Bu yazımızda Orta Anadolu’nun parlayan yıldızı, bozkırın bağrında açan bir çiçeğe, buğday, soğan, ayçiçeği diyarı, Friglerin medarı iftiharı Polatlı’ya, Gordion’a gidiyoruz. 

Gordion Müzesi

 

ANKARA’NIN MÜSTAKİL EN BÜYÜK İLÇESİ: POLATLI

Polatlı, başkent Ankara’nın en büyük müstakil ilçelerinden biri. Polatlı’nın isim kökeninin “bol atlı”dan geldiği rivayet ediliyor. Rivayetlere göre bozkır ve dümdüz ovayla kaplı olan Polatlı’da tarihin akışı içerisinde oldukça çok miktarda at varmış. Bundan dolayı şehre “bol atlı” ismi verilmiş. Zamanla şehrin isminin söylenişi Bolatlı halini almış. Bol atların şehri Polatlı deyince gezilmesi görülmesi gereken yerlerin en başında Gordion akla gelmektedir. Gordion’un aynı zamanda Polatlı’nın antik çağda Frig döneminde kullanılan isimlerinden biri olduğu düşünülüyor. Gordion Müzesi ve Antik Kenti, Ankara’ya yaklaşık 94 km uzaklıkta, Eskişehir yönünde, Sakarya ve Porsuk ırmaklarının birleşme noktası olan Polatlı ilçemizin yaklaşık 29 km kuzeybatısında yer almaktadır.

Gordion Müzesi’nde yer alan Büyük İskender figürü

                   

Kral Midas’ın mezar odasının giriş tüneli.

Kral Midas’ın Mezar Odası

Gordion Müzesi’nde yer alan mozaikler

Gordion antik kentinde Kral Midas’ın mezarının bulunduğuna inanılan Tümülüs

 

Mezar Odası

 

Mezar Odası

GİZEMLERLE DOLU ENTERESAN BİR MEZAR

Can gezi kolikler, antik Gordion bölgesinde kral mezarı olduğu düşünülen 35 kadar tümülüsün bulunduğu ifade ediliyor.  Tabiiki bu tümülüslerden en meşhur ve en tanınmış olanı Kral Midas'ın mezarı. Mezarın Türk arkeologların ve mühendislerinin başarılı çalışmaları ve geliştirdikleri yöntemlerle keşfedilmiş olması ise ülkemiz açısından ayrı gurur verici bir gelişme. Bende bu çok başarılı çalışmada emeği geçen katkı sağlayan tüm bilim adamlarımıza, arkeologlarımıza ve mühendislerimize şükranlarımı ifade etmek istiyorum. Büyükçe bir tümülüsün içerisinde yer alan efsane mezara, uzun bir tünelin içerisinden geçerek ulaşılabilmektedir. Antik mezarda şu an kalın ağaç kütükleriyle çevrilmiş ve demir korkuluklarla koruma altına alınmış mezar odası bulunmakta. Mezar odasının önüne geldiğinizde her ne kadar odanın içerisine giremeseniz de, sanki antik dünyanın buram buram havasını koklamaya başlıyorsunuz. Can gezikolikler gittiğiniz zaman bana hak vereceğinize eminim. Mezarda bulunan antik eşyalar, Kral Midas’tan kaldığı düşünülen kemikler ve diğer malzemeler şu an Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesinde sergilenmektedir. Ankara Anadolu Medeniyetleri müzesi de başkent Ankara’da mutlaka uğramamız gereken noktalardan biri. Bunu da not aldıktan sonra gelelim Gordion’un bir başka gizemli efsanesine. Eşek Kulaklı Midas efsanesinde yer alan Midas’ın her neye dokunursa dokunsun dokunduğu şey hemen altın oluverirmiş. 

Paktolos Irmağı (Manisa Salihli)

HER NEYİ TUTARSANIZ TUTUN ALTIN OLMASINI İSTER MİYDİNİZ?

Kral Midas, Milattan önce 700 lü yıllarda yaşadığı rivayet ediliyor. Efsaneye göre, her tuttuğu şeyin altına dönüşme yetisi, kendisinden ne dilerse istediğini vereceğini söyleyen sözde Yunan tanrısı Dionysos tarafından hediye olarak verilmiştir. Her çağda değerini ve paha biçilmezliğini koruyan altına sahip olmayı her insan gibi çok isteyen Kral Midas, büyük bir heyecanla her tuttuğu şeyin altın olmasını dileyivermiş. Fakat bu dileğinin başına ne işler açacağını pek de hesap etmemiş Kral Midas. Nitekim yemek yerken dahi elini ağzına götürdüğünde bile yiyeceklerin altın olduğunu görmüş. Normal sıradan hayatını bile sürdürmekte çok zorlanan Kral Midas, güya her insanın sahip olmayı dileyebileceği bu özelliğinden kurtulabilmek için Dionysos’tan tavsiye ister. Sözde tanrı Dionysos’ta, Kral Midas’a acır ve Paktolos ırmağında (Antik Lidya devletinde Sardis’te, bugünkü Manisa ilimizin Salihli ilçesi sınırlarında Çamur Kaplıcaları yakınındaki halkın “Kazan/Şelale” dedikleri Tabak çayında) yıkanmasını tavsiye eder. İşin enteresan tarafı ise antik çağın Paktolos ırmağında yani Salihli ilçesinin Tabak çayında günümüzde altın kum taneciklerine rastlanması. 

