Kitap Dünyası


 


 

Ötekiler Tılsımın Ateşi


 

Asuman Sarıtaç’ın Ötekiler Tılsımın Ateşi adlı kitabı Librum Kitap’tan çıktı. Kitap basın bülteninde şu cümlelerle aktarılıyor : “Masmavi gözlerindeki parlaklık göz alıcıydı. Evin içinde belirdiğinde Reşha aynen bıraktığı yerde oturmuş, iki elini yüzüne kapatmış hüngür hüngür ağlıyordu. Hiç sesini çıkarmadan ayakta öylece bekledi. Reşha bir süre sonra ellerini yüzünden çekerek ağlamaktan şişmiş olan ve kan çanağına dönen gözleriyle Sarika'ya baktı. Karşısında duran mavi gözlü cin oldukça heybetli görünüyordu. Uzun boylu, iri kıyım olan Sarika'nın üstünde boydan boya parlak beyaz inciler dizilmiş uzun yeşil renkli bir elbise, belinde sade beyaz bir kuşak, başında ortası yeşil renkli, kenarları beyaz olan bir sarık vardı. Ellerinin arkaya doğru kavisli olması değişik bir görüntü vermişti. Uzun siyah saçları, sarığının altından omuzlarına dökülüyordu. Reşha titreyen bir ses ile konuştu. "Lütfen bana zarar verme, Allah'ın hakkı için bana dokunma, lütfen!" dedi. Sarika'nın masmavi gözlerinden inci gibi üç damla yaş düştü.” Başarılı yazar Asuman Sarıtaç’ın Fantastik edebiyatımız anlamındaki çok önemli eseri Ötekiler Tılsımın Ateşi’ni mutlaka okuyun.


 

Medya Dünyası


 


 

Eğitimde en önemli dönemlerin birisini yaşıyoruz. Tercih dönemleri gerçekten de tüm gençler için oldukça önemli. Bu hafta Vuslat Tv’de gerçekleştirdiğim Eğitim Şart Programında Konuklarım Çamlıca MinikA Anaokulu Müdiresi Eğitimci yazar Asuman Sarıtaç ve Çamlıca Okulları Rehber Öğretmeni Nebahat Karatepe'ydi. Üniversite Yerleştirme Puanlarının açıklandığı günde Üniversite , Teog Tercihlerini - Okul Öncesi Öğretmenliği ve Çocuk gelişimi bölümleri üzerine konuştuk.. Tercih sürecine dair akıllardaki soruların cevapları her salı 20.45'te VTV'de Eğitim Şart programında..


 


 

Gizli Kalmasın Ses Getiriyor!


 

Başarılı ve güzel sunucu Tuğçe Engin Gizli Kalmasın programıyla izleyicileriyle buluşuyor. Tuğçe Engin’in moderatörlüğündeki programa Deniz Deniz ve Gökçe Yıldırım yorumlarıyla eşlik ediyor. Programda gündeme dair her konu enine boyuna ele alınıyor. Her Perşembe 13.00’da Kaçkaç Tv ekranlarına gelen program önümüzdeki günlerde hafta içi her gün yayınlanacak. Magazin gündemine dair her şey Gizli Kalmasın’da..Bu ekibi mutlaka izleyin.


 

Müzik Dünyası


 


 

Ali Tolga Demirtaş’tan Kanada’da Müzik Resitali


 

Müziğin harika çocuğu Ali Tolga Demirtaş bu kez Kanada’da müzikseverlerle buluştu. Kagev’in düzenlediği Anatolia Festivalde Kanada'nın en büyük meydanı Yonge-Dundas Square'da, 10.000 kişiye seslenen sanatçı Kanada meydanında Türk Müziği seslendirdi. Dinleyenlerin büyük beğenisini kazanan Ali Tolga Demirtaş Toronto Konsolosluğunun katkısıyla gerçekleştirilen bu önemli etkinlikte kendi eserlerini de müzikseverlerle buluşturdu.


.................................................................................

Burçin Aşık ile Medya Dünyasına Dair

Öncelikle bize kendinizden bahseder misiniz?

