Röportaj: Funda Akosman Erman




Azize Hanımcığım, 20 yıllık dostum, Bahçeşehir'e geldiğimde ilk tanıdığım dostlarımdansınız, çok kıymetlisiniz,bende yeriniz çok farklı, uzun yıllar geçti, Bahçeşehir de büyüdü, siz de büyüdünüz. Çok başarılı, hep zirvede gittiniz şimdiye kadar. Şimdi sizin ağızınızdan sürecinizi dinleyebilir miyiz?

Tabii. 1996 yılında Bahçeşehir'deki ilk Güzellik Merkezi olarak açıldık. Aynı zamanda zayıflamayla ilgili hizmetler de veriyorduk. Zamanla sektör ilerledikçe, genişledikçe bizler de büyümeye başladık sizlerin de ifade ettiğiniz gibi. Daha sonra hayatımıza lazer epilasyon geldi. Lazer epilasyonla Bahçeşehir'de ilk yine Lazer Epilasyon Merkezi olarak hizmet vermeye  başladık. Akabinde zayıflama ile ilgili birimlerimiz açılmaya başladı. Daha sonra yine müşterilerimizin talepleri doğrultusunda cilt bakımlarıyla devam ettik. Botoks ve dolgu işin içine girmeye başladı. Bu alanda da hizmet vermeye başladık. Son zamanlarda da prp dediğimiz kendi kanınla gençleşmeyi sağlayan bir yönteme başladık. Onun dışında mezoterapiler yapabiliyoruz cilt ile ilgili. Son zamanlarda en revaçta olan lazer epilasyon ve cilt ile ilgili yenilikler.
Bir bayan geldi mi buraya tepeden tırnağa güzelleşip mutlu olup sizin sohbetiniz ve güler yüzünüzle karşılaşıp ayrılıyorlar mutlu bir şekilde…
İnşallah öyledir. Çok teşekkürler. 20 yıldır bunu sağlamaya çalışıyoruz. Bizde bu sene 20. yılımızı kutlayacağız

Maşallahh. Altın yılınızı kutluyoruz o zaman, öyle diyelim…

Evet, çok mutluyum. Bu iş yeri benim çocuğum gibi oldu. Tabi biliyorsunuz benim çocuğum yok ama burası benim evladım gibi.
Çok emek verdim. Burada sıfırdan bir marka yarattığımızı düşünüyorum.

Kesinlikle hep beraber büyüdük burada…

Evet, yani bana gelen üyelerim hep şunu söyler; “Biz artık bir nesil’i bitirdik ikinci nesillere başladık.” Yani bizle yola çıkan annelerin çocukları büyüdü. Şimdi bizler ikinci nesillere lazer epilasyon olsun cilt bakımı olsun bu konuda hizmet veriyoruz.

Çok büyük konfor lüks bu yani...Büyük bir güven...

Bundan daha güzel bir meyve olamaz geri dönüş olarak. Kesinlikle bende öyle düşünüyorum. Onun için bana gelen müşterilerin söyledikleri de şu (hastalarımızın), “Doktorum size güveniyoruz. Burada doğru şeyler yapıldığını biliyoruz.’’ Bu çok önemli bir şey… 

Kesinlikle.

Onun için ben kendime yapmayacağım, yaptırmayacağım bir şeyi asla hastalarıma ve üyelerime yapılmasını tasvip etmiyorum. Tavsiyede etmiyorum. Uygulatmıyoruz.
Şimdi burayı kategorize edersek, ayırırsak güzellik, zayıflama bölümleri olarak ayırabiliriz herhalde…
Evet evet. Şöyle ayırabiliriz, zayıflama birimimiz hala ilk başladığı gibi devam ediyor. Sonrasında lazer epilasyon bölümümüz var sadece epilasyon değil ama lazerle cilt gençleştirme cilt yenileme işlemleri de yapıyoruz. 
Teknoloji ilerledikçe seçenekler de artıyor...Siz de bu konuda hassassınız biliyoruz. 
Teknoloji ilerledikçe aynen öyle biz cihazlarımızı sık sık aplike ediyoruz. Her zaman yeni bir modele geçip, daha iyi sonuç almak anlamında hep yeniliyoruz bu cihazlarımızı. Onun dışında cilt bölümümüzde yenilikler var. LZİPOLİZ dediğimiz son zamanlarda çok revaçta olan yöntem var.

Hızlı sonuç alıyor musunuz ?

