ELAZIĞ  - KADEM Yönetim Kurulu Başkanı Sare Aydın Yılmaz "Kadın ne kadar güçlü olursa demokrasimiz de o kadar güçlü olacaktır" dedi.

KADEM Elazığ Temsilciliği tarafından kentteki bir restoranda düzenlenen tanıtım yemeğinde konuşan Yılmaz, KADEM'in bir kadın hareketi olduğunu vurgulayarak, yasal düzenlemelerden toplumsal farkındalığa kadar kadın sorunlarına ilişkin her alanda yapılması gereken çok iş olduğunu belirtti.

Her bölgenin kendine ait dinamikleri olduğunu gibi kendine ait çözümleri de bulunduğunu ifade eden Yılmaz, Türkiye'nin dört bir yanında açmış oldukları temsilciliklerle her bölgenin kendine ait sorunlarının çözümünde rol olmayı hedeflediklerini belirtti. Yılmaz, şunları söyledi:

"Hayatın her alanında kadının statüsünü yükseltecek imkanlar ve fırsatların önünü açmalıyız. Çünkü kadın ne kadar güçlü olursa demokrasimiz de o kadar güçlü olacaktır. Ülkemizde 2011'de referandumla getirilen 'Pozitif Ayrımcılık İlkesi' kadının önünü açan bu uygulamalardan biridir. Son dönemde Meclis gündemine taşınan aile paketi de ekonomik alanda kadın istihdamı ve kadının kalkınmasına yönelik çok önemli bir adımdır. KADEM'in bu çalışmada çok büyük desteği olmuştur."

Aile Paketi ile doğum yapan kadınların çalışma saatlerinin azaltılması ve belediyelere kreş açma zorunluluğu gibi kadının kalkınmasına ivme kazandıran çok sayıda düzenleme getirildiğini anlatan Yılmaz, "Nitekim kadının ilerlemesi toplumsal adaletin bir şartıdır. Bununla birlikte bu sadece kadın meselesi de değildir. Bu demokratik, adil ve kalkınmış bir toplumun ve bu toplumu inşa etmenin tek yoludur. Bu mesele sosyokültürel kalkınmanın da koşuludur. Kadınlar ve erkekler olarak toplumsal refahı, sosyal adaleti başardığımızda ülkemizin refahını ve kalkınmasını da tesis etmiş olacağız" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kızı ve KADEM Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sümeyye Erdoğan da KADEM olarak kadınların adil temsili, savaş mağduru kadınların durumu gibi konularda özel çalışmalar ortaya koyduklarını belirtti.

Bu çalışmaları yaparken temelde kadın ve erkeğe İslam dininin öngördüğü perspektifle eşdeğer ve kendilerine has özellikleri ile birbirini tamamlayan iki cins olarak baktıklarını ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bu iki cinsin hem kendi aralarında hem de toplumsal düzeydeki ilişkilerinin adalet temelinde düzenlemesi gerektiğini düşünüyoruz. Burada adaletten kastımız kadın ve erkeğin temelde birbirine hiçbir üstünlüğü olmadığını kabul etmek fakat fiziksel ve fıtri farklılıklarını da hesaba katarak bu farklılıkları ne kadın ne de erkek için bir kayrılma sebebi veya bir dezavantaj olarak kullanmaktır. Kadın veya erkek olmaktan bağımsız bir şekilde her bireyin toplumda hakkaniyetli muamele görmesi temel idealimizdir."