Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Ankara Emniyet Müdürlüğünde yaralanan polis Ahmet Erdem, ameliyattan sonra gözünü açar açmaz "darbe oldu mu?" diye sordu.

15 Temmuz gecesi yaşanan darbe girişimi sırasında Ankara Emniyetine açılan ateş sırasında yaralanan polis Erdem, tedavi gördüğü Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yaşadıklarını anlattı.

Altındağ'da Hamamönü'nde görevli olduğu sırada saldırı nedeniyle telsizden takviye kuvvete ihtiyaç olduğu, bütün polislerin emniyete gelmelerinin istendiği anonsları yapıldığını aktardı.

"Uzun namlulu silah, çelik yelek arıyolardı"

Ankara Emniyet Müdürlüğüne vardığında birtakım hazırlıkların olduğunu, herkesin silah bulmaya çalıştığını söyleyen Erdem, "Uzun namlulu silahlar, çelik yelek arıyorlardı. Biz gittiğimizde silah kalmamıştı. O sırada Milli İstihbarat Teşkilatının tarandığını gördük. Aradan kısa bir süre geçtikten sonra Emniyet'e geldiler. Biz sığınaktayken İl Emniyet havadan helikopterle tarandı. Aradan iki üç dakika geçti tekrar geldiler, bir daha taradılar. Orada fazla bir can kaybımız olmadı." dedi.

Erdem, tanklar geldikten sonra binanın dışına çıktıklarını belirterek, kendilerine doğru gelen askerlere, "Biz kardeşiz, çok büyük hata yapıyorsunuz. Birbirimizin kanını dökmeye gerek yok. Müslüman, Müslümana kurşun sıkmaz. Gelin, bu hatadan vazgeçin." şeklinde anons yaptıklarını anlattı.

"Bizde sadece tabanca vardı"

Çağrılarına karşılık askerlerden herhangi bir tepki gelmediğini ifade eden Erdem, bunu üzerine TOMA'dan çekilip tanklara doğru yürümeye başladıklarını belirtti. O sırada helikopterden üzerlerine roket atıldığını belirten Erdem, şöyle devam etti:

"O sırada koltuğumun altından şarapnel parçası girdi. Arkadaşlar beni sürükleyerek İl Emniyet'in içine çektiler. Arka taraftan da hastaneye götürdüler. O gün benim dikkatimi çeken en büyük husus karşımızda helikopterler, tanklar vardı. Bizim elimizde sadece tabancalar vardı. Biz ölüme bile bile gittik. Pişman değilim. Bugün olsa yine aynısını yaparım."

Erdem, yaralı olarak getirildiği hastanede komaya girdiğini ve hemen ameliyata alındığını dile getirerek, "Uyandığımda ilk yaptığım, vücudumda ne olduğunu düşünmekten çok, 'darbe oldu mu?' diye sormak oldu. Vücudumda ne olduğunu umursamadım. Kolumun kopma derecesine geldiğini, sadece 5-10 santimetrenin tuttuğunu, birleştirdiklerini anlattılar. Sağlığım yerine geliyor çok şükür. Benim için en büyük teselli darbenin olmaması. Biz imkansızlıklar içerisinde imkanı başardık, zafer elde ettik. Bütün Türk milletine kendi adıma teşekkür ediyorum." diye konuştu.

Darbe girişimi sırasında Ankara Emniyetinde görevli bir çok arkadaşının da şehit olduğunu ifade eden Erdem, "Hepimizin düşüncesi şehit olmaktı yalnız şehitlik makamı onlara nasip oldu. Onlar haketti, mekanları cennet olsun. Diğer arkadaşlara da acil şifalar diliyorum. O gün herkes büyük bir inançla savaştı. Büyük bir inançla bu zorluğun üstesinden geldi. Göğsümüzdeki iman da Allah'a çok şükür bizi zafere ulaştırdı." dedi.