BURSA - Geçtiğimiz günlerde Kahramanmaraş'ın Elbistan ve Erzurum'un Aşkale ilçelerinde sudan kaynaklı zehirlenmelerin yaşanmasının ardından su kaynaklarının ve aktarım hatlarının önemi tartışılırken, Bursa Büyükşehir Belediyesi, arıtma tesisine barajdan gelen suyun ilk kontrolünü adeta sigorta görevi üstlenen "Japon balıkları"yla yapıyor.

Bursa kent merkezine sağlanan içme suyunun yüzde 90'ı Doğancı ve Nilüfer barajlarından sağlanıyor.

Bu barajlardan çıkan su, 11 kilometrelik bir hatla, Dobruca İçme Suyu ve Arıtma Tesisi'ne getiriliyor. Burada kurulu laboratuvarlarda titizlikle arıtması ve kontrolleri yapılan su, en temiz haliyle tüketime sunuluyor.

Sık aralıklarla aldığı örneklerle yaşanabilecek olumsuz olaylara karşı 7 gün 24 saat çalışan arıtma tesisi görevlilerinin en büyük yardımcısı ise adeta sigorta görevi üstelenen "Japon balıkları".

Ağır metal ve biyolojik virüslere karşı çok hassas olan akvaryumdaki Japon balıkları, 24 saat kamerayla da takip ediliyor.

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, arıtma tesisinde, AA muhabirine yaptığı açıklamada, en önemli tüketim maddesi olan su ile ilgili belediye olarak çok titiz çalıştıklarını söyledi.

"Biz suyu çeşmeden taze içiyoruz"

En önemli sloganlarının ''Bursa'da su çeşmeden içilir'' olduğunu dile getiren Altepe, ''Biz suyu çeşmeden taze içiyoruz. Bayatlamış, güneşte kalmamış, hangi ortamlara girdiği belli olmayan ambalajlardaki suları pek tüketmiyoruz. Çünkü biz suyumuzu kuyulardan değil, barajlardan kullanıyoruz. Ülkemizde çeşitli yerlerde su sorunu yaşanan bölgeler oldu. Bazı bölgeler kuyu suyu kullanıyor, sıkıntılar olabiliyor.'' dedi.

Kentin su ihtiyacının yüzde 90'nın barajlardan sağlandığını belirten Altepe, şunları kaydetti:

"Baraj suyu, ilk olarak arıtma tesisimize geldiğinde buradaki akvaryumda baktığımız Japon balıklarına ulaşıyor. Bu balıklarda en ufak bir sıkıntıda can kaybı olabiliyor. Bu su, ham su arıtılmamış. Sürekli gözetim altındalar. Havzada sıkıntı var mı, ölümcül tehlike var mı balıklarla kontrol ediyoruz. Bunlar her dakika ölçülüyor. Bu balıklar ham suda yaşadığına göre demek ki, suyumuzda problem yok. Bundan sonra fiziksel ve kimyasal arıtmalar başlıyor.''

Dobruca İçme Suyu ve Arıtma Tesisi'nin Dünya Sağlık Örgütü ile akredite olan bir tesis olduğunu vurgulayan Altepe, "Laboratuvarlarda saat başı, iki saatte bir, haftalık testler var. Şehre basılan şebekeden çeşme sularından çeşitli numuneler de buraya getiriliyor. Çok şükür şu ana kadar bir sorun yaşamadık. Uludağ, devenin hörgücü gibi arkamızda duruyor. İnşallah önümüzdeki yıllarda da sıkıntımız olmayacak. Allah nazardan saklasın.'' ifadesini kullandı.