Merhaba ‘Önce Vatan Gazetesi’nin sevgili okurları;

Bir haftadır ülkemin cennet yerlerinin yangın haberleriyle sarsıldık. Canım ülkem cayır cayır yanıyor, ormanlarımız içindeki canlılarla yok oluyordu. Devlet büyükleri, bakanlar, sanatçılar el birliğiyle yaraları sarmaya çalışıp,  desteklerini esirgemediler. 1,5 yıldır zaten zorda olan müzik, tiyatro, film sektörü yangın kayıplarının verdiği hüzün ile etkinliklerini iptal etme noktasına getirdi.

Bir yandan hayat, diğer yandan sanat etkinlikleri normale dönmeye çalışırken bazı köklü festivallerle, tiyatro oyunları yeniden sahnedeki yerlerini almaya, müzeler sanatseverlerle buluşmaya, müzik sektörü canlanmaya başladı.

1 hafta boyunca takip ettiğim konser dizininde sevdiğim sanatçılara kavuştum sonunda. İçimde minik bir kız çocuğu sevinciyle konser alanındaki yerimi aldım. Heyecanlanan yalnız ben değildim. 14-20 yaş gençleri bitmek bilmeyen enerjileriyle zıp zıp zıplıyor, tüm şarkılara avazı çıktığı kadar eşlik ediyor, müziğin ritmiyle vücudunun her kıvrımını ahenkle raks ettiriyorlardı. Haklıydılar. Dünyayı etkisi altına alan pandemi onları evlerine hapsetmiş, çok sıkılmışlardı. Adeta bayram sevinci yaşanıyordu konser alanında.

Günümüzün en popüler ses sanatçıları bir bir sahne alıyor, aynı heyecanı onlarda da gözlemliyordum. Tek işi besteler yapıp dinleyicisinin gözleriyle buluşmak olan bu çok ünlü sanatçılar da bizleri çok özlemiş, dünyanın bu musibetten bir an önce kurtulmasını diliyorlardı.

Yılların sanatçısı sahneye ilk kez çıkıyormuş gibi tir tir titriyor, şarkının sözlerini unutuyor, ilk detoneden sonra sesini açıp toparlıyordu. Pandemi sürecinde instagramda 30 saniye canlı şarkı söylemekten 2 saat konser performansını unutmuşlardı.

Sevgili Hakan Eren’in dediği gibi bu iş sahne aldıkça güzelleşen ve uzun soluklu okunabilen bir yerdi.

Olsun hiç önemli değil, seyirci de sanatçı da kavuşmaktan memnun, konser alanı doluydu.

Sanatın her dalının insana ne kadar iyi geldiğini, ruhumuzu beslediğini, sanatsız kalan bir toplumun hayat damarlarından birinin koptuğunu bir kez daha hissettim en derinimden.

Sanatsız kalmayın, sağlıkla kalın, hoşçakalın..