- Geçende, verdiğiniz kitabı baştan sona okudum. Fakat bir şey anlamadım! İçinde bilmediğim çok kelime vardı!
- Demek anlamadın?
- Evet anlamadım!
- Sen yemek yiyor musun?
- Konumuzla ne alâkası var?
- Var.
- Nasıl?
- Yemekleri kim yapıyor?
- Annem.
- Meselâ türlü yapıyor mu?
- Evet.
- İçinde kabak, patlıcan, fasulye, domates, soğan vb. var mı?
- Olmaz olur mu?
- Onları pazardan aldığı gibi masaya koysa da, “Hadi yiyin.” dese!
- Olur mu hiç?
- Neden olmasın?
- Çünkü pişirilmeleri lâzım.
- Daha?
- Pişirilmeden önce yıkanmaları, sonra soyulmaları sonra tencereye konup; yağını, tuzunu ilave edip, tabii suyunu da ihmal etmeyip, iyice pişirilmeleri gerek.
- Bak ne güzel söylüyorsun. Birçok safhadan sonra, yenir hâle geliyor.
- Ne demek istiyorsun?
- İşte verdiğim kitabı da, önce anlar hâle getirip, sonra okumalıydın.
- Yâni?
- Yanisi manisi yok. Metinde geçen kelimelerin sözlükten mânalarını bak çıkar. Varsa deyim ve terimlerin karşılıklarını bul. Eğer Tarih veya Coğrafya ile ilgili bir kitap ise, bir de yanında atlas bulundur. Üstünde dura dura, hazmede hazmede, sindire sindire, yani anlayarak okursan; yemeği ağzında iyice çiğnemeden yutmaman gibi. Anlamaman için hiçbir sebep kalmaz.
- Sonra?
- Okuduğunu hemen reddetme. Biraz dinlendir. Ne hemen kabul et, ne de reddet. Okuduğunu bir süre kuluçkaya yatır. Kabul veya reddi sonraya bırak. Sonra da işin sonuna bak. Bir de bakmışsın ki anlamışsın. Bilmez misin ki, tarlaları bazen bir iki yıl nadasa bırakırlar. Dinlendirirler. Ta ki, daha verimli olsun. Ekilen tohumlar; çok daha iyi beslensinler. Topraktan daha besili bir şekilde baş versinler. İşte bu söylediklerim çerçevesinde hareket etmek şartiyle kitaba el atar, gereken hazırlıklarda bulunur; bir de kendini konuya odaklarsan; anlamamak sorununu çözmüş olursun. Unutma! Okuduğunu anlamıyan öğrenci yoktur. Yeterince hazırlık yapmıyan, yeterince tekrar etmeyen, yeterince sabır göstermeyen öğrenci vardır. Yoksa her öğrenci hemen olmasa bile, bir süre sonra muhakkak anlar, öğrenir. Fakat anlama müddeti her öğrenciye göre değişir.
 
Umutsuz olmaya hiç gerek yok
Özellikle başarı için aslında sebep çok
Olasın azmin yayından çıkmış bir ok
Olsun ey oğul bu uğurda bahtın açık
Çünkü yarınımızsın bu milletin bu yurdun
Diyeceksin yerine getirdim ne ki buyurdun
Bu uğurda attığın adımla inlet yeri göğü
Ana babaların iftiharla işte bu olsun gördüğü