Eşek Kulaklı Midas figürü

EŞEK KULAKLI MİDASIN EFSANESİNE KULAK VERELİM BAKALIM NE ÇIKACAK

Gordion gezimize, efsanelerin gizemli diline kulak vermeye devam ediyoruz can gezikolikler. Gordion kralı efsane Midas, sözde Yunan tanrısı Apollon ile sözde kır tanrısı Pan arasında geçen bir müzik yarışmasında hakemlik yapmaktadır. Hakem Midas’ın bu zorlu yarışmayı Pan’ın kazandığını açıklaması üzerine buna çok sinirlenen ve kendisine hakaret sayan Apollon, efsane bu ya Midas’ı birdenbire eşek kulaklı yapıverir. Kral Midas, bunun üzerine başına taktığı bir külah vasıtasıyla belli bir süre kendi berberi hariç diğer insanlardan kulaklarını gizlemeyi bir şekilde başarır. Ancak bu büyük sırrı bir türlü saklayamayan Kral Midas’ın berberi dayanamayarak bir çukura bu sırrı fısıldayarak üzerini de bir güzel toprakla doldurur. Zaman geçtikçe bu çukurun üzerinde büyüyen sazlar, rüzgarlar bir taraftan diğer tarafa estikçe her yöne bu büyük sırrı fısıldarlar. Böylece zamanla insanlar Kral Midas’ın eşek kulaklı olduğunu öğrenirler. Evet eşek kulaklı Midas’ın efsanesi de bu şekilde. Yapılan arkeolojik kazı çalışmalarında, Hellenistik döneme ait olduğu düşünülen katmanlarda bulunan eşek kulaklı erkek figürü bir heykelin, kral Midas’ı tasvir ettiği uzun yıllar boyunca kabul edilmiş. Araştırmacılar tarafından, yakın bir zamanda ise bu heykelin, Satyr veya Silen şeklinde ifade edilen bir Yunan kır yaratığının standart figürü olabileceği de ifade edilmektedir. 

Antik Gordion Şehri

EFSANELER DİYARI: ANTİK GORDİON ŞEHRİ

Bu efsaneleri duyduktan sonra antik Gordion şehrine geldiğinizde, tümülüslerden, antik şehrin kalıntılarına, müzedeki eserlerden soluduğunuz havaya kadar birçok şeye bakışınızın değişeceğine emin olun. Özellikle Gordion müzesi de içinde barındırdığı antik eserler bakımından ülkemizde sayılı müzelerden biri. 

Gordion müzesindeki antik Galat mezarı.

ANTİK GALAT MEZARI

Bu zengin müzenin içerisindeki gerek sergi salonları, gerekse bahçesinde bulunan Galatlardan kalma mezarı ve yer mozaikleri oldukça enterasan ve görülmeye değer. Müzenin bahçesinde çok dikkat çeken Galat mezarının 1954 yılında defineciler tarafından bulunduğu ve maalesef tahrip edilerek zarar verildiği belirtiliyor. En azından sevindirici bir gelişme, 1999 yılında, mezarın yapı taşlarının tek tek numaralandırıldıktan sonra müzenin bahçesine taşınarak korumaya alınması olmuş. 

Gordion Mozaikleri

GORDİON ANTİK KENTİ’NDE BİNLERCE YIL ÖNCESİNİ SOLUMAK

Motifleriyle çok beğeni toplayan mozaiklerin de benzer bir öyküye sahip olduğu söyleniyor. Bu bağlamda, yakın çevredeki Kayabaşı Köyü'nde yer alan bir evin temelinden çıkarılan mozaiklerin de artık Gordion müzesinde sergilendiğini de belirtmeden geçmeyelim. Ayrıca Yassıhöyük köyünün hemen batı yönünde Sakarya ve Porsuk nehirlerinin birbirine yaklaştığı bir konumda bulunan antik kent kalıntılarını da buralara kadar gelip de görmemek olmaz. Sevgili dostlar, oldukça geniş ve büyük bir alanı kaplayan antik kentte kazılar uzun bir zamandan bu yana devam etmekte. Antik kente gelen ziyaretçiler ise günümüze kadar kazılabilen höyüğün etrafında gezerek antik kenti en azından yukarıdan izleme şansını yakalayabiliyorlar. Can gezikolikler, Gordion Antik Kenti gezimizi burada noktalıyoruz. Başka bir seyahat durağında inşallah buluşmak dileğiyle “Özgürlüğünüzü alın ve sizi bekleyen diyarlara yelken açın, hep seyahatte kalın” 

Facebook, Youtube, Instagram: DR. MURAT AK SEYAHAT