Kim var yanında ve arkanda, bir düşünsene.

Bir zamanlar omuz omuza beraberce sırt sırta vererek çarpıştığımız Almanya!

Çünkü “3 B Plânı” hâlâ revaçta: Berlin - Bosfor (İstanbul) - Bağdat.      

Petrolün çıktığı yerlerde Köprübaşı edinmek istiyor.

Teröristlere güya dost gösterisinde bulunarak, asırlık emellerine âlet ediyor.

Onlar da ham bir hayâl peşinde buna âlet olarak; kardeşleri Türk Askeri'ne ve Türk Polisi'ne kurşun sıkabiliyor. Düşmanı kendisine güldürüp, dostu ağlatıyor.

Kim var yanında ve arkanda, bir baksana.

Görünüşte Avrupa'nın en lâtif, yumuşak ve hoş sedalı dilini konuşan Fransa.

Bir zamanlar alafrangalık aşkına, örnek aldığımız Fransa.

Dilini okullarda öğrettiğimiz, âdetlerini baş tâcı ettiğimiz Fransa.

Güya medenî fakat maskesi arkasındaki korkunç gerçek yüzü ile insanlığa utanç tabloları sunan Fransa.

Cezayir'de milyonlarca müslümanın kanını içen, hunharca akıtan Fransa.

Kim var yanında ve arkanda, bak da görsene,

Bir zamanlar İslâm Âlemi'ne kendisini; İslâm'ın hâmisi ve koruyucusu olarak göstermeyi, sunmayı başaran İngiltere.

Hin oğlu hinlikte üstüne olmayan İngiltere. 

Afrika'daki insanlık dışı hareketleri filimlere konu olan İngiltere.

Kendisine  “Asılırsan İngiliz ipiyle asıl!”  hükmünü verdiren İngiltere.

Hâlen de bin bir desîse ve yalanla ve sûret-i haktan gözükerek; dünya siyasetine yön veren İngiltere.

ABD ile bu hususta kol kola giren İngiltere.

Kim var yanında ve arkanda fark etsene.   

Dost bildiğimiz, onunla ta Kore'de dünyanın öbür ucunda, Komünistlere, dinsiz ve ateist bir devlete karşı yan yana, diz dize çarpıştığımız ABD.

Yanında yer alarak yüzlerce şehit verdiğimiz, gâzi olduğumuz ABD.

Hür Dünya'nın lideri, güya dost ve müttefik sandığımız ABD.

Petrolü olduğu hâlde onu kullanmaya; Orta Doğu petrolü bitene kadar kıyamayıp, sonraya saklayıp, Orta Doğu petrollerine el koymayı şiar edinen ABD.

Kim var yanında ve arkanda, anlasana.

ABD'nin kanını emen, her türlü kritik noktaların içinde yerleşip söz sahibi olan İsrail.

Bu uğurda canavarca kan döken, çoluk çocuk, kadın kız demeden vahşetin her türlüsünü uygulamaktan çekinmeyen İsrail.

Allah'a bile çok zaman -âdeta- kafa tutmuş olan İsrail.

Bu yüzden hak ile yeksan / yerle bir olması yakın olan İsrail.

Cirmi küçük fakat cürmü büyük; insanlık düşmanı İsrail hükümetleri.

“Nil'den Fırat'a kadar uzanan yerler benim olmalı!” diyen ve bunun için Türkiye'yi zayıflatacak ve bir engel olmaktan çıkaracak her türlü tedhiş ve terör hareketlerinin destekleyicisi olan İsrail.

Velhasıl; söyle arkadaşını; söyliyeyim kim olduğunu.

Yalnız bütün bu saydığım devletlerin halklarını; yaptığım ithamlardan uzak tutuyor; yapılan zulümleri kendi halklarına rağmen yaptıklarını, yâni kendi halklarını yanıltarak, kandırarak siyasetlerine inandırdıklarını düşünüyorum. Çünkü her devletin halkı masumdur. Yapılan zulüm ve adaletsizlikleri asla tasvip etmezler. Zira Sevad-ı A'zam yanılmaz. Yâni milletler; hakikatleri bildikleri takdirde asla zâlimin ve zulmünün yanında yer almazlar. Yeter ki, kandırılmış olmasınlar.

Türkiye'ye karşı ihtirası dinmeyen zâlim yedi düvel

Müdahale etmeleri için sallanıyor ona nice el

Bütün bunlara rağmen tüm içtenliğimizle -gerekeni yapmak şartiyle- diyoruz ki:

İçimizdeki beyinsizler yüzünden

Ya Rab helâk etme bizi bu yüzden

Çoksa da milletçe günahımız

Sana yükseliyor pişmanlık âhımız