Evet, tek seansta sonuç alıyorsunuz. Özellikle lokalize yağlanmalar da gevşekler de vücudun hemen hemen her yerinde uygulayabildiğimiz için kol sarkmalarında, bacak arası sarkıklarda, gevşekliklerde, basenlerde oluşan yağlanmalar, karındaki yağlanmalar, boyundaki yağlanmalar gibi her noktaya uygulanabilir...Çok da güzel sonuçlar alıyoruz. Sizin de dediğiniz gibi artık insanlar zaman fakiri olduğu için hani tek seansta kesin sonuca ulaşmak istiyorlar.Bu anlamda bizim çok yüzümüzü güldüren bir yöntem oldu. Onun dışında LPG dediğimiz cihazımız var onda da yine 8 yıldır  bu bölümde fizyoterapist arkadaşım çalışıyor. Aynı kişiyle hizmet ediyoruz. 

Profesör olmuştur artık…

Kesinlikle... Fizyoterapist olması. Hem cihazı iyi kullanmayı bilmesi güzel sonuçlar doğuruyor, aletli işler zordur. Cihazınız iyidir, siz kötüsünüzdür. Bu araba gibi ben hep bu örneği de veriyorum. İyi bir arabanız vardır ama siz kötü şoförsünüzdür. Ya da tam tersi ama bizde hem iyi kullanıcı hem de iyi cihaz olunca sonuçlarımızda çok yüz güldürücü oluyor. Yani biz LPG'lerle neredeyse on yılı aşkın zamandır hizmet veriyoruz. Bize dönen hiç bir müşteri olmadı bu anlamda. Bunu yaptırdım zarar gördüm gibi... Hep iyi sonuçlar aldık. Karboksu terapilerimiz var. Yine hemşirelerimizin uyguladığı, ben her bölümde uzman kişiyi çalıştırmayı seviyorum.

Sizin farkınız, ayrıcalığınız neler ?

Evet iğneli işlemleri mutlaka hemşirelerimiz yapıyor. Karboksi terapi dediğimiz yöntemlerde yine sıkılaşma, şekillendirme işlemleri tek tek değişik dokularda karboksi terapilerde  çok iyi sonuçlar elde ediyoruz.

Güvenli ellerde müşterileriniz.

Evet, güvenli ellerde. Elektroterapiler dediğimiz bir cihazımız var yine onda da o hemşirelerimizin ya da fizyoterapistimizin eşliğinde cihazla yine sıkılaşma incelme sağlıyoruz. Yüz bölümüne geldiğimizde yüzde çok fazla yapılacak şey var. 



Zayıflama tam teşekküllü…

Evet, aynen öyle cilt bakımımız var. Onun dışında biraz evvel bahsettiğimiz gene son yıllarda en revaçta olan PRP açılımı preterich plazma kanınızla gençleşin diye. Kişinin kanını alıyoruz. Vantröfüje ediyoruz. İçinde trombosit ile ayırt ediyoruz. Trombositler vücudumuzda herhangi bir yara bere olduğunda orayı tamir eden kan elemanları. Biz bunu ayırt ettikten sonra trombositlere %1 dermodover % 1 tramva yaratıyoruz. Tramva yarattıktan sonra bu trombositleri yüze sürüyoruz. Sürdüğümüzde cilt burada ne oluyor diye orayı tamir etmek üzere kendi kendini yenilemiş oluyor.  PRP tıpta birçok alanda kullanılıyor. Ve gittikçe alan genişliyor. İşte kas yaralanmalarında, diz eklemlerindeki problemlerde, haşildenton yaralanmalarında implant uygulanacağı zaman uygulanan yöntem. Son yılların en yüzümüzü güldüren işlemlerinden bir tanesi bizim kliniğimizde de uzun yıllardır 4 - 5 yıla yakındır sürede çok başarılı bir şekilde uyguluyoruz. Bunu hangi ciltlere uyguluyoruz? Gözenekleri genişlemiş, akne izi olan, lekeleri olan, gevşeklikleri olan ciltlere uyguluyoruz. 

Yeni cilt çıkıyor değil mi alttan?
Kesinlikle! Yıllara bağlı olarak ciltte bir gevşeme ve sarkma olabiliyor. Cildin tonyusu değişiyor. Rengi değişiyor. Lekelerde farklılık oluyor. Gözenekler küçülüyor. Akne izi iyileşiyor.