Burçin Aşık 10 yıldan beri medya sektöründe çalışan, bazen sunucu, bazen yapım koordinatörü, bazen de muhabir olan ilginç kişiliktir Yani her an her yerden karşınıza çıkabilir..İçi içine sığmayan, yerinde duramayan, işini çok seven ve kendini geliştirmek adına her gün yeni şeyler öğrenen bundan da acayip keyif alan biriyim. Gezmeyi, yeni yerler görmeyi çok seven, herkesle iletişim kurabilen, yedi düvel’le barışık biraz da karışık biriyim Yani kısacası bir Burçin Aşık dünyaya kolay gelmiyor. İşin şakası bu tabii ki.. Fakat dünya’daki amacımın insanlar arası iletişimi sağlamak olduğunu düşünüyorum. İşim gereği Türkiye’de birçok yer gezdim, birçok il ilçe ve köy gördüm. Yurtdışında 10 ülke dolaştım. Amacım bir insanın bir başka insandan haberdar olmasını vesile olmak. Yani insanlar arası iletişim dediğimiz şey’de bu. Ekran karşısında olmayı çok seviyorum fakat hedefim bir gün iyi projelere imza atmış bir yapımcı olabilmek.

Medya nasıl başladı neden medya?

Medya ile 18 yaşında Habertürk’le tanıştım. Yönetici asistanı olarak girdiğim kurum da eğitimler alarak kendimi geliştirerek sunucu olarak ayrıldım. Benim için güzel deneyimler oldu tabiî ki her biri. Geldiğim noktalarda tırnak izlerim mevcut çünkü gerçekten bileğimin hakkıyla geldim bu noktaya. Çok çalıştım ve asla pes etmedim. Tepeden inme ya da ikili ilişkilerini kullanıp bir yerlere gelenlerden olmadım ve olmayı istemedim. O yüzden sektörde kolay kolay kimseye ‘Eyvallah’ etmem. Amacım her zaman işimi daha doğru nasıl yapabilirim ve bunun için kendimi nasıl geliştirebilirim oldu. Şuanda eline mikrofonu alan herkesin kendini sunucu ve spiker olarak saydığı bir düzende yaşıyoruz maalesef. Yeri geldi haftada 30 saat canlı yaptım, yeri geldi dünya’nın bir ucuna gidip 8 ülke de naklen canlı yayın yaptım. Trt’nin bütün kanalların da proje bazlı çalışıp çok önemli projeleri alnımın akıyla tamamladım. Ama hiçbir zaman kendimi ‘tamam ben oldum’ ya da ‘sunucuyum’ diye görmedim. Kendimi her zaman öğrenmeye doymayan ve yeni şeyler deneyimleyen bir öğrenci olarak görürüm. Ama yaptığım işte kendime güvenirim ve mikrofonu elime alınca kimsenin beni durduramayacağını düşünürüm. Sanırım gücümü sadece mikrofona olan bağlılığımdan ve ailemin desteğinden alıyorum. Bugünlere gelişimde ailemin katkısı çok var. Çok şükür alnım açık ve dik bir şekilde medya sektöründe ilerlemeye devam ediyorum ve yakında yepyeni projelerle izleyicimin karşısına çıkmayı hazırlanıyorum…

Önümüzdeki günler ile ilgili ne tür projeleriniz var?

Şuanda aynı zamanda bir taraftan kendimle ilgili medya’daki projelere ağırlık verirken bir taraftan sadecebiyemek.com’un Pazarlama bölümünü de yönetiyorum. O yüzden çok yoğunum ve sürekli çalışıyorum. Burası da yeni bir oluşum diyebiliriz. Türkiye için oldukça iddialı ve yaratıcı projelerle geliyoruz. Bunun içinde Youtube’ta olacak, Tv’de olacak yani yeni nesil medya diye adlandırdığımız her şeyi eski nesil medya ile harmanlayacağız. Ortaya gerçekten farklı projeler çıkacak. Türkiye’nin bu anlamda alt yapısı her geçen gün oturuyor o yüzden artık farkındalık uyandıran özgün şeyler yapmanın zamanı çoktan geldi de geçiyor bile.. Biz yenilikçi ve farklı projelerle geleceğimiz için iddiamız büyük..

Şu an için bulunduğumuz mekan ve Sadece Bir Yemek’ten bahsedebilir miyiz?

Şuanda Kolektif House’tasınız. Burası Türkiye’nin yeni nesil ofis anlayışı diyebiliriz. İçerisinde birden fazla start-up firmanın bulunduğu Türkiye’nin ‘ Silikon Vadisi’ olarak ta tabir edebiliriz. Bizde buradaki start-up firmalardan biriyiz. Sadecebiyemek bilimsel evlilik hizmeti veren bir kurumdur. Ciddi ve evlilik odaklı ilişki düşünen yüksek uyumlu kişileri gerçek hayatta bir araya getiriyor; yüz yüze tanışmalarına ve yemek randevusuna çıkmalarına aracılık ediyoruz. Bunu yaparken tamamen uzmanlardan destek alıyoruz. Yani ekibimizde bulunan uzman psikologlar ve ilişki terapistleri ile üyelerimizin bilinçli evlilikler yapmalarına vesile oluyoruz. Aynı zamanda üyelerimize psikolojik danışmanlık hizmeti de veriyoruz. Tv’de saçma sapan yapılan izdivaç programlarının tamamen kurgusal ve gerçeklik boyutu olmadığını biliyoruz. Biz bunu gerçek ortamda gerçek kişilerle birlikte yapıyoruz. O yüzden kurgusal hiçbir tarafı yok. Evlenmek isteyen herkese yardımcı oluyor ve bu anlamda onlara yol gösterici oluyoruz. Türkiye’de yaptığımız iş henüz çok yeni olmasına rağmen sadece İstanbul genelinde 1000’den fazla üyemiz bulunuyor. Aynı zamanda İzmir, Ankara ve Kıbrıs’ta şubelerimiz bulunuyor. Merak eden okuyucularımız www.sadecebiyemek.com isimli sitemizden bize ulaşabilir.

Medya sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz? Genel olarak sektörün durumu nasıl?

Şuanda ciddi bir durgunluk yaşanıyor. Umarım kısa zamanda bu durgun ortam yerini hareketli günlere bırakır. Medya’ da yeni yatırımlar şart ve bunları yeni nesil medya ile entegre etmemiz gerekiyor. Artık yazılı basını çoğu kişi takip etmiyor o yüzden görsel basın’da da iyi işler çıkartmalıyız. Ve format üretmemiz gerekiyor. Yabancı formatların Türkiye uyarlamalarını yapmaya devam edersek bir yere varamayız. O yüzden yapımcılardan isteğim ‘yeni nesile şans tanısınlar’ ve korkak olmasınlar. Türkiye’nin gücünü bu anlamda yurtdışında duyurmanın vakti geldi. Yerli formatlar üretip önce kendi kanallarımızda yayınlayıp ardından yurtdışına açılmalıyız. Ama dediğim gibi bu nokta da yapımcılara çok büyük işler düşüyor. Biraz cesaretli olmaları gerekiyor. Denenmiş formatları denemek, yurtdışından hazır format alıp yayınlamak basit olan. Önemli olan %100 Türk formatları üretmek. Türkiye’nin şuanda buna ihtiyacı var.

Bu mesleği yapabilmek için iletişim mezunu olmak gerekli midir?

Ben hem okulluyum hem alaylıyım. Ama medya’nın da tıpkı pazarlama gibi insanın içinde olması gerektiğini düşünürüm. Yani hamurunuz da olması gerekiyor. O yüzden İletişim mezunu olmak sadece yeterli değil. İletişim yönünüz güçlü olmalı her şeyden önce ve bu mesleği yaparken asla pes etmemelisiniz. Biraz inatçı olmanız lazım.. Sanırım ben bu yüzden çok şanslıyım çünkü inatçı bir yapım var. Kafa tutmanız gerekiyor ve hiçbir şeyin sizi yıldırmasına izin vermemeniz gerekiyor.


 

İnternetin medyaya etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Yeni nesil medya’yı seviyorum. Ve bu anlamda kendimi geliştiriyorum bende. Yakın zamanda Youtube kanalında farklı içerikler üretmeyi planlıyoruz. Youtube için gerçekten iddialı bir şekilde geliyoruz diyebiliriz. Sadece ben değil aynı zamanda çok sevdiğim ve enerjilerine inandığım dostlarım da olacak kanalımızda. Amacımız internet izleyicisine keyifli dakikalar yaşatabilmek ve yeni nesil izleyici kitlesiyle iyi bir iletişim dili yakalayabilmek.


 

Sosyal medya ile aranız nasıl, nasıl kullanıyorsunuz?

Sosyal medya’yı aktif olarak kullanıyorum. Özellikle instagram’dan paylaşım yapmayı seviyorum. Twitter’la aram çok yok diyebiliriz. Ama bu konuda da kendimi geliştirmem gerektiğini düşünüyorum.


 

Hayatımın filmi veya kitabı diyeceğiniz film\kitap var mı?

Hayatımın filmi;Mr.No body ve hayatımın kitabı; Levh-i Mafuz..

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Son olarak beni izlemeye devam etsinler ve yakında çok iyi projelerle izleyicilerimizin karşısında olacağız. O zamana kadar benden haberdar olmak isteyen izleyicilerim Facebook sayfamdan ve İnstagram hesabımdan bana ulaşabilirler. Her türlü önerilere ve fikirlere açığız. Hepinizi çok seviyorum…


 

Röportaj ve fotoğraflar : Cengizhan Kaya


 

.................................................................................

SENEM TALAYLI ile Medya ve Oyunculuğa Dair

Öncelikle bize kendinizden bahseder misiniz ?

18 ağustos 1987 doğumluyum. Turizm otelcilik mezunuyum.

Şuan Eskişehir Anadolu üniversitesinde dış ticaret bölümü 2.sınıf öğrencisiyim.

Müzikle ilgileniyorum bir taraftan.

Kitap okumayı yürüyüş yapmayı ve yüzmeyi çok severim.

Fırsat buldukça yapmaya çalışırım.

Yalnız kalmayı ve doğayla vakit geçirmeyi çok severim.

Profesyonel olmasam da bir şeyler yazmayı çok severim.

Fırsat buldukça yazarım.

Beni çok rahatlattığına inanıyorum.

Bana bir şeyler kattığına inanıyorum.

Birde yanında müzik varsa benden keyiflisi yok.

Sevmediğim özelliklerim var illaki ama en çokta unutkanlığımı sevmem, çok unutkan bir insanımdır.

Seyahat ederken yeni insanlar tanımayı severim farklı karakterler farklı hikayeler çok ilgimi çeker.

5 Senedir Oyunculuk Yapıyorum Birçok Dizi Sinema Ve Klipte Oynadım.

Bana bir soygun yaz adlı bir sinema filminde rol aldım.

Muhteşem yüzyıl, Kanıt, Benim Hala Umudum Var, Akasya Durağı, Pis yedili, Arka Sokaklar gibi dizilerde karakter oyuncusu olarak yer aldım.

8 yaşından beri aktif olarak tiyatro yapıyorum .

Meslek hayatıma dj olarak başladım ve kamera arkasında çalıştım.

Ardından sunuculuk yapmaya başladım.

Kocaeli TV, TV41 adlı kanallarda kurgu seslendirme muhabirlik yaptım.

Dj’lik ile başlayıp buralara gelebildim.

Turizm otelcilik mezunuyum dizi sektörü kötüye gittikten sonra son 3 projem yayına girmeden kaldırıldı.

En son TRT OKUL’DA 'üretim için eğitim' diye bir aktüel program sundum.

İyi bir proje olduğu zaman oyunculuğa geri dönüş yapacağım onun dışında müzik ile uğraşıyorum kurgu yapıyorum yeni sezona giriş yapabiliriz.

1 sene önceye kadar tiyatroya devam ediyordum .

Anatolya sanat atölyesi Kadıköy’de orada oynuyorum mesai saatlerimizin uymamasından dolayı bırakmak zorunda kaldım.

Birkaç yerle görüşmelerim var tiyatro anlamında inşallah önümüzdeki sezon sahnelere döneceğim.

Tiyatro benim vazgeçilmezim diyebilirim çünkü sahnede olmak müthiş bir şey, hiç bir şeye değişemeyeceğim bir duygu çok büyük bir haz.

Şuan yeni projelerle görüşme yapıyoruz

Menajerim Berna Türkkan'la Güzel ve sağlam bir projeyle geri dönüş yapacağım inşallah. Menajerim Berna Türkkan’la birlikte 5-6 senedir çalışmaktayım.

Berna benim sadece menajerim değil aynı zamanda çok yakın dostumdur.

bu meslekte yeri geldi çok zor zamanlar geçirdim Berna benim hep yanımda olmuştur menajerden çok dostumdur iyikide var dediğim kişidir hayatımda.

Birlikte çok şey aştık dediğim gibi ve güzel projelere imza attık ve bundan sonra da çok güzel işler yapacağımıza inanıyorum.

Bu arada Ödülleri ve başarıları ile adından sıkça söz ettiren ve menajerliğimi de yapan Berna Türkkan'ın Yapımcılığını ve Yönetmenliğini üstlendiği Sivas'a özel bir sinema filmi geliyor.

Oyunculuğa çok erken yaşta başlamışsınız neler söylersiniz ?

Zaten küçüklüğümden beri tiyatro yapıyorum.

Tiyatroyu çok seviyorum sahnede olmanın heyecanı çok çok güzel .

Hepimiz birer oyuncuyuz baktığımız zaman , Maddi gücüm elvermiş olsaydı asla bırakmazdım.

Kamera önü tabiki tiyatrodan daha farklı.

Uzaktan çok olay gözükse de tabii ki öyle değil ilk Basta oynadığınız karaktere alışmanı lazım hakkıyla oynamanız lazım geceniz gündüzünüz yok, yazınız kışınız yok, soğuk sıcak yok ,sevmeden yapılabilecek bir meslek değil ekran önü ve ekran arkası gerçekten çok zor şartlarda çalışılıyor çok büyük emek veriliyor çok özverili bir şekilde çalışılıyor aslında kolay gibi görünse de çok zor şartlarda çalışılıyor . Üstüne bir de bölümlerin 120 dk olması gerektiği insanları daha da zorluyor. ama her şeye rağmen sevmeden aşık olmadan yapılabilecek bir meslek değil..

Yeni karakterleri tanımak yeni karakterlere bürünmek onlarla bir bütün olmak çok keyifli kesinlikle…Bu arada en büyük destekçilerim ailemdi.

beni hiç bir zaman yalnız bırakmadılar modumun düştüğü zamanlarda oldu ama ailem hep pozitif destek verdi bana

buradan sızın aracılığınızla da aileme annem babam ve kardeşlerime çok teşekkür ederim tekrardan.

Özellikle oyunculuk sektöründe Türkiye’de dizi dünyasında dram tarzı ve belli oyuncu grubunun olduğunu görüyoruz farklı deneyimler farklı oyuncular yer almıyor neye bağlıyorsunuz ?

Türkiye’de kötü bir sistem var alttan gelen kişiler belki çok yetenekliler onlara yol açılmıyor bu kötü bir şey verilmiyor kalıplaşmış şeyler var.

Markalaşmış kişiler olduğu sürece yeni kişilere bakmıyorlar bile kalıplaşmış bu döngüyü kırmak çok zor görünüyor.

Yeni yeni yavaş yavaş başlandı no name isimlere yer verilmeye ama çok yetenekli insanlar var önlerinin açılması gerektiğine inanıyorum.

İnternet televizyonculuğu hakkında neler söylemek istersiniz?

Yakın zamanda tv bitecek internete kayıyor artık her şey ve ben olumlu karşılıyorum. En başta internette hem bolum süreleri kısa insanları sıkmıyor, hem de daha özgürsünüz. İstediğiniz duygu anlatmak istediğiniz şekilde seyirciye aktarabiliyorsunuz bu çok güzel bir duygu ama televizyon böyle değil kesinlikle.


Spikerlik yapmak konusunda ne düşünüyorsunuz böyle bir düşünceniz var mı? Spikerlik ve sunuculuk eğitimlerini nasıl değerlendirirsiniz ?

Ben oyuncuyum .

Spikerlik çok farklı bir şey ve o benim harcım değil açıkçası.:) spikerlikle oyunculuk arasında çok büyük fark var. Spikerliği üstatlarına bırakmak lazım:) kesinlikle sunuculuk oyunculuk spikerlik için eğitim şart. Şu an baktığımızda sektörde çok fazla oyuncu sunucu vs. var alaylı olmakta ayrı bir konu doğal yetenek çok başka bir şey ama kesinlikle ne olursa olsun eğitim almış olmak gerek. Ha şöyle bir durumda var eğitim almıştır yetenek yoktur o ayrı bir şey ama ikisinin bir arada olması gerektiğini savunuyorum açıkçası..

Son sözleriniz neler olabilir ?

Buralara kadar geldiğiniz için çok teşekkür ederim ayağınıza sağlık.

Röportaj : Cengizhan KAYA