Haber: Mert Osman Erman
TEOS Heritage adlı kültür mirası danışmanlık şirketinden Dr. Can ve Gezim Aksoy liderliğindeki arkeoloji misyonu, bölgede eski çağlardan beri insan varlığına dair izleri araştırmak amacıyla Al-Qurh arkeolojik alanında çalışmalarını sürdürüyordu.
Yapılan açıklamaya göre, el bıçağı yumuşak bazalttan yapılmış olup 51.3 cm uzunluğunda. Bu, kaydedilmiş en büyük biface el bıçaklarından biri olarak tarihe geçiyor. Bıçağın her iki tarafı da işlenerek kesme veya doğrama işlemleri için güçlü bir kenar oluşturulmuş.
Bu tür bir aracın genellikle her iki elde de tutulduğuna inanılıyor ve muhtemelen hayvanları parçalamak ve et kesmek için kullanılmış olabileceği düşünülüyor. Ancak, bıçağın tam olarak ne amaçla kullanıldığını belirlemek için devam eden çalışmalar sürüyor. Benzer dönemlerde başka yerlerde bulunan dev bıçakların ise sembolik bir işlevi olabileceği, güç ve beceriyi açıkça gösteren gösterişli objeler olduğu düşünülüyor.
AlUla Kraliyet Komisyonu üyelerinden biri yaptığı açıklamada, "Bu keşif, sadece Paleolitik döneme tarihlenen onlarca benzer taş araçtan biri. Daha fazla bilimsel araştırmanın, bu araçların kökenleri ve işlevi hakkında ek ayrıntıları ortaya çıkarması bekleniyor" dedi.
Proje direktörü Dr. Aksoy ise, "Bu biface, Qurh ovasındaki devam eden çalışmamızın en önemli buluntularından biri. Bu etkileyici taş araç, yarım metreden fazla uzunluğa sahip ve keşfedilen taş araç serisinin en büyük örneği. Dünya genelinde yapılan karşılaştırmalı araştırmalar, aynı boyutta bir biface bulunamadığını gösteriyor. Bu nedenle, bu keşfin, şimdiye kadar bulunan en büyük bifacelerden biri olabileceğini düşünüyoruz" şeklinde konuştu.