Her şey bir bahar sabahında başlamıştı.
Kırağıya çalan bahçe ve sokakları ısıtan güneş, ılık yüzünü göstermeye başladığın zaman kırağı düşen ağaçlar, çiçekler tekrar canlanmaya hayat bulmaya başlamıştı.
Tıpkı benim bir bahar sabahında hayat bulduğum gibi.
İlkbaharın ılık nefesini hissetmeye başladığımız bu günlerde, yaşayan her canlı gibi bizlerinde içinde kıpırtılar çoktan başladı bile.
İçimizde tekrar canlanan yeni sürgünler baharın gelişi ile kucaklaşarak gün yüzüne kavuşuyor, içimizde bitmeyen enerji bizlere hayat veriyor. Kışın hüzün kokusunu ağır aksak üstümüzden atarken, ilkbaharın coşkusu hepimizi sarıp sarmalıyor. 
Birçoğumuz, ufak değişiklikler yapmak için gayret ediyor, kışın miskinliğine adeta inat yapıyoruz. 
Sabah mahmurluğunu henüz üzerimizden atmadan kuş cıvıltılarını duymayı, rengârenk açan çiçeklerin kokusunu hissederek güne merhaba demeyi kim istemez ki. 
Hepimizin arzusudur, mutlu ve huzur dolu bir sabah ile güne başlamak. 
Ben de tıpkı sizler gibi böyle bir bahar sabahına uyanmayı çok isterim. 
Yazılarımı takip eden kişiler bilirler ki, sevgi, saygı, vicdan, insani duyguların insana yakışır biçimde yaşanması hakkındaki düşüncelerime, küçük öyküler eşliğinde yazılarımda yer veriyorum. 
Şahsi isteklerin dışında toplumsal temennilerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.
Öyle bir bahar sabahına uyanmak isterdim ki; 
Hayatın üstüne yürümek, heybemde biriktirdiğim cevaplarımı binlerce sorunun üzerine o cevaplarımı serpelemek. Hür ve bağımsız sesimi herkese duyurabilmek isterdim.
Yepyeni bir bahara uyanmak isterdim. 
Kadınların araç olarak görülmediği, sevgi gösterildiği, çıkar amacı olarak görülmediği, gösterdiği saygının değerinin bilindiği bir bahara açmak isterdim gözlerimi. 
Hiçbir annenin gözyaşının akmadığı bir bahar sabahına uyanmak isterdim. İnsanın, insana yaptığı vahşetin, eziyetin, bencilliğin olmadığı baharlara kavuşmak isterdim.
Öyle bir bahar sabahına uyanmak isterdim ki.
Sen ben çekişmesinin olmadığı hırs ve öfke nöbetlerinin son bulduğu, huzur içinde yaşayan, sevgi dilinde birleşen toplumlar olabilmeyi isterdim.
Bir bahar sabahında sizce çok şey mi istiyorum? Yoksa fazla hayalperest mi düşünüyorum?
Eskiden daha mı insancıldık, hatır naz, sevecen ve daha nezaketli, kurallara dikkat eden. 
Neden bu kırgınlıklar, kavgalar, hınçlar, bu ömür her birimizin ve gideceğimiz tek yer topraktır hepimizin. 
Dünya malı, dünya hırsı gözlerimizi kapattığımız zaman yanımız da götüremeyeceğimizi bildiğimiz halde vazgeçilmezimiz olmuş. İnsanoğlu verilmesi gereken gerçek değerlerini unutmuş. Etrafımıza baktığımız zaman mutlu ve huzurlu olacağımız onca güzellik varken, kendini hırs ve öfkeye adamış.
Sevgi, saygı dilinde konuşabileceğimiz bir bahar sabahına uyanmamız temennisi ile.
Sevgi ile kalın.