Yunanistan’da 25 Ocak’ta yapılan erken seçimleri kazanan sol koalisyonun genç lideri Aleksis Çipras, merkez sağdan aldığı destekle kısa sürede koalisyonu kurdu ve hızlı bir icraatı başlattı. Her hali ile sıradışı olan (ateist olan, kravat takmayan, 20 yıldır beraber yaşadığı iki çocuğunun annesi ile evli de olmayan ve Annan Planının kabulü için çalışan) genç başbakan, işe hemen bir kısım özelleştirmelerin iptali ile başladı.
İşsizliğin %25’in üzerine çıktığı, halkın dörtte birinin fakirlik sınırında yaşadığı ve binlecre insanın sokaklarda yattığı, çalışanların ve emeklilerin maaşlarının yarı yarıya azaldığı Yunanistan’da seçim kampanyasında Çipras; maaşların artırılacağı, fakirlere elektrik ve gıda yardımı yapılacağı, sağlık hizmetlerinin ücretsiz verileceği ve özelleştirilen KİT’lerin devletleştirileceği vaadinde bulunmuştu. Bu vaatlerin yerine getirilmesi için öncelikle Yunan ekonomisi üzerindeki AB vesayetinin gevşetilmesi gerekiyordu.
AB ile köprüleri atmadan yürütülecek borçların yeniden yapılandırılarak ertelenmesi çalışmalarından belli bir oranda sonuç alınabileceği konusunda iyimser yorumlar yapılsa da, Yunan halkının epey bir süre eski günlerin özlemi içinde olacağı değerlendirilmektedir.
Türk-Yunan münasebetlerinde ise geleneksel politikalardan pek bir farklılık beklenmeyen bu aşamada, yeni Yunan Hükümeti’nin Türkiye ile iyi komşuluk münasebetlerini öne çıkarma gayretleri gözlenmektedir. Nitekim koalisyon ortağı Anel Partisi başkanı ve koalisyonun savunma bakanı Kammenos, Ege Denizinde Kardak açıklarına helikopterden çelenk bırakarak milliyetçi bir icraata imza atsa da, ilk dış gezisini Kıbrıs’a yapan Başbakan Çipras Türk ve Yunan sivil toplum örgütü temsilcileri ile bir araya geldi ve Türkiye’ye ve Kıbrıs Türklerine “Ortak geleceği birlikte kuralım” çağrısı yaptı.
Çipras’ın ardından da, şimdiye kadar Kıbrıs açıklarındaki hidrokarbon yataklarını paylaşmaya yanaşmayan GKRY Lideri Anastasiadis; bu defa Kıbrıs’ta merkezi hükümeti Türklerin ve Rumların birlikte oluşturacağı bir federal çözümü ve hidrokarbon paylaşımını görüşmeye hazır olduğunu açıkladı.
Çipras’ın asıl hedefinin Yunan ekonomisi üzerindeki ağır vesayeti gevşeterek Yunan halkına biraz rahat nefes alacak bir ortam sağlamak olduğu ve bu hedefi gerçekleştirmek için hem AB ile hem de Türkiye ile ipleri germemeye özen gösterdiği ortadadır. Ancak daha işin başında koalisyon ortağının Kardak’a uzanan Ege gezisi beklentileri, şimdiden koalisyonun ömrü ile ilgili yorumlara neden olmaktadır.
Bana göre koalisyonun ömrünü AB ile yapılan müzakerelerde alınacak sonuçlar belirleyecek ve Kıbrıs’ta da Yunanistan yine nafile turlarla vakit kazanmaya çalışacaktır.
Bekleyip göreceğiz.