Ankara’da 13 yaşında bir çocuk evine gelen arkadaşını bilgisayar oyunu yüzünden çıkan kavgada çekiçle öldürdü. Sanal dünyadan çocukların kötü etkilendiğini söyleyen Bahçeşehir Üniversitesi’nden Siber Güvenlik Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Naci Ünal, aileleri savaş ve şiddet içerikli oyunlar konusunda uyararak, yapılması gerekenleri anlattı.

SANAL DÜNYADAKİ ÖLÜMSÜZLÜĞÜ GERÇEKMİŞ GİBİ ALGILIYORLAR

Çocukların dijital oyunlarla çok fazla iç içe olduğunu o nedenle de kendi dünyalarını da o hale getirdiklerini vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Ünal, “Sanal oyunlarda nasıl ki ölümsüzlük varsa kendilerini de öyle görüyorlar. Oyunda başkasına vurmak, onu öldürmek suç kabul edilmiyorsa, gerçek hayatta da öyle olduğunu düşünüyorlar. Çocuklar sanal dünyadan kötü etkileniyor” yorumunda bulundu.

OYUNLARI UYARILARI OKUMADAN BİLGİSAYARLARINA İNDİRİYORLAR

Bilgisayarlarına oyun indirirken uyarıları okumadan direkt kabul ettiklerini böylece karşı tarafa her türlü bilgiye erişim hakkı sağladıklarını dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Ünal, “Günümüzde gençlerin büyük bir kısmı siber uzaya cep telefonlarından, tablet ve bilgisayarından giriyor. Belli uygulama ve oyunları sistemlerine dahil ediyorlar. Dahil ederken de belli uyarılar var, bu uyarıları okumuyorlar. Böylece karşı tarafa rehberlerine, görüntülerine, kameralarına, mikrofonlarına erişim hakkı veriyorlar. Çocuklar farkında olmadan hem kendilerinin hem de aynı bilgi sistemini paylaşan ailelerinin ortak bilgilerini kötü amaçlı kişilerle paylaşabiliyor” diye konuştu.

BU BİLGİLER TOPLU SALDIRILARDA KULLANILABİLİR

Niyeti kötü olan kişilerin bu bilgileri toplu saldırılarda kullanabileceğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Naci Ünal, “Yani zombi bilgisayar haline getirebilirler. İnsanların haberi olmadan bir devlet kuruluşuna, başka bir ülkeye yapılan saldırıda rol alabilirler ama haberleri olmadan bu yapılır. Araştırıldığı zaman onların bilgi sistemlerine ulaşılır. Bilgisayara fidye amaçlı yazılım yüklenebilir. Belli miktarda paralar karşılığında bilgisayarlar şifrelendiği için bu şifrelerin kırılması için para isteyebilirler. Birtakım programlar yardımıyla çocuğun psikolojisini kötü etkileyip kendilerine veya Ankara’da olduğu gibi çevrelerine zarar vermesine sebep olabilirler” ifadelerini kullandı.

AİLELERE TAVSİYELER

Çocuklarla sağlıklı ve güvene dayalı ilişki kurmak gerektiğini vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Ünal, “Aileler çocuklarıyla mutlak suretle iletişim kanallarını açık tutmalıdır. Çocuk bilgisayarına herhangi bir programı indirirken ailesine düşürt bir şekilde bunu söylemesi lazım.  Ailelerin de bu programları araştırıp çocuğa zarar verip vermeyeceğini saptayıp, buna göre de önlemler almaları lazım. Çocukları aydınlatıp, ikna etmeleri gerekiyor” dedi.

ARTIK ÇOCUKLAR TEKNOLOJİNİN İÇİNE DOĞUYOR

Siber güvenlik farkındalığının oluşturulmasının büyük önem taşıdığını aktaran Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Naci Ünal, “Çünkü bu çocuklar teknolojinin içinde doğuyor, sonradan öğrenmediler. Günümüzde 3 yaşındaki çocuklar cep telefonları sayesinde siber uzayda fink atıyor. Biz eskiden bahçede oynardık şimdi çocuklarla bilgisayarla bir odadan diğerine bağlanıyor. Siber uzayda davranış bilincinin oluşturulması, siber güvenlik farkındalığın oluşturulması ve nasıl ki İstanbul şartlarında bir deprem planımız var her ailenin siber güvenlik planının olması bunu da etkin bir şekilde kullanması gerekiyor” diye konuştu.

KIRILMIŞ PROGRAMLARA DİKKAT

Gençlerin dünyayı bilgisayar oyunu gibi gördüklerini anlatan Dr. Öğr. Üyesi Ünal, “Çocukların bir kısmı bu oyunları parasını ödeyip, indiriyor. Ama bir kısmı kırılmış programlar üzerinden oyunlara ulaşıyor. Kırılmış programlar da arkadaşlar arasında paylaşılarak gittiği için hem zararlı yazılımlara bilgi sistemlerini açık hale getiriyorlar hem de kendi yaşlarının üzerinde birtakım oyunlardan kötü yönde etkilenerek gerçek dünyayı bilgisayar oyunu gibi görüp en yakınındaki arkadaşına dahi böyle hunharca zarar verecek hale geliyorlar” ifadelerini kulandı.