Kitap Dünyası

Rahmet Kapısı… Kenan Rifai…

Birçok değerli akademisyen ve yazarın bildirilerinden oluşan Uluslararası Kenan Rifâî Sempozyumu Bildirileri  Rahmet Kapısı adıyla Nefes Yayınevi’ nden çıktı.  Nefes Yayınevi’ nden çıkacak sempozyum bildiri serisinin ilk kitabı olan bu eser ; TÜRKKAD Istanbul Şubesi, Kerim Eğitim, Kültür ve Sağlık Vakfı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ nin birlikte düzenledikleri Rahmet kapısı başlıklı Uluslararası Kenan Rifai Sempozyumu’ nda sunulan bildiri metinlerini içermektedir.  Büyük mutasavvıf Kenan er-Rifai Hazretleri’ ni anlayabilmek maksadıyla düzenlenen sempozyumda bildiri sunanlar arasında Süleyman Uludağ, William Chittick, Osman Nuri Küçük, Semih Ceyhan, Mustafa Kara, Mustafa Tatçı, Sadık Yalsızuçanlar gibi birçok değerli Türk ve yabancı yazar ve akademisyen bulunuyor. Sempozyumun açılış konuşmacılarından mutasavvıf yazar Cemalnur Sargut’ un sözleriyle ; asrın, hatta yüzyılların en büyük mutasavvıflarından bir tanesi, tevhid anlayışının sultanı, Peygamber yolunun yolcusu bir büyük mürşid-i kâmil Kenan er-Rifâî Hazretleri... Onun dünyaya yayılışını kendi ağzından dinlersek; “İndifâ eden bir yanardağın lavlarını tutacak bir el ayası bulunmadığı gibi, tasavvufun, özellikle İslâm tasavvufunun yeryüzüne akmasını önleyecek hiçbir kuvvet-i kudret yoktur.”  

Şifalı Taşlar 

Başarılı Şifalı Taşlar Uzmanı Belgin Dal’ın Şifalı Taşlar kitabı Aurum Yayınları’ndan çıktı. Doğal Taşlarla Sağlınıza Kavuşun… Bugüne kadar bir çok yerde seminer veren ve birçok tv programına katılarak ciddi bir takipçi kitlesi kazanmış olan Bioenerji terapisti Belgin Dal'ın "Şifalı Taşlar" isimli kitabı okurlarla buluşuyor. Doğal taşlarla sağlığınıza kavuşmanın anahtarını bu kitapta bulacak ve dünyaya bakış açısına farklı bir kapı daha açmayı bu kitapla öğreneceksiniz. 'Hiçbir hastalık yoktur ki şifası olmasın ölüm haricinde' diyen Belgin Dal bu kitapta alternatif tıp olarak bilinen ve doğanın türlü mücizelerini içinde barındıran ipuçlarını okurlarıyla paylaşıyor. Başkent Ödülleri töreninde Şifalı Taşlar kitabıyla yılın en iyi kitabı ödülünü kazanan Belgin Dal’ın Şifalı Taşlar kitabını mutlaka okuyun. 

Sesin Efendisi: ITRÎ

Mine Sultan Ünver’in Sesin Efendisi : ITRÎ kitabı Mona Roman’dan çıktı. Kitap basın bülteninde şu şekilde aktarılıyor :   “Hayat zavallı ruhumu acılarla öptü ve benden karşılığında şarkılar istedi.” “Mucize”, “İsrafil’in yeryüzündeki gölgesi” deniyor ona. Ama o, bir sanatkar olarak türlü acılar içinde kayboluyor ve yeniden var oluyor. Aydınlık-karanlık, iyi-kötü arasında derin bunalımlara giriyor. Bir yandan da, yeryüzünün en güzel müziğini yapacağına yemin ediyor. Saray onu keşfedince, iktidar oyunlarının, sahteliklerin içine yuvarlanıyor. Acılı ruhu yardım dileniyor. Sanatta yüceldikçe kibir denilen hisle tanışıyor. Ve kibir zaman içinde tüm varlığını ele geçiriyor. Yüce bir sanatkar olarak yapayalnız kalıyor. 

İstanbul ve imparatorluk karmakarışık. Canlar alınıyor, haysiyetler satılıyor. Gizin içinde giz, oyunun içinde oyun var. Hain sanılan dost, dost sanılan hain çıkıyor. Entrikaların ortasında kalan ise zamanın müzik dehası Buhurizade Mustafa Itri.  Peki Itrî’nin kaderi bu muydu? Nereye sürükleniyordu? Bir kadını müziğinden daha çok sevebilecek miydi? Dostu Selim Girayhan mı, karısı Fasıla mı, yoksa müzik miydi onun gerçek aşkı? Tamburuyla mı avunacaktı, yoksa bahçesinde yetiştirdiği çeşit çeşit çiçeklerle mi?  “Kader tesadüflerle örülür ve sır tesadüftedir.” Mine Sultan Ünver’in kaleminden, müziğin esaretinde ve özgürlüğünde bir arayış hikayesi…Bu çok özel eseri mutlaka okuyun. 