Bebeksi bir cilt daha ne olsun.... 

Evet, Akne izleri gidiyor. Onun dışında mezoterapi yapabiliyoruz. Mezoterapide de cildin 1. tabakasına değişik vitamin kombinasyonu enjekte ediyoruz. Malum İstanbul’daki hava kirliliği müthiş. Ona bağlı olarak ciltte oluşan kötü görünümler yada sigara içenlerdeki o matlık solukluk, ciltteki kuruluk, nemsizlik… Anında sonuç alıyorsunuz.

Kaç seans yapılıyor, kişiye göre değişiyor mu?

Evet, kişiye göre değişiyor. Ama altın kural 3 hafta ara ile 3 defa uygulamak 1 yıl içinde. 1yıl sonra tekrar bunu bir seans olarak alabilirsiniz. Ama hasta geliyor mesela cildinde çok derin yaraları var. Mesela 3 seanstan sonra ben çok memnun um devam etmek istiyorum dediği zaman 4 - 5 seansta yapabiliyoruz. Genelde 3 seans yeterli oluyor.

O zaman tam sonucu alıyoruz...

Evet. En iyi sonucu almış oluyorsunuz o zaman. Bir yıl sonra da tekrar 1 ya da iki seans yapıyoruz. Hani ben hep o örneği veriyorum. Pahalı kremlere çok büyük paralar vermektense bu tür işlemlerle hızlı sonuca varıyoruz, uygulayan kişi önemli ve hangi derinlikte çalıştığınız da önemli kesinlikle çünkü dermaloglarla bu uygulamayı yapıyoruz. Dermologerların 0.25 liği var. 0.50, 0.75, 1, 1.5  gibi bizler 1.5 la çalışıyoruz. Dolayısıyla derin  bir çalışma oluyor. Derin bir travma yaratıyoruz ama  sonuçlarda ona göre çok yüz güldürücü oluyor.
Mezoterapiden bahsettik. Cildi aslında 3 tabaka olarak ayırt edersek ben hep hastalarıma onu söylüyorum.1. tabaka için mezoterapiyi öneriyorum. Biraz daha derine inmek için prp öneriyorum. 3. tabaka içinde fraksiyonel lazer öneriyorum. Fraksiyonel lazerde bizim kullandığımız cihaz ciltte herhangi bir tramva yaratmadan sadece bir kırmızılık yaratarak cildin 3. tabakasına kadar inebilen ve sonuçlarını bazen 3 ay sonra gördüğümüz bir işlem.  Çok güzel bir işlem. Hasta bazen bir hafta sonra geliyor işte güzel iyi hoş ama hani beklenti bu kadar değildi diyor ama 1 ay bir buçuk ay iki ay sonra geldiğinde çok daha farklı sonuçlar görüyor. 
Bunu nerede kullanıyoruz?

Ameliyat izlerinde, yara izlerinde, yanık izlerinde, sezaryen izlerinde, falçata, jilet izlerinde.

Çatlaklara da iyi geliyor mu? O da zor geçiyor çünkü…

Bravo, çatlaklarda çok iyi sonuçlar alıyoruz. Özellikle meme çatlaklarında bu cihaz fda onayı almış bir cihaz. Onda da sonuçlarımız çok çok iyi. 

Peki, hasta bir şey hissediyor mu? Yani bir acı?

Şöyle bir şey yapıyoruz. Önceden bir emla sürüyor bekliyoruz 15 - 20 dk bir şey hissedilmemesi adına….
Tekrar jilet ve falçata izlerine geleceğim. Mesela biliyorsunuz onlarda sosyal hayat çok etkileniyor. İnsanlar genelde gençliklerinde böyle bir hata yapıyor ve bu kalıcı bir iz. Onlar polis olamıyorlar, güvenlik görevlisi olamıyorlar ya da bazen eşimin yanında bile gömleğimi çıkartmıyorum bunu gizlemek için diyen insanlar var. Onlara çok ciddi bir konfor sağlıyoruz. Yüzdeki çok derin yine akne izlerinde bu yöntemle çok güzel sonuçlar alıyoruz. Fraksiyonel lazer sonuçlarımız gayet iyi bunu da kliniğimizde 6- 7 yıla yakın süredir uyguluyoruz. Ve diğer cihazlara göre farkını tekrar söylemek istiyorum, siz buradan çıktığınızda yüzünüz kızarık oluyor bir kaç saat ama sonrasında cildin üst tabakasına bir yanık yok. Bizim cihazımızın diğerlerine üstünlüğü bu. Hem de çatlak yaralara FDA onayı almış olmasıdır.  Yaşam standardını düşürmeden normal hayatına devam edecek... 

