ANTALYA DA’VA’SI (6)

Ta’kibat, (soruşturma) Anayasa’yı ihlal, T.C. Hükûmetini iskat, paralel bir devlet ikamesi gibi i’damı gerektiren dehşetengiz, T.C.K.’nu’nun 146.maddesi müvacehesinde yapılmış, Adlî makam, Antalya C.Savcılığı, Sıkıyönetim ve Antalya Emniyet Müdürlüğü alakalı şube’lerinin iddialarını ciddî’ye, dikkate almadığı için, 93 maznun, (sanık) hakkında, T.C.K.’nu’nun 163/1.ve diğer, laikliğe aykırı suçlarla alakalı cezaları derpiç eden maddelere muhalefet ettikleri isnadıyla, iddianâme hazırlamıştır. Bu maddelere muhalefet edenlere verilebilecek cezaların üst sınırı ise, ancak iki yıldır.

Antalya merkez’li, 93 maznu’nu bulunan bu da’va’nın maznunları arasında, Antalya’lı olmayan ve Antalya, Antalya’lı’larla gönül bağından başka herhangi bir irtibatı, münasebeti ve iltisakı bulunmayanların da dahil edilmiş olması, bu da’va’nın, derin devletin, mütegallibe’nin oligarşik, vesayetcilerin, Cumhuriyet tarihinde emsaline çok sık rastlanan bir tertip olduğunu ortaya koyuyor. İstanbul’da ikamet eden, Türkiye’nin sayılı iş insanlarından, devlete en yüksek vergi veren mükelleflerinden, vatanperver, Türk Silahlı Kuvvetler Vakıflarına zamanında en yüksek miktarda bağışlarda bulunan, 1965-1969 dönemlerinde, Kütahya, 1977-12 Eylül 1980 döneminde, İstanbul Milletvekili olarak Parlamento’da bulunan, Merhum Kemal Kacar Beyağabey bu da’va’ya dahil edilmiştir.

Aslen Mersin’li olan, Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde, Mersin, Sivas, Suşehri vaizliklerinde bulunan, Suşehri vaizi iken, 1977 Milletvekilliği Genel Seçimlerinde, Mersin’den milletvekili seçilen ve 12 Eylül 1980 tarihine kadar Parlamento’da, İçel (Mersin) Milletvekili olarak bulunan Merhum, Ali Ak da bu da’va’ya dahil edilmiştir.

Bir başka isim, 12 Eylül 1980 tarihine kadar Parlamento’da Antalya Senatörü olarak vazife yapan, Şerafeddin Paker’dir. Haydi diyelim ki, Antalya Senatörü olduğu için, haklarında da’va ikame edilen diğer Antalya’lı’larla irtibatı, iltisakı, münasebeti vardı da onun için onun hakkında da da’va ikame edildi. Bu da’va’da, bütün maznunlar mevkûfen muhakeme edilmişler, her birisi muhtelif müddetler zarfında, Antalya Kapalı Ceza ve Tevkîf Evinde mevkûf olarak kalmışlardır.

Muhâkeme’ler neticesinde, Antalya 1.Ağır Ceza Mahkemesi’nin, 06.05.1983 tarih ve 1983/86 sayılı kararıyla, maznun’lardan ba’zılarının berâet’lerine,ekserisinin muhtelif müddetlerle cezalandırmalarına karar verilmiştir. Maznun’lardan, aralarında, Merhum Büyüğümüz, Kemal Bey Ağabeyimiz, Kemal Kacar ve Ali Ak Merhumun da bulunduğu 46 kişi ki, Tarihin Altın Sahîfe’lerine kazınılmaz altın harflerle geçsinler, diye, teberrüken burada teker teker, zikr’ediyorum. Ebediyyete intikal edenlere Rabbi’min vâsî rahmetini niyaz ediyor, hayatta olanlara da, sağlık ve selâmet içinde uzun bir ömür niyaz ediyorum. Kemal Kacar, Ali Ak, Mehmed Şişman, Hasan Kara, Bekir Öztürk, Mehmed Ali Aslan, Hasan Trak, Muhiddin Şahin, Mustafa Çınal, Sadeddin Enhoş, Süleyman Tülülen, Yusuf Yıldırım, Fahri Kumaş, Harun Orhun, Mustafa Tıkmak, Ahmed Dikici, Muhammed Karasülük, Ramazan Avcı, Kemal Özaltın, Erdoğan Turgut, Hüseyin Baygeldi, Ramazan Arataş, Yaşar Özdemir, Feyzi Alaydın, Osman Ege, Zekerriya Çiftci, Yusuf Doğan, Osman Kınay, Nuri Ünal, Mehmed Naci Kök, Yusuf Kara, İbrahim Balçak, Abdullah Kaya, Mehmed Yüksel, Recep Karakuş, Celal İlen, Necati Tabak, Ömer Lütfi Okur, Mehmed Tabak, İsmail Hazaran, Yusuf Nazaran, Durmuş Boyacıoğlu, Abdil Duman, Veli Baygeldi ve Mehmet Okur... T.C.K.’nu’nun 163/1.Maddesiyle 2’şer yıl ağır hapis, Kemal Kacar, Mehmed Tabak, Mehmed Okur haklarında, T.C.K’nu’nun 56.maddesi uygulanarak 1’er sene 8’er ay ağır hapis, T.C.K’nu’nun 173/son maddesi gereğince muhtelif yerlerde 8 ay genel gözetim, Kemal Kacar, Mehmed Tabak, Mehmed Okur ise, Samsun’da 6 ay 7’şer gün gözetim, 47 numaradan, 57 numara’ya kadar, Ömer Türkyılmaz, Mehmed Tıkmak, Ali Özçelik, Abdullah Edip Erol, Hasan Aksay, Orhan Akar, Hasan Şahin, Hamza Şahin, Şükrü Kök, Mehmed Öztürk, Mustafa Erten, T.C.K.’nu’nun, 163/2.maddesi gereğince 6 ay hapislerine, 58 numara’dan, 65 numara’ya kadar, Remzi Cengiz, Musa Erdoğan, Kamil Elitaş, Ali Faruk Paksoy, Kasım Onarıcı, Mehmed Demir, Yusuf Barnak, Mehmed Topal, T.C.K.’nu’nun 163/4,173 son madde’lerine göre, 1’er sene ağır hapis, muhtelif yerlerde 4 ay süreyle genel gözetim, 66 numara’dan, 94 numaraya kadar olan, Süleyman Aktı, Mahmud Direk, Salahaddin Akkaya, Muhiddin Eslek, Anıt Dikici, Mehmed Kasapoğlu, Haşim Yün, Şadi Taşçıkaran, Mehmed Kala, Hasan Bamyacı, Mustafa Kamil Yüksel, Şükrü Boz, Ethem Kanalar, Abdullah Özekoğlu, Hüseyin Şanlı, Yusuf Kara, Gülalem Efkanlıoğlu, Turgut Duman, Nebi Tarsu, Yusuf Güvercin, Ahmed Tanrık, Bayram Şahin, Recep Tablal, Ahmed Harutsu, Osman Kocaoğlu, Mehmed Özgen, Şerafeddin Paker ve Süleyman Hıra, adlı maznunların berâetlerine karar verilmiştir.

