Güzel ve yalnız ülkem Türkiye ve aziz Türk milleti üzerindeki sinsi plan ve projeleri hiç bitmeyen sözde müttefikimiz Yunanistan, Ege’de adalarımızı işgal etmekle yetinmemiş şimdi de  PONTUSÇULUK faaliyetlerine hız verdi.  Dünya kamuoyunun dikkatini çekmek amacıyla bir takım yalan ve iftiralarla süsleyerek, Ermenilerin yaptığı gibi, 2019 yılını sözde pontus soykırımının 100.ncü yılı olarak ilan etmişler, bir takım etkinliklerle de kutlayacaklar. Bu amaçla, Atatürk'ün Samsun'a çıktığı 19 Mayıs 1919’un 100. yılı olan 19 Mayıs 2019’u da sözde “Pontus soykırımı  yılı” olarak anmayı planlıyorlar.

“Yavuz hırsız ev sahibini bastırırmış” misali, kendi ayıp ve günahlarını kamufle ederek, 1919’da Anadolu’yu işgale kalkışan Yunanistan’ın, Karadeniz bölgesinde Pontusçu çetelerin, Ege bölgesinde Yunan işgal ordusunun katliamlarıyla masum sivil halka yaşattığı korkunç acıları unutturamaz...

19. Yüzyılın ortalarında Doğu Karadenizde Pontus adı altında sözde bir Yunan – Rum devleti kurulması amacıyla Yunan Megalo İdea'sının bir uzantısı olarak ortaya çıkan Pontusçuluk yeniden ısıtılıyor.

Yıllardır mesnetsiz, asılsız iddialar ve gerçekleştirdiği birtakım faaliyetler ile Doğu Karadeniz bölgesinde bir “Pontus Devleti” kurmak gibi olmayacak hayaller peşinde koşan Yunanistan’ın “MEGALİ İDEA” hedefleri içinde olan bu konuya dikkat etmek lazım.

İlkokuldan itibaren kin ve nefret tohumları ekerek, halkına sürekli olarak Türk Düşmanlığı aşılayan Avrupa’nın şımarık çocuğu Yunanistan’ın bu ve benzeri densizliklerine karşı asla taviz vermeden, gerçek dışı tezlerine ve iftiralarına karşı öncelikle üniversitelerimizde gerekli çalışmalar yapılarak “karşı tezler” hazırlanmalı, konferans, sempozyum ve seminerlerle kamuoyu bilinçlendirilmelidir.

Doğu Karadeniz Bölgesinde Trabzon ve ilçeleri, özellikle de Tonya ve köyleri, propagandaları için hedef seçilmiştir. Horon ve kemençenin Rumlara ait olduğunu, buralarda yaşayan vatandaşlarımızın Rum kökenli olduklarını ve akrabaları olduklarını söyleyerek, kendileri için çalişacak işbirlikçi aramaktadırlar. Bu amaçla bol bol para dağıtılmakta, Yunanistan`a davet edilmekte, orada beyinleri yıkanmaya çalışılmaktadır.

19 ncu yüzyıl sonlarına doğru özellikle ABD`den gelen Rum ve Ermeni yanlısı misyonerlerin öncülüğünde başta Merzifon ve Havza olmak üzere Doğu Karadeniz Bölgesi`nin birçok yerinde Pontusçu silahlı çeteler kurulmuştu. Ayrıca Merzifon ve Harput`ta bulunan Amerikan Koleji`nde barınan misyoner adı altındaki provokatörler, Ermeni ve Rumları desteklemişlerdi. Osmanlı devleti`ne karşı silahlanan bu örgütler, azınlık okullarını ve kiliseleri üs ve cephanelik olarak kullanarak, 1 nci Dünya savaşı ve İstiklal savaşı`da isyan etmişler, bölge halkını katletmişlerdi. İstiklal Savaşı ve sonrasında bizzat Atatürk tarafından ezilip dağıtılan bu silahlı örgütler ile birlikte bunları kışkırtan, hamiliğini yapan ve organizatörleri olan misyonerlerde faaliyet göremez hale getirilmişti. (1)

AB ilerleme raporularına da yazılan "Pontus Rum ve Süryanilere soykırım uygulandığına” dair iddiaların varlığı, Türkiye’nin geleceğine yönelik bir tehdittir. Bu yıkıcı ve bölücü düşmanlık konusunda hükümetimiz de Yunanistan nezdinde tepkisini göstermelidir.

K  A  Y  N  A  K.........:

(1)    http://www.turkmeclisi.org