Botoks’u zaten biliyoruz. Botoks uzun yıllardır kliniğimizde uygulanan bir yöntem. İlk uygulayanlardansınız siz de… 

Evet. Kaş arasındaki çizgiler, alın çizgileri, gözaltındaki çizgiler bazen burun üstünde oluşan çizgiler için botoks'u kullanıyoruz. Ya da aşırı terlemesi olanlarda uyguluyoruz. Yüz botoks’u ciltte 6 ay kalıyor ama kol altı sonuçları daha uzun süreli oluyor. 7-8 ay bazen 9 ayı bulabiliyor. Bu da müşteri konforu açısından güzel bir yöntem. Azize Hanımcığım. Kadınların güzellik arzusu bitmiyor. Malum ve bu şekilde de teknoloji ilerliyor. Sizde başka çeşitler sunumlar da var onlardan bahsedelim mi bugün?
Dolgulardan bahsedebiliriz. Yüzdeki özellikle burundan dudağa doğru uzanan lazolarbi dediğimiz oradaki çizgiler. Gözaltı ışık dolgular şu andaki en revaçta olan en yeni uygulama gözaltı ışık dolgusu…

Ne kadar süre etkisi oluyor onların?
Şuan ki dolguların süreleri uzadı 8- 9 ay hatta 1 yıl süresi var. Özellikle gözaltı morlukları olan insanları mutlu eden bir yöntem. 
Fark edilmiyor doğal oluyor herhalde değil mi?

Doğal oluyor ve hani gözaltına yapabileceğiniz çok fazla şeyler yoktu bu güne kadar. Ama bu ışık dolgusu ile gözaltı koyulukları bazen makyajla bile kapatamadığımız izleri bu şekilde yok edebiliyoruz.

Çok güzel...

Onun dışında dudak dolguları çok arzu ediliyor. İnsanlar özellikle genç kızlar hatta biraz daha dudaklarını dolgunlaştırmak istiyorlar. Ya da elmacık kemiklerinin orası için istiyorlar. Daha çıkık olsun istiyorlar...
Ya da genelde yüzdeki çökmelerde doku kayıplarını bu şekilde toparlayabiliyoruz. 

Yaşlılığa dur diyorsunuz...

Vallahi dur diyoruz. Yani ben bile bu gelişmelere inanamıyorum. 15 yıl evvel bize botoks dediklerinde “aaa nasıl bir şey” derdik. Tabii ilk tanışıldığında ilk kendimize uygulattık ki korktuk nasıl bir şey ile karşılaşacağız acaba diye. Hani kendimiz bile inanamadık sonuçlarına. Ama sektörde her gün yeni bir şey var... Yani, çirkin kadın yoktur bakımsız kadın vardır, diyoruz. 
Aynen öyle... Bunun dışında örümcek ağı var yine çok revaçta olan. Yüz ve boyunda uygulanıyor ,hani boyuna çok fazla müdahale edilemeyen bir yer. Ama örümcek ağı ile oradaki gevşeklikler, sarkmalar ya da yüzündeki gevşekliklere sarkmada çözüm bulabiliyoruz. 



Onların süresi ne kadar Azize Hanım?

Bunların süresi 2 yıl. Daha uzun süreli uygulama. Son zamanların moda yöntemlerinden birisi de bu.

Müşterileriniz geliyor size diyelim.  İşte kaç yaş aralığında olduğuna mı bakıyorsunuz. Yoksa ihtiyacına göre mi yönlendiriyorsunuz?

İhtiyaca göre bakıyorum. Yani hasta bana geldiğinde neye ihtiyacı var. Ama bana geldiğinde ben hastamı dinlemeyi tercih ediyorum. Yani benim ne gördüğümden ziyade onun yüzünde neyi gördüğü önemli…Yani ben evet kaş aranız çok yakın desem de o bana yok ben dudağımı kalınlaştırmak istiyorum dediğinde saygı duyuyoruz tabii ki… Mantık çerçevesinde yani olmayacak şeyleri yapmayı ben sevmiyorum. Ben her zaman doğal görünmekten yanayım.
Üyelerim de bana geldiklerinde doktorum biz geliyoruz siz hiç yaşlanmıyorsunuz diyor. Var yüzümde bir şeyler diyorum. 

Ama hiçbir değişiklik yokmuş gibi maşallah.
Evet, nasıl yani diyorlar. Yani diyorum Allah vergisi haricinde kulun katkıları çok fazla… Ne var diyorlar her şey var diyorum. Burada yapılan ne varsa ben kendime de uygulatıyorum. 

Ama sadece yıllar durmuş gibi sizde bir değişiklik yok. Artı çok doğal şarap gibisiniz zaten…

Teşekkür ederim. Aynı şeyler sizin için de geçerli...

Teşekkür ederim sağ olun. 

Biz özellikle birbirimizi çok sevdiğimiz için böyle birbirimize güzel bakıyoruz değil mi?
Aynen öyle güzel bir enerji ortaya çıkıyor. Sizi çok seviyorum biliyorsunuz. Sizin yeriniz bende çok ayrı
Bilmez miyim bende sizi çok seviyorum. 

Bahçeşehirliye ne söylemek istersiniz?  Sizin farkınız var zaten kaliteniz ortada, nasıl toparlayalım?

Bir kere bu tür güzellikle ilgili işlemleri sağlık personelinin olduğu ve kimin gözetiminde bu işlerin yapıldığı iğneli işlemlerin hemşirelerce yapıldığı ya da zayıflama ile ilgili bölümlerde hem diyetisyen hem de fizyoterapist gibi işinde uzman kişilerin bulunduğu yerleri tercih etmelerini öneririm. Çünkü sonuçta iyi sonuç almak için iyi bir servis almanız gerekiyor. Bu anlamda biz sağlıkçıları bünyemizde barındırıyoruz. Dolayısıyla da yüz güldürücü sonuçlar alıyoruz. Bunlara dikkat etmelerini tavsiye ederim. Kendi sektörüm adına. 

Çok doğru söylüyorsunuz.

Güzellik uğruna zarar görmemek gerekir. Hep ben elemanlarıma da onu söylerim. Biz insanların burada mutlu olmaları için çalışıyoruz. Ama asla zarar vermemeliyiz. En önemli şey o, sonrası zaten siz sektörü biliyorsanız, doğru uygulama yapıyorsanız doğru notu alıyorsunuz. Aynen. O yüzden doğru adreste olmaları gerekiyor. Mutlu, sağlıklı güzel olmaları için...

Evet. Çok teşekkür ediyorum. Bu güzel söyleşi için…

Ben de teşekkür ederim iyi ki varsın! 

Siz de iyi ki varsınız ve hep olun.

İnşallah hep beraber. 

Sağ olun çok teşekkürler.... 






Diyetisyen Duygu ŞEYHOĞLU

1992 İstanbul doğumluyum.
2014 yılında İstanbul Arel Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik bölümünden Lisans Eğitimini tamamlayarak, meslek hayatıma bir ‘farkla’ atılmış bulunmaktayım.
Eğitim hayatım boyunca bir çok durumda ve farklı alanlarda staj yapıp çeşitli seminerlere katılma fırsatı buldum. Bilgiler teorik anlamda çok değerli olsa da pratik hayatta, uygulama yolunda birçok farklılık gösterebilir.
Benim için o fark, obezite problemi yaşayan, kilo verip verdiklerini tekrar alan ve bu kısır döngüden kurtulamayan, kilo problemi yüzünden yapmak istediklerini, hayallerini erteleyen genç-yetişkin her bireyin yaşadığı o sıkıntılı durumu tecrübe etmiş olmaktı.
Yaşadığım obezite maceram, edindiğim tecrübelerim gözlemlediğim o farklılıkları sizlerle paylaşmak, diyabet, hipertansiyon, hiper-hipo tiroidi, gebelikte beslenme, çocuk ve ergenlikte obezite gibi durumlarda sağlıklı beslenerek, kişiye özel beslenme planı analizi yaparak yolunuzu aydınlatmak ve bu yolda size eşlik etmek isterim.
Sık olarak karşılaştığımız özellikle bölgesel yağlanma sorunları ile ilgili sevgili kurum doktorumuz ve yüksek enerjili ekibimiz ile problemlerinize en iyi kalıcı çözümü sunmak için sizleri polikiliğimizde ağırlamaktan mutluluk duyoruz.
Fazla kilolarınız, hayallerinizin, özgürce yaşamınızın önüne geçmesin.