş tekniğini iyi bilen tiplerdir. Askerler de buna göre pozisyon belirler. Bu nedenle bir asker 'ileride hakkımda dava açılır mı?' endişesi taşımamalıdır. Kendisine iftira atılabilir, kumpas kurulabilir ya da terörle mücadelesini sekteye uğratacak girişimlerde bulunulabilir. Bunun canlı örneğini yakın zaman önce Balyoz Davası ile gördük.

Eğer bu düzenleme olmazsa çatışmalara giren askerler ölmekten çok, 'hakkımda bir kumpas kurulur mu?' diye endişe duyar. Durum böyle olunca insanlar içlerindeki o mücadeleci ruhu tam olarak dışa vuramıyor."