AYNADAKİ SIR

‘Aynadaki Sır’ adlı roman İthaki Yayınları imzasıyla çıktı. Eğitimci-Yazar Özge Doğar’ın, yetişkinlere yönelik 5. Romanı olup diğer romanlarında olduğu gibi bireysellikten yola çıkıp toplumsal sorunlara ve oradan ruhumuza yeniden bir dönüş yapıyor. Televizyonun ve medya iletişim araçlarının insanlar üzerindeki etkisini anlatırken psikolojinin gücünü insan beyninin karmaşıklığını gözler önüne seriyor. İnsanın kendisini, hayatını, geçmişini ve gelecek nesillere ne bırakmak istediğini okuyucuya sorgulattırıyor. Üç kuşak kadın temasından yola çıkarak evrensel kaygıları sorgulamış olan yazar, geleceğe dair sıkıntılarını mitolojik kahramanlarla, içsel konuşmalarla bize aktarıyor.

Medya Dünyası 

Deniz Akkaya Uyardı! Utanmayın!

Deniz Akkaya ve Dr. Mert Atak 'Kolon Kanserine Farkındalık Yaratmak' amacıyla 'Utanmayın' sloganıyla Ankara'da basın mensuplarıyla bir araya geldi. Akkaya Türkiye geneline yapacağımız  bir sosyal sorumluluk projesini  başlatıyoruz. Kanserden korunmak için Korkmayın! diyerek erken teşhisin önemini vurguladı.

'Deniz Akkaya Türkiye'yi Dolaşacak'

Ülkemizde pek çok insanın utandıkları için kolonoskopi  yaptırmadığını ve sonucunda bağırsak kanserinin erken teşhisinin engellendiği  konusuna dikkat çekerek Utanmayın! İnanmayın! Korkmayın! diyerek halkı uyardı.

The Red Carpet Party 

Organizasyonu Parti Gurusu Senem Selimi tarafından yapılan 07 Nisan 2017 Cuma akşamı saat 21:00’de The Agency Levent’te gerçekleşecek olan ‘The Red Carpet Party’’ temalı parti eğlenceseverleri bekliyor. Sinem Aydıner & Orkestrası’nın canlı performansı ile başlayacak gece, ilerleyen saatlerde hareketli  DJ parçaları ile sürecek. Gecenin ödül sponsorlarından Dentaluna Klinik (www.dentaluna.com) gecenin en şık misafirine hediye verirken Garage Hair Studio da katılımcılar arasından kartvizit çekilişi sonucunda  gecenin en şanslı bay ve bayan misafirine  hediye çeki verecek. Gecenin medya sponsorları arasında Medya Faresi (www.medyafaresi.com), Maxi Haber (www.maxihaber.net),Yabangee (www.yabangee.com) ve İstanbul Expats & Internationals Group bulunuyor.Gecenin unutulmaz kareleri Instagram fenomeni Yasemin Evcen tarafından çekilecek. Girişin ücretsiz olacağı etkinliğe katılmak için Business Smart veya Smart Casual tarzda kıyafet giyinilmesi isteniyor.

Esma Bahadur ile Spikerlik, Sunuculuk ve Medya Üzerine 

Öncelikle bize  kendinizden  bahseder misiniz?

1988 İzmir doğumluyum. İlkokul ve lise eğitim hayatımı İzmir'de tamamladım, daha sonra üniversite için Karabük'e gittim, orada da radyo tv yayıncılığı okudum. Üniversiteden mezun olduktan sonra İstanbul'a yerleştim ve 6 yıldır İstanbul'da yaşıyorum. Sektörümle ilgili birçok alanda çalışma fırsatım oldu. Şimdi de KRT Kültür Televizyonu'nda haber spikeri ve editörü olarak çalışıyorum.

Neden Spikerlik ?

Aslında başlarda ekran arkasıyla ilgili hayallerim vardı. Ancak bana esen rüzgar yüzümü kameraya çevirmemi sağladı. Başladıktan sonra gördüm ki aslında bu iş bir bağımlılık. Çok sevdim ve işimi aşkla yapıyorum. Sanırım bundan sonraki hayatımda haberin dışında bir iş yapmak istemeyeceğim.

Medyaya  ilk adımı nasıl attınız?

Radyo tv okuduğumu söylemiştim. Üniversiteyi tamamladıktan sonra iş başvurularım sektöre yönelik oldu. Farklı alanlarda da çalıştım. Bu sayede kendimi geliştirme fırsatı buldum. Çok yönlü olmak ve çözüm odaklı çalışmak size birçok kapı açıyor aslında. Sonra bir baktım ekrandayım :)

Örnek aldığınız isimler var mı ?

