Bildiğiniz üzere göçmen meselesi Suriyelilerin ülkemize girişiyle başlamış, ara ara devam etmişti. Ülkemize giriş yapan Suriyeli göçmenlerin bazıları, uyumsuz tavırları yüzünden tepki toplamıştı. Hâlâ bu durum çok sık olmasa da devam etmekte. Suriyeli göçmenlerin uyum sorununu bile halledememişken şimdi de Afgan mülteciler ülkemize giriş yapmaya başladı. 

Afgan mültecilerin ülkemize giriş yapmasıyla, göçmen ve mülteci konusu tekrar alevlendi. Tartışmaların birçoğu, göçmenler ve mültecilerin gelmesi değil, ellerini kollarını sallayarak gelmesi. Sınırlardan bu kadar rahat geçip, Türkiye’nin dört bir yanına dağılmaları tartışmaların odak noktası. Bir vatandaş olarak söylüyorum, ben de rahatsızım. Gelmesinler demiyorum elbette; fakat bu işlerin kontrollü yapılması gerek. Madem ülkemize sığınıyorlar, belli bir bölgede bakmak gerek. Hangileri suçlu, hangileri suçsuz araştırıp ayırt etmek gerek. Afgan mültecilerin, Suriyeli göçmenlerden farkı; Afgan mültecilerin yanlarında çocuk ve kadınların olmayışı. Bu durum akıllara, neden sadece erkekler sorusunu getiriyor. 

Bazı insanlar mülteci konusuna dini saiklerle bakabilir. Bu, anlaşılabilir bir durum; ama sadece dini saikle bakmak gelecekte oluşabilecek toplumsal ve sosyal sorunları görmemezlikten gelmek demek. Basit bir örnekle; sürekli metro kullanan biri olduğum için, bizzat denk geliyorum. Bazı göçmen ve mülteciler maskelerini takmadıkları gibi onları uyaran insanları tersliyorlar. Bazen de kavgaya varacak durumlar yaşanıyor. Suriyeli göçmenler geleli yıllar geçse de bu tür durumları her gün yaşıyoruz. Uyum sorunu yaşayan göçmenler veya mültecileri adapte etme konusunda eksik kaldık. Aslında Suriyeli göçmen meselesinde gerekli tecrübeyi edinseydik, bugün ülkemize gelen Afgan mülteciler konusunda vatandaşlar aşırı tepki göstermezdi. 

Bunu sadece ben mi fark ettim bilmiyorum; ama göçmenler ve mültecilerin İstanbul’da kümeleştiği semtler hep aynı. Esenler, Bağcılar, Fatih ve birkaç semt daha... Göçmenlerin ve mültecilerin buralarda kutuplaşması bir yana, kendilerinden başka kimseyle herhangi bir alışveriş ve ticaret yapmıyorlar. Belli bölgelerde yaşanan bu kutuplaşma göçmenlerin ve mültecilerin uyum sağlamalarını da engelliyor. 

Bu saatten sonra bu durumun çözüleceğini sanmıyorum; ancak bu uyumsuzluktan rahatsız olan vatandaşlar, henüz bu rahatsızlıklarını dile getirmiş durumda değil. Ülkemize gelen kim olursa olsun, biz gelenlerin kim olduğuna bakmıyoruz. Baktığımız tek şey; ülkeye gelenler göçmen veya mültecilerin kontrol edilmesi. Bir Afgan mülteci, Kocaeli’nde bir kızı taciz ve darp etti. Ortada böyle bir gerçek varken vatandaşın isyanı da haklı bir konuma oturuyor. Bu konuda vatandaşların isteklerini dinlemek ve bu istekleri değerlendirmek yöneticiler için doğru karar olacaktır.