Bir yeri sevmeniz, bir mekânın üzerinizde iz bırakabilmesi için orada özel ya da güzel zamanlar geçirmenize bağlıdır. Mekânlar aslında konuşur, oraya ruh veren de kişi/kişilerdir. Bir eve gidersiniz ve öyle bir baskı hissedersiniz ki, ne yapılan ikramlar ne de ilgi sizi çok da memnun etmez. Bir şeyler enerjinizi alıp götürür oradan kaçıp kurtulmak istersiniz. Kişilerin hayatımızda önemli bir yere sahip olmaları da tamamen bize bağlıdır dersem hemen itiraz etmeyin.  Bütün o duruşunuz, sözleriniz, hareketlerinizle siz bu durumu şekillendirirsiniz. Tabi her şey karşılıklı olmasına karışlıklıdır da bazen kişiler aynı frekansta olmayabilir. Beklentileri o an ki değerlendirmeleri, ruh halleri farklı sonuçları ortaya çıkarabilir.  Bu o kişilerin iyi anlaşmadığı, farklı dünyalarda olduğu anlamına gelmez. Bazen ayrı tellerden çalıp sonra orkestrada doğru seslere basabiliriz eğer istersek.
Mekanlar konuşur dedik. Bizler enerjiyle doluyuz dolayısıyla iç dünyamızda ne varsa zenginliğimiz o kadardır. İşte bu iç düşlerimiz, duygularımız, düşüncelerimiz biz istesek de istemesek de dışarıya yansır. Ruh haliniz kendiliğinden döşemelere, koltuklara yayılır, saksının solmuş çiçeğinde yerini alır.
İlişkiler de yatırım ister. Özen ister. Dikkat ister. Özveri, sadakat dahası sevgi ister. Nasıl yatırım yaparsınız diye merak ediyorsanız gelin hep birlikte bakalım.
· Birlikte kaliteli zaman geçirerek (Sürekli başka şeylerle meşgul olup aynı ortamda olmak birlikte zaman geçirmek değildir. Onu hissetmek, onun varlığınla donanmaktır, ona gönül gözünüzle zaman ayırmaktır.)
· Dile getirilen takdirler (Taktir etmek başka birinin yaptığını görebilme enginliğidir. Arada bir bunu kendi içinizde yapıp bir şeyleri taktir edin. Bakın bakalım en çok neleri taktir etmişsiniz.)
· Şefkat ve paylaşım. (Kaç yaşında olursak olalım şefkatli bir yaklaşımın keyfi bir başkadır.)
·  Gündelik vazifelerin ve işlerin yapılmasında denklik.
· Geleceği düşünmek ve geçmişteki hatıralardan zevk almak (Geleceğe dair planlar yapmak seninle birlikte ben bu yola baş koydum. Sen hep hayatımda olacaksın. Anlamlı ve özelsin sözleri bu verilen değerin bir başka ifade şeklidir. Geçmişe uzanmak, yaşanmışlık insanı hayata bir başka bağlar. Yani gelip geçici bir ilişki değildir ve size ait olduğunu hissedersiniz.)
·  Bir şeyler zorlaştığı zaman destek olmak (İyi gününde, kötü gününde hep onun yanında olacağını bilmek kişiyi mutlu eder ve omuzlarındaki yükünün hafiflediğini fark ederek rahat bir nefes alır.
· Onun için para harcamak (Küçük, büyük sevdiklerinize armağanlar alın. Çünkü ona bakınca kişi sizi hatırlayacak ve yüzünde bir tebessüm oluşacaktır. Yada bir konuda ona destek olup kaynak tahsisi onu mutlu edecektir.)
·  Diyalog kurmak( Konuşmaktan kaçınmayın. Anlatmazsanız karşıdaki kişi sizin ne düşündüğünüzü, ne istediğinizi her zaman bilemeyebilir. Anlatın. Sevinçlerinizi, kırgınlıklarınızı, özlemlerinizi paylaşın.)

Eve dönüyorum iki ekmek aldım.  Bu söz ne kadar da anlamlıdır. Evin sıcacık ortamını ifade eder. Açlığın giderilmesi, paylaşım ve sevgi duygularını da beraber getirir. Fırından alınmış ekmeğin mis gibi kokusu, sıcaklığı sarar insanı.
Eğer bir eviniz yoksa hayal edersiniz ‘ bir evimiz olur inşallah’ dersiniz. Bu düşünce bile sizi mutlu kılmaya yeter. O ev demek ev dışında başka birçok derin manayı içinde barındırır.
Eve gidiyorum. İki ekmek aldım.