Üç yıl önce 2012 yılı Ocak ayının 13’ünde kaybettiğimiz, KKTC’nin Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ı anmak için Beylikdüzü Belediye Başkanlığı 26 Ocak günü Beylikdüzü Kültür Merkezinde bir etkinlik düzenledi.
Etkinliğe konuşmacı olarak KKTC eski başbakanlarından Hakkı Atun ile eski dışişleri bakanlarından Vedat Çelik ve Taner Yetkin ile E.Orgeneral Necati Özgen katıldılar.
Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun açış konuşmasından sonra CHP İstanbul İl Başkanı, eski başbakan yardımcısı ve dışişleri bakanlarından Murat Karayalçın bir konuşma yaptı. Daha sonra hepsi de Denktaş’ın çok yakın mesai arkadaşı ve dostu olan Kıbrıslı dostlarımızla, E.Orgeneral Necati Özgen konuştular.
Sayın Denktaş’ın muhtelif yönleri ile ilginç anıların anlatıldığı bu toplantıya eşi Aydın Hanımefendi ile kızı Değer Hanımefendi de şeref konuğu olarak katıldılar.
Seçkin bir topluluğun izlediği bu güzel etkinlik nedeni ile Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na en kalbi teşekkür ve takdirlerimi sunarım.
Değerli okuyucularım,
24 Ocak 1924’de BAF’ta doğan Rauf Denktaş’ı 88 yıl sonra, yine bir Ocak ayında 13 Ocak 2012’de kaybetmiştik.
Denktaş, İngilizlerin Kıbrıs’ı 1nci Cihan Savaşı başında ilhak ettiklerinden 10 yıl, Kıbrıs’ı İngiltere’ye terkettiğimiz Lozan Antlaşmasından da 6 ay sonra dünyaya gelmişti. Çocukluğu, artık Kıbrıs’ın tapusu elinde olan İngiliz İdaresi altında geçti. O dönemde yaşlıların hep