06.05.1983 tarihinde, 983/86 numara ile verilen hüküm, bütün maznunlara ve avukatlarına vicahen tebliğ edilmiş, Mahkeme-i Temyîze, müracaat müddeti başlamıştı.

Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki, Muhakeme sırasında, Hukuk Dünyası’na, tüm hakim ve savcılara bir nev’i ders mahiyetinde müdafaa yapan, Merhum, Prof.Dr. Muammer Aksoy, yine bütün Hukuk âlemine ders mahiyetinde bir temyîz lahikası hazırlamıştı. -Prof.Dr. Muammer Aksoy, 1977 Milletvekilliği umûmî Seçimlerinde Ankara Milletvekili seçilmeden önce, Ankara Üniversitesi, Hukuk Fakültesi’nin kıdemli profesörlerinden, hocalarındandı. Mahkem-i Temyîz, (Yargıtay) aza’larından pek çoğu ve Mahkeme kürsü’lerindeki hakim ve savcıların ekserisi talebelerindendi. Onun için, Hoca’larının avukat olarak, müdâfî olarak karşılarına çıkmalarını hiç arzu etmezlerdi. Çünkü, verdikleri hükümlerdeki boşlukları, açıkları herkesten çok, Muammer Hoca fark ederdi.

Kararı, hükmü, maznunlar, maznunların avukatları temyiz ettiği gibi, Cumhuriyet Savcısı da verilen hapis cezalarını hafif bularak, cezaların artırılması için temyiz etmiştir. Mürafaa (Duruşmalı) talepli dosya, Temyîz Mahkemesi, (Yargıtay) Dokuzuncu Ceza Dairesi Başkanlığı’na iletilmiştir. Prosedür gereği mütalaa için, Yargıtay Başsavcılığına havale edilmiştir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı Yardımcılarından, İ.Nejat Tümer mutalaa’sında, dosyada çok önemli bir açık-boşluk tespit etmiştir. Şöyle ki, Kemal Kacar, Mehmed Tabak ve Mehmed Okur hakkında, T.C.K. 163/1.Maddesiyle verilen 2’şer yıl ağır hapis cezasına ilaveten, 56 madde uygulanarak 1’er sene 8’er ay ağır hapse ve genel gözetime hükm’edilmiştir. Oysa ki, bu hüküm verilmeden çok daha önce, T.C.K’nu’nun, 56. Maddesi 15 sayılı kanunla ortadan kaldırılmıştır. Yani, Mahkeme olmayan bir kanun maddesi gereği maznunlardan ba’zılarına mahkumiyyet kararı vermişti. Sadece, bu boşluk ve açık bile, başlı başına bir bozma sebebidir.

Başsavcı Yardımcısı mütalaasında, “T.C.K.’nın 56.maddesi hükmü 15 sayılı kanunla ortadan kalktığı halde, Kemal Kacar, Mehmed Tabak ve Mehmed Okur hakkında uygulanması yönünde bu yolda aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni olmadığı, yapılan yargılamaya, toplanan delillere, uygulanan ve takdire göre temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usûl ve kanuna uygun olan hükmün onanması talep ve evrak tebliğ olunur.02.09.1983

Karar, 06.05.1983 tarihinde verildiğine göre dosya ancak, dört ay sonra Yargıtay’da işlem görmeye başlamıştır. Onun için herkesin müttefik olduğu bir husus, “Geciken Adalet, Adalet değildir”...