Yüreğimi yakan, yarınları karartılan çocuklardan…
Nereden başlasam, hangi güncel, dudak uçuklatan olayı yorumlasam? Aynı gün içinde kırk konu… Nasıl bir ülke olduk? Bu ne hız?
Ben çocuklardan söz edeceğim. Yüreğimi yakan, yarınları karartılan çocuklardan…
Hepiniz haberdarsınızdır. Muğla’nın Fethiye ilçesinde bir berber, yanına çırak olarak verilen küçük çocuğu aklınca cezalandırdı. Çocuk daha 11 yaşında. Aslında ne fark eder ki biraz büyük, biraz daha yaşı küçük olsa. İnsan bu… Kaldı ki bir hayvana dahi yapılamayacak eziyet.
Çocuğun boynunu iple bağlayıp, kendisi motosikletinde, tam bir kilometre sürüklemiş. Gördük hep görüntüleri… Poliste ifadesi alınan bu yaratık, tabi serbest bırakıldı. Çünkü çocuğun ailesi şikayetçi olmamış. Baba, ’Şaka yapmıştır ustası.’ demiş. Babanın bu yaratıktan farklı olduğunu düşünebilir miyiz? Ev içinde kim ne cezalar uyguluyor çocuğuna…
Neden aileden sorumlu bakanlık şikayetçi olmadı? Neden bu çocuk derhal o ailenin elinden alınmadı? Neden kamu davasına dönüşmedi bu olay?
Dönüşmez, dönüşemez… Neden mi? Bu yeni bakan göreve gelir gelmez altın cümleler kurdu. Örneğin; tecavüze uğrayan genç kızın gebe kalması üzerine, tecavüz eden yaratığın ailesinin; ‘Biz çocuğa bakarız, doğursun oğlumuzun çocuğunu,’ demesi üzerine, bu aileden ‘erkek tarafı’ diye söz etti.
Yeni bakan; ‘Türk Medine Kanunu ve Türk Ceza Kanunu’na göre 17’sini bitirmiş, 18’inden gün almamış çocukların evlendirilmesi yasalara aykırı. Böyle bir durum ile karşılaştığımız zaman sorumluların tümü hakkında yasal hükümler kullanılıyor” diyerek cevap verdi. Şimdi soruyorum sayın bakana, ‘Hala böyle bir olayla karşılaşmadınız mı? Çocuklarını erken yaşta evlendirerek, hayatlarını karartan kaç aile tutuklandı şimdiye kadar?
Erzurum Nene Hatun Kadın Doğum Hastanesi eski Başhekimi olan Kamu Hastaneleri Tıbbi Hizmetler Başkanı Dr. Remzi Arslan, 2013 yılında Erzurum’da 300 çocuk gelinin doğum yaptığını bildirdi. Bu rakamlar yalnızca Erzurum’da ki rakamlar. Kim bilir, Türkiye genelinde kaç çocuk gelin doğum yaptı? Bu çocukların aileleri hiç ceza aldı mı? Bu çocuklardan bakanlığın bilgisi var mı?
Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu’nun raporuna göre, Türkiye ‘Çocuk anneler’ sıralamasında OECD ülkeleri arasında dördüncü. Türkiye’de bin doğumdan 38’i 15-19 yaş arasındaki anneler tarafından gerçekleştiriliyor. Tabi bu sayı, sadece resmi kayıtlara girebilenler.
Bu ülkede 1 milyon çocuk gelin var. Her üç gelinden biri, çocuk denilecek yaşta. Türkiye bu konuda; Kongo, Afganistan, Uganda ve Nijer’den sonra dünya beşincisi olurken, Avrupa’ da ise birinci sırada gelmekte.
Kasten cinayet, yaralama, eziyet, cinsel saldırı, çocuğun cinsel istismarı, reşit olmayanla cinsel ilişki, cinsel taciz, kişi hürriyetinden yoksun bırakma suçlarına ve kötü muameleye maruz kalan, toplam kadın sayısı 2011’de 63.658 iken 2012’de bu sayı 92.703’e çıktı.
İzmir Çiğli Kaymakamlığı, “81 İl 81 Kitap Projesi” kapsamında ilk ve ortaokul öğrencilerine ücretsiz kitap dağıtıyor. Ne mi var bu kitaplarda, ne yok ki?
“Al Yazmayı Gül Eylemek” adlı kitapta, laikliğin Türk İslâm medeniyetinin karşı karşıya kaldığı tehlikelerden en önemlisi olduğu söyleniyor. Diğer kitaplarda ise İsmet İnönü’nün bir diktatör olduğu ifade edilirken, “CHP seçimi valilerin ve polislerin yardımı ile kazanabilmişti” metni yer alıyor. Dikkat çeken diğer bir ayrıntı ise, “Muhteşem Osmanlı” adlı kitapta cariyelerin, İslâm hukukuna göre köle statüsünde maldan sayıldığı anlatılıyor. Kitapta, “Padişahların cariyesi üstünde, istediğini yapma hakkına sahip olduğu” belirtiliyor. (!)
Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü’nün itibarsızlaştırılmaya çalışıldığı kitaplarda, açıkça Said Nursi propagandası yapılıyor, laiklik kötüleniyor.
2. sınıflara dağıtılan “Müslüman Kardeştir” kitabından: ‘Beyaz atlara binen melekler, İslam düşmanlarını birer birer öldürürler. İnkarcıların kalplerine korku salacağım. Vurun boyunlarına. Doğrayın parmaklarını.’
5. sınıflara dağıtılan ‘Ha gayret başaracaksın’ adlı kitapta ise, kedilerin mırıl mırıl yaparak, Allah’a zikrettikleri anlatılmakta.
Bu çocukların, inanın yarınları karartılmakta. Ben artık korkuyorum. Nasıl bir gelecek nesil hazırlanmak isteniyor?
Çocuklarımızı, torunlarımızı bu cehalete mi teslim edeceğiz?
Ben çocuklarımızdan söz ettim sizlere…