BİLECİK AA- Eskişehirli Ayşe Sezer, lisans eğitimini Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim-İş Öğretmenliği Programında 1992'de tamamladıktan sonra üniversite bünyesindeki İşitme Engelli Çocuklar Eğitim Merkezi'nde (İÇEM) 2018 yılına kadar resim öğretmenliği yaptı.

Bu arada 2017 yılında Gazi Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü Resim Bölümünde Sanatta Yeterlik Programı'nı bitiren Sezer, 2018 yılında Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Resim Bölümü Resim Ana Sanat Dalında Doktor Öğretim Üyesi sıfatıyla görev yapmaya başladı.

Resim öğretmenliği ve akademisyenlik görevleri sırasında ilkokuldan beri ilgi duyduğu akrilik ve yağlı boyalarla doğa, kadın ve soyut çalışmaları içeren yaklaşık 350 eser yapan Sezer, çeşitli yarışmalarda da dereceler elde etti. Sezer, bugüne kadar yaptığı tablolarla 10 kişisel sergi açıp, resimlerini sanatseverlerle paylaştı.

"Hiçbir zaman 'keşke' demedim"

Sezer, ilkokulda defterinin kenarına çeşitli resimler çizmeye başladığını belirterek, resme olan ilgisinin ise lise yıllarında yoğunlaştığını söyledi.

Resim öğretmeninin yönlendirmesiyle 3 aylık resim eğitimi aldığını anlatan Sezer, "Resim öğretmenliği sürecim de bu şekilde başladı. Hiçbir zaman 'keşke' demedim, 'iyi ki olmuş' diyorum. Resim dışındaki bir alanda bu kadar mutlu bu kadar iyi hisseder miydim bilemiyorum. Alanımla çok mutluyum, memnunum. İyi ki resim bölümü okumuşum, iyi ki öğretmenlik eğitimi almışım." dedi.

Kar örtüsünün kalktığı Keklik Vadisi'nde bahar güzelliği Kar örtüsünün kalktığı Keklik Vadisi'nde bahar güzelliği

Resim hayatında çiçeklerin ayrı bir yeri olduğunu ve ilk iki kişisel sergisini de çiçek üzerine açtığını anlatan Sezer, şöyle konuştu:

"Yüksek lisans ve doktora süreçlerine girdiğimiz dönemlerde farklı konularda çalışma fırsatları yakalıyoruz. O yakaladığımız konular üzerine eğilmek adına kişiliğimize, üslubumuza uygun konular üzerine gidiyoruz. Yüksek lisans döneminde ressam Matrakçı Nasuh üzerine yürüttüğümüz araştırmalar sonucunda yaptığımız eserlerden etkilenerek, 'Zamanda Yolculuk' isimli seriler üretmiştim. Daha sonra kömür madeni patlamalarının olduğu süreçte madenlerde çalışan insanlarla ilgili çalışmalar yaptık. İlerleyen süreçte soyut işler yapmaya çalıştım. Bu çalışmalarda tuvalin üzerinde şeffaflık ve motif etkileri yer alıyor. Ayrıca ilk başlarda barkot olarak başladığım ve daha sonra kare kodlara dönüşen unsurlar mevcut çalışmalarımda. Kare kodlar çalışmalarımın kimliğini, teknik bilgilerini oluşturuyor, onları telefonunuzdaki uygulamadan okutup bu bilgilere ulaşabiliyorsunuz."

Ayşe Sezer, Bilecik'te açılan ve 25 eserden oluşan "Sende ki ben" adlı 10'uncu kişisel sergisinde kadının değeri üzerine vurgu yapmak istediğinin altını çizdi.

Bilecik'teki sergisinin devamı niteliğinde çalışmalarının da olduğuna değinen Sezer, Eskişehir ve Bulgaristan'ın Sofya kentinde de sergi açacağını sözlerine ekledi