Örnek aldığım takip ettiğim birçok isim var ama sadece beğendiğim isimleri takip etmiyorum herkesi izlemeye gayret ediyorum.

Medya dışında yapmak istediğiniz çalışmalar var mı?

En net haliyle içinde haberin geçtiği her işte yer almak istiyorum.

Mesleğinizde bir rekabet baskısı/etkisi hissediyor musunuz? Eğer hissediyorsanız bu mesleğinize nasıl yansıyor? Bu rekabet ortamının size ve mesleğe olumlu olumsuz etkileri nelerdir?

Her meslekte olduğu gibi bizim mesleğimizde de bir rekabet var, bunu olabildiğince olumlu yöne çevirmek gerekir. Eğer olumlu yöne  çevirmeyi başarabilirsek bu durum başarıyı da beraberinde getirir.

Medya dünyasında bir şeyleri değiştirme şansınız olsa neleri değiştirirdiniz?

Siyah beyazdan renkli yayına  80’lerde geçtik, keşke bu renkli sıfatını programların içeriği için de kullanabilsek. Birçok programın üslubu bile çok kötü.  Gerçekten faydayı ya da eğlendirmeyi bir kenara koyun aksine zarar veren yayınlar olduğunu düşünüyorum.  Gerçekten eğlendiren ve eğiten programların yapılmasını sağlamak isterdim.

Yaptığınız iş için kurs eğitimi şart mı  ya da bu işi yapabilmek için iletişim mezunu olmak gerekli midir ?

Bu sektörde aldığınız diploma, size teori dışında pek bir fayda sağlamıyor ne yazık ki. Eğer kurs imkanınız varsa tavsiye ederim, faydalı olduğunu düşünüyorum. Spikerlik hayatıma başlamadan önce diksiyon spikerlik-sunuculuk ve seslendirme eğitimi veren bir kurumda çalışmıştım. Masa başında öğrenmem gereken her şeyi öğrendim diyebilirim. KRT'de spiker olarak başladığımda da uygulamada olan açığımı kapatma fırsatı buldum. Ancak hala öğrenmeye ve kendimi geliştirmeye devam ediyorum.

Kendinizde bir şeyleri değiştirme imkanınız olsa neleri değiştirirdiniz?

Kendimi olduğum gibi seviyorum. Bünyemde bulunan her şey beni ben yapan şeyler.

Medya ile aranız nasıl? Televizyon, internet, gazete, dergi gibi iletişim araçlarından ne şekilde faydalanıyorsunuz? Sosyal medya ile aranız nasıl?

Evde olduğum süre boyunca sadece haber bazlı programlar izliyorum. Vakit buldukça başarılı prodüksiyonu olan filmleri de izlemeye çalışırım ancak gazete ve köşe yazısı her gün okuyorum. Sosyal medyayı da yakından takip etmeye çalışıyorum.

KRT’dekiçalışmalarınızdan bahseder misiniz?

Her şeyden önce KRT benim için çok özel bir kurum. Çok şey öğrendim burada, öğrenmeye de devam ediyorum. Bizim işimiz özünde merak barındırıyor. Hayatım boyunca hep meraklı oldum. Her işi öğrenmek istedim. KRT'de de işim sadece ekrana çıkmak değil. Aynı zamanda editörlük yapıp perfore de seslendiriyorum. Konuk ya da telefon bağlantısı aldığım zamanlar yayına hazırlanmak ayrı bir emek istiyor tabi. Aynı yapımcılık da yapmış oluyoruz.

Türkiye’de medyayı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Malcolm x diyor ki:  eğer, dikkatli olmazsanız, gazeteler, mazlumlardan nefret etmenizi, zalimleri ise çok sevmenizi sağlar.

En dikkatinizi çeken konuğunuz kimdi?

Aslında aldığım bütün konuklarım benim çok değerli. Bu konuda birini diğerinden ayıramam ama Abdüllatif Şener'le bir telefon bağlantısı gerçekleştirmiştim. Sosyal medyada oldukça izlenmişti. O yayının benim için özel bir yeri vardır.

Boş zamanlarınız nasıl değerlendiriyorsunuz?

Gezmeyi çok severim, vakit buldukça arkadaşlarımla program yapmaya çalışıyorum.

Hayatımın Kitabı/Filmi diyebileceğiniz bir kitap/film var mı?

Stefan Zweig’in satranç romanını çok beğenmiştim,  beğendim birçok film var bir isim veremem sanırım…

Kırmızıtürk hakkında neler söylersiniz?

Spikerleri böyle bir platformda buluşturmanız gerçekten çok hoş. Teşekkür ederim.

Gelecek planlarınız nelerdir? Şu an bulunduğunuz konumdan memnun musunuz ve gelecekte kendinizi nerelerde görmek istersiniz?

Gündemi takip eden değil de gündeme yön veren bir isim olmak istiyorum.

Röportaj ve fotoğraflar: Cengizhan KAYA