Türkiye aylardır mahalli seçimler için ayakta. Mitingler, ziyaretler, atışmalar, tehditler ve vaatler bu kez biraz daha düşündürücü boyutlara vardı. Herkes “oy”a kilitlenmiş durumda. Zira bu seçimleri iktidar ve muhalefetle birlikte halkımız da genel seçim gibi değerlendirmekte.
Doğumunda “belediye” ile tanışan öldükten sonra da mezarlıkta ilişkisini devam ettiren kent halkı için belediyelerin yerinin ve özelliğinin önemi tartışmasız olduğu kadar, bir arada yaşamın gerekli kıldığı belediye hizmetlerinin de kimlik ve eğilimleri ne olursa olsun tüm kent halkına eşit, ucuz, süratli, kaliteli ve şeffaf bir şekilde sunulmasının gerekliliği de açıkça ortadadır. Ayrıca işi ve ilgisi olanlara, kapısını çaldığı belediyelerin nazik, adil, dürüst ve şefkatle yaklaşmasından daha doğal ne olabilir?
Bizim kuşağa mensup olanlar, AKP’li belediyelerle gelen bu konsepte uygun gelişmeler yanında kentlerin acil ihtiyaçlarının süratle karşılanma gayretlerini de memnuniyetle izlediler. Ancak zamanla ön plana çıkan siyasi çekişmeler modern belediyecilik anlayışını için için kemirerek zaten büyük sorunları olan belediyelerin halk odaklı hizmetlerinde maalesef sapmalar başladı. Geçenlerde bir sayın Belediye Başkanı’nı televizyonda izledim. Kentin otopark hizmetinin bir spor kulübüne tahsisi yolu ile bu spor kulübüne önemli bir kaynak transferi yapılabileceğini anlatıyordu.
Bana sanki kenti halkının ucuz, eşit, kaliteli hizmet beklentileri unutulmuş gibi geldi. Bu bir “tekel” yaratma değil mi?
Bu şekilde yaratılan rakipsiz tekellerin yüksek gider ve karları, aslında kent halkından toplanan kanunsuz vergi değil mi?
Ayrıca bu tür uygulamalar modern belediyecilik konsepti ile acaba ne kadar bağdaşır?
Ve zorunlu hallerde yaratılan kaynağın, özellikle fakir fukaraya dönük yaygın belediye hizmetlerine aktarılması gerekmez mi?
Şimdilerde bir genel seçim havası içinde renkli ve kıran kırana kampanyaları ilgi ile izliyoruz. Her taraf afişlerle, parti binaları, yollar ve sokaklar flama ve bayraklarla bezendi. Bu süslü ortamda ben de, gözden kaçan, pek değinilmeyen hususlardan sadece bir örneği bilginize sunmak istedim.