Yeis / Ümitsizlik; her türlü ilerleme, olgunluk ve yükselişin yegâne / tek mâniası, engelidir.

     Hele “Neme lâzım, başkası düşünsün!” anlayışı, yeis ve ümitsizliğin tutunduğu zayıf  bir daldır.

     Çünkü herkes: “Ben olmazsam, bizzat ben durumun gereğini yerine getirmezsem, bu dâva çöker, bu iş sonuçlanmaz!” diye düşünerek ümitsizliğe veda etmeli.

     Tıpkı “Bir kişi cennete girecek!” dendiğinde “O kimse ben olabilirim.” diye ümit içinde üzerine düşeni yapmaya çakışmak gibi.

x

     Yeis, insanın mükemmel olmak isteği önünde, en büyük engeldir. Ancak cesaretten yoksun, adım atmaya korkan âciz kimselerin buldukları, temelsiz bahaneden başka bir şey değildir.

     Halbuki fena birine, yeri geldikçe fenalıklarını başa kakmak yerine, iyi biri olabilecek kapasiteye sahip olduğunu sık sık hatırlattığımız takdirde ve o kimseye iyilik şırınga ettiğimiz zaman; onun iyi bir insan olacağını ummak; onun hakkında iyi niyetler ve güzel ümitler beslediğimiz için, güzel netîce ve sonuçlar alacağımız kuvvetle muhtemel ve ihtimal dahilindedir.

     Çünkü hayat bir faaliyet ve harekettir. Şevk ise onun matiyyesi / binek hayvanıdır.

     Himmet / emek ve gayretimiz şevke / istek ve heves atına binip, hayatın mübareze / çekişme meydanına çıktığı zaman, en evvel şedîd / sert düşmanımız olan, mânevî kuvvetimizi kıran yeise rastlarız. O düşmana karşı:

     “Ümidinizi kesmeyin!” kılıcını istimal etmemiz / kullanmamız gerekir.

     Yani:

     “(Ey Resûlüm! Hangi asırda olduğu fark etmez. Bilerek bilmeyerek, gırtlağına kadar günaha batmış kullarıma) De ki: ‘Ey (hayat nimetini israf etmek suretiyle) kendilerine kötülük edip (günahta) aşırı giden kullarım (sakın ha!) Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin (Siz samimi bir tevbe ile kapısına gelirseniz) Allah bütün günahları bağışlar. Çünkü O (tevbe eden kullarına karşı bağışlaması bol olan) Gafûr (merhameti bol olan) Rahîmdir.’ ” (Zümer: 53, Veli Tahir Erdoğan)

x

     Unutmayalım ki, insanları canlandıran emel, öldüren ise yeis, yani ümitsizliktir.

     Üstelik yeis bir bakıma yılgınlık, dalâlet / sapık fikirlerin ve kalb karanlığının ve ruh sıkıntısının da menbaı / kaynağıdır.

    x    

     Yeis aczden gelir.

     Hamiyet / gayret ise,

     Tüm mani ve engeller karşısında,

     Metanet ve sağlam duruşu muhafaza etmektir.

     Yaşasın sıdk!

     Ölsün yeis!

     Muhabbet devam etsin!

     Şûra / İstişare Meclisi kuvvet bulsun!

     Bütün levm / çekiştirme

     Ve itab / azarlama ve paylama ve nefret,

     Heva ve hevese tâbi olanlara / uyanlara olsun!

     Selâm ve selâmet

     Hüdaya / doğru yola tâbi olanlar üstüne olsun!