ESRA KALAYCIOĞLU

Dünyada bir süredir var olan küresel krizi üç aşamaya ayırırsak, üçüncü aşama en zor ve etkileri uzun döneme yayılacak kısım  görünüyor. 

İlk iki aşamada ABD, Euro Bölgesi ve İngiltere finans piyasaları etkilendi krizden. Krizin gelişmiş ülkeleri vuran ilk iki aşamasının reel kesim üzerindeki etkisi finansal aşamadaki etkisiyle karşılaştırılamayacak kadar düşük kaldı. Bazı büyük finans kuruluşları battı, bazıları el değiştirdi, bazılarını devlet kurtardı ama reel kesim kuruluşlarında büyük sorunlar ortaya çıkmadı. İlk yıl reel kesim kuruluşları bazı küçülmeler nedeniyle işten çıkarmalara gitti, bir süre sonra eski büyüklük ve istihdamlara geri döndüler. 

Bugün gelinen noktada ise krizin üçüncü ve en vurucu ayağı olan sağlık kriziyle karşı karşıyayız. Dünyada ve ülkemizde yaşanan finansal krize ek olarak sağlık krizi eklendiğinde finansal krizde katlanarak artacak ve bir sonraki mali dönemlere ciddi bir enkaz bırakacak. 

Binlerce kişinin hayatını kaybettiği corona virüs salgını nedeniyle bazı ülkelerde hayat durma noktasına gelirken, salgının küresel ekonomiye olası etkileri de ortaya çıkmaya başladı. Kredi derecelendirme kuruluşu Standard and Poor’s, salgın nedeniyle Asya-Pasifik piyasalarından 211 milyar doların silinebileceğini belirtti. S&P'den yapılan açıklamada Avustralya, Hong Kong, Singapur, Japonya, Güney Kore ve Tayland'ın bu yıl ya resesyona gireceği ya da resesyona çok yakın düşük bir büyüme göstereceği duyuruldu. "Kovid-19 ne kadar yayılırsa Asya-Pasifik'teki ekonomiler üzerindeki ekonomik yansımalar da o kadar uzun sürecek" ifadelerine yer verilen açıklamada oluşacak ekonomik zararın hane halkı, şirketler, bankalar ve hükümetler tarafından da üstlenileceği hatırlatıldı. 

Bu süreçte ülkemizde yaşanması muhtemel etkileri şu şekilde sıralayabiliriz.

-Talep ve ihracat düşeceği için ekonomi küçülür.

-Ekonomiye destek vermek için kamu harcamaları artacağı, vergiler düşeceği için kamu borçlanması artar.

-İthalat, ihracat ve turizm gelirlerindeki gidişe bağlı olarak büyük olasılıkla ödemeler dengesi cari fazla verir.

-Virüs nedeni ile seyahat kısıtlamaları uygulanacağı için, turizm gelirleri düşecektir.

-Gıda, oyuncak, otomotiv sektörü, turizm, sinema, teknoloji, akıllı cihazlar endüstrisi, çip üretimi, havacılık, sinema, alışveriş ve daha birçok ürün ve hizmet Çin'den temin edildiği için  bu sektörlerde ciddi düşüş yaşanacaktır.

-Şirketlerin kazanç kaybı nedeni ile küçülmeye gitmesi ve işsizlik oranlarının artması. 

Bu nedenle sıkı maliye politikaları oluşturulmalı ve sekteye uğratılmadan uygulanmalıdır. Yapılacak en önemli şey krizleri kontrol altına alabilmek ve ders çıkartmaktır. 

Küresel virüs salgını, 'geri dönülmesi imkansız' şekilde hayatlarımızı değiştirecek gibi görünüyor.  Kapitalizm, bu krizden tarihi bir ders çıkarmazsa, yok olacak. Devletler ve toplumlar ise, bu krizden çıkardıkları derslerle, yepyeni bir gelecek oluşturdukları ölçüde var olacaklar. Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak bu krizden dersler çıkartarak başarıyla bu sınavı atlatacağımıza inanıyorum. 

Yararlanılan Kaynaklar: Mahfi Eğilmez, Kendime Notlar.