Bugün 4 ARALIK 2015 Cuma günü Ay Başak burcunda ilerliyor.. Ay Başak burcundayken ayrıntıya ve detaylara önem veririz. 
Bugün eleştirilerimizin dozuna özellikle dikkat etmeliyiz.. Bizim “karşımızdakinin iyiliği” olarak düşünerek yaptığımız en olumlu eleştirimiz bile; biz dikkat etmediğimiz sürece “kırıcı” olabilecek niteliktedir.
Bu nedenle dikkat..!!!
Titizlik ve hijyene önem verdiğimiz 2,5 günlük bir sürece girdik. Yine öncelikle başkalarını eleştirilerimize dikkat etmekle birlikte, hayatımıza düzen girmenin tam zamanıdır. Dolaplarımızı toplamak, yaşadığımız alanda temizlik yapmak için düzenleyebileceğimiz bir süreçteyiz. Değerlendirebiliriz.
Ay Başak’ta iken rutin olan işlerimiz ile ilgileniriz. Ve alışkanlıklar kazanabiliriz.
Mesela bugünlerde sağlığınız için başlayacağınız her hangi  bir spor; mesela hayatınızda tekrar edip bırakmadan devam edeceğiniz bir alışkanlık haline dönüşebilir…
Rutine dönüşmesini istediğiniz bir davranış şeklini bugünlerde hayatınızda başlatabilirsiniz.
Ancak Ay saat 07:00 itibari ile boşluğa düşecek.
Ay boşluktayken, önemli girişimlerde bulunmamanızı tavsiye ederim. Yeni bir olay başlatmak yerine, daha önceden başlamış işlerinizi  akışta kalarak takip edebilirsiniz…
Gün Ay’ın boşlukta kaldığı bu enerjiler ile son bulacağından, günün geri kalanında önemli işlere girişmemekte fayda vardır…

ÖNEMLİ GEZEGEN HAREKETLERİ: 
Öğleden sonra saat 14:52 itibari ile  Merkür’ün Jüpiter’e 90 derecelik açısı ile
Abartılmış düşünceler
Büyük sözler negatif şekilde sarf edilebilir.
Adli işlerde de sözlü beyanlarda oluşan olumsuzluklar
Kibir ve hoşgörüsüzlük
Bugünler de iletişim ve reklam, duyuru işlerinde sorunlar yaşanabilir.
Yaratıcı düşünceler_ çeşitlilik genişleme
Geniş çaplı düşünceler
Negatif etki ile yayılan fikirler
Meydan okumalar da görülebilir
En iyisi bugün önemli işleriniz için fazla konuşmaktan veya iletişime geçmekten kaçınmakta fayda var.
Sabah erken saat 05:52’de  Ay’ın  Merkür ile 90 derecelik açısından  duygu ve düşünce arasında olumsuz etkiler yaşanır. Sözlerin, fikirlerin veya sert iletişimin duygularınızı zedeleceği hissini yaşayabilirsiniz… Zihinsel faaliyet  gerektiren işler için , başka bir zaman dilimini seçmeniz daha yerinde olacaktır. Çünkü bu açının etkisinin altında konsantrasyon problemi yaşanabilir.
Bu açıyı takiben saat 06:59 itibari ile;  Ay’ın Jüpiter ile kavuşmasının peşinden duygularda abartı yaşanır. Havada bir ruhani enerji hakimdir. Dolayısı ile İbadet yapmaktan duygusal olarak besleneceğiniz saatlerdir ayrıca…
Akşamüzeri saat 20:34’de  Ay’ın  Kuzey Ay Düğümü ile kavuşumunda; atacağınız adımlarınızda güdüsel davranışlarınız muhtemelen doğru  olan adımları atarsınız…
Hemen takip eden dakika içinde   Ay Düğümleri geri harekete başlıyor. Doğası gereği retro hareket olayların kendi doğasında akacağını anlayabiliriz…
***  
Çok sıkıldık son günlerde. Ortamı ve gündemi yumuşatmak adına biraz yüreklerimizi ısıtacak bir aşk hikayesi ile güne devam edelim.
Çok uzak bir adada yaşayan güzeller güzeli ahtapot ve çok yakışıklı bir akrep birbirlerine aşık olmuşlar. Fakat ikisi de birbirinden korkuyormuş.
Ahtapot Akrep’ten onu zehirli iğnesiyle sokar diye, akrep ise ahtapotun uzun kolları onu boğar diye…
Fakat daha fazla dayanamayarak ikisi de birbirlerine kollarını uzatmışlar. Ahtapot en kötü ihtimalle bir kolumu veririm, nasıl olsa yerine yenisi gelir, diye düşünmüş. Akrep ise onun için kendimi feda edebilirim, demiş. 
Birbirlerini çok seviyorlarmış. O kadar mutlularmış ki bütün hayvanlar çok kıskanıyormuş onları…
Zamanla akrepten sıkılmaya başlamış ahtapot, aklında açık denizler varmış hep…
Oralara gidip başka hayvanlarla tanışmanın hayalini kuruyormuş.
Güzelliğini bu şekilde geçirmemek için okyanuslara doğru yüzmeye başlamış.
Terk edilen akrep günlerce sahilde onun dönmesini beklemiş.
Ardından çok ağlamış fakat göz pınarları olmadığı için, hep içine akmış göz yaşları. Okyanusların en güzel sularında süzülen ahtapot yeni yerler gördükçe işte gerçek mutluluk diye düşünüyormuş içinden.
Akrebi çoktan unutmuş.
Derken birden bir balıkçı ağına dolanmış olarak bulmuş kendisini.
Kurtulmaya çalıştıkca daha çok dolanıyormuş.
Onu gemiye çekmişler. Balıkçılar ahtapotun kollarını kesip geri denize atmışlar.
Kesilen kollarıysa içki masalarında meze olarak kullanılmak üzere bir restorana satılacakmış.
Canı çok yanan ve ne yapacağını bilemeyen ahtapot eski aşkı akrebe dönmeye karar vermiş; fakat kolları olmadığı için yüzemiyormuş artık.
Terk edilen akrepse onsuz olmaktansa ölmeyi tercih etmiş ve zehirli iğnesiyle kendisini sokmuş.
Diğer hayvanlardan yardım isteyen ahtapot akrebe ulaşmak üzereymiş.
Akrebin yanına vardığında ise akrebi ölmek üzereyken yakalamış.
Akrep son nefesini verirken, evet işte ben bu güzellik için kendimi feda ettim, demiş içinden. Gerçek aşkının akrep olduğunu anlamış ahtapot.
Ama artık ne ahtapotun onu saracak kolları kalmış , ne de akrebin onu tekrar sevebilecek kalbi…
Her şey zamanında yaşandığında güzeldir…
Bugün bu enerjiler ile günü tamamlamış olacağız…
Sağlıkla