Bir balıkçının günlük 150 kilo tutabileceğini belirten Balta, "Avlanma ve koronavirüs salgını yüzünden balıkçılar zor durumda" dedi. Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Su Ürünleri Fakültesi'nden Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu ise avlanmanın kıyılardaki türleri belli bir süre baskı altında tutabileceğini, popülasyonda belli bir azalma olabileceğini belirtti

Tarım ve Orman Bakanlığı, Akdeniz sahillerinde 2000'li yıllardan itibaren görülmeye başlanan ve 7 türü olan balon balığı için bu yılın mart ayında ilginç bir proje başlattı. Ege ve Akdeniz sahillerini istila eden zehirli balon balığı ve aslan balığı için hazırlanan proje, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki komisyon görüşmelerinde dile getirildi ve mücadele şekli anlatıldı. Balıkçıların ağlarını parçalayan ve anında denize atılan balon balığı için bakanlık, 'Kuyruğunu getir, 5 TL al' projesini başlattı. Bakanlığın bu çalışması Antalyalı balıkçıları sevindirdi.

BALIKÇIYI ÇİFTE YASAK VURDU

Çin'in Vuhan kentinden dünyaya yayılan koronavirüs (covid-19) salgını yüzünden TBMM'deki çalışmalara ara verilince, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın zehirli balon balığı ile mücadele için çalışmasını yürüttüğü 'Kuyruğu getir 5 TL'yi götür' projesi askıda kaldı. 15 Nisan ile 1 Eylül balıkçılar için avlanma yasağı, koronavirüs salgını nedeniyle İl Hıfzıssıhha Kurulu'nun verdiği avlanma ve balık satışlarının durdurulması, balıkçıları ekonomik açıdan zor durumda bıraktı.

BİR BALIKÇI GÜNLÜK 250 TL KAZANIR

Bölgede 10 kooperatifin üye olduğu Antalya Su Ürünleri Kooperatifleri Birlik Başkanı Cengiz Balta, bakanlıkta projelendirilen balon balığı ile ilgili çalışmayı kendilerinin önerdiğini belirtti. 35 yıllık balıkçı olan Balta, "Bu projeyi danışma kuruluna biz getirdik, bakanlığa kadar çıktı ve böyle bir projeye dönüştü. Biz bu balık avlansın ekonomiye kazandırılsın istiyoruz" dedi. 15 Nisan- 1 Eyül arasındaki avlanma yasağı yüzünden balıkçının zor durumda olduğunu vurgulayan Başkan Balta, "Bu balığın derisinden, dişinden, etinden ve zehrinden yararlanılabilir. Balığın toplanması kooperatif aracılığı ile olur. Projenin gecikmesi koronavirüs nedeniyle olabilir. Balık satışları bile durdu" dedi.

Bölgede balıkçılıktan geçinen 1200 ailenin olduğunu, dolaylı 6 bin kişinin ekmek yediği bir sektör olduğunu vurgulayan Balta, rakamın Akdeniz bölgesinde 50 bin kişiye kadar çıktığını söyledi. Balta, şöyle konuştu:

"Bir balıkçı, çelik misinayla, balığın dişinin kesemeyeceği bir olta ile günde 150 kilo yakalar. 5 TL'den 250 TL alır. Bir elemanın parası çıkar. Balon balığı ile ilgili karar bir an önce çıkarsa iyi olur. Balıkçı zor durumda. Bir an önce çıkarsa balıkçı rahatlar, ekonomisi kötü olan arkadaşlarım var."

DALGAYA SIFIR NOKTASINA KADAR GİRİYOR

Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Su Ürünleri Fakültesi'nden Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu ise avlanmanın kıyılardaki türleri belli bir süre baskı altında tutabileceğini, popülasyonda belli bir azalma olabileceğini belirtti. Balon balığının sıcak deniz balığı olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Gökoğlu şöyle konuştu:

"Kıyı suları ısındığı için kıyılara yaklaşmış durumda. Yasaklar nedeniyle tek başlarına kaldılar. Doğada bahar ayında coşma var. Üreme dönemi. Bu balıklar için haziran ve temmuz ayı tam üreme dönemi. Balon balığının kendi halinde popülasyonu arttı. Balon balığı dalgaya kadar giriyor, yaklaşıyor. Sıfır noktasına kadar gelebiliyor. Denize girenler için önümüz yaz sezonu. Risk yok ama diş yapısı riskli. Balık denize giren bir çocuğun küçük serçe parmağını kurtçuk zannetti. Sahile gelen balon balığının küçük bir türüydü. Bir karış büyüklüğünde. Geçmişte bir vaka oldu."

'BALIĞI YİYEN ÖLEBİLİR'

7 türü olan balon balıklarının tedrotoksin ürettiğini, bunun son derece zehirli olduğunu, zehrin kanatlar, göz sıvısı ve derisinde olduğunu belirten Prof. Dr. Gökoğlu, "Yiyen kişiyi öldürebilir. Balıkçılar açısından tehlikesi ise oltalarını koparıp parçalıyor. Balon balığı, yakalanan balıklardan parça koparıyor. Ekonomik açıdan da değerlendirilemiyor" dedi.

Prof. Dr. Gökoğlu, balığın kerpeten diş yapısının çok keskin olduğunu, canlıyken ağız bölgesine ellerin yaklaştırılmaması gerektiğini de vurguladı.

'DENİZSUYU 10 DERECENİN ALTINA DÜŞERSE YOK OLUR'

Prof. Dr. Gökoğlu, 'Kuyruğu getir, 5 TL'yi götür' projesinin görüşmelerinin sürdüğünü, balıkçıların bu çalışmanın sonuçlanmasını beklediğini vurguladı. Prof. Dr. Gökoğlu, "Kıyılarımızdaki türleri belli bir süre baskı altında tutar. Popülasyonda belli bir azalma olabilir. Doğada kaynaklar tükenmez değil tükenir, ancak yok etme olamaz" çekincesini de dile getirdi.

Prof. Dr. Gökoğlu, bu balığın ekonomiye kazandırılması gerektiğini vurgularken, türün bölgeden yok olmasının sadece bir yöntemle olabileceğini söyleyip sözlerini şöyle tamamladı:

"Dünya koronavirüs ile bir kırılma yaşadı. Balon balığı için nasıl olur? Akdeniz'de deniz suyu sıcaklığı 10 derecenin altına düşerse işte o zaman yok olur. Şu an böyle bir şey söz konusu değil. Soğuk bir iklimin yaşanması lazım. Akdeniz'de minimum sıcaklık 15, Ege'de ise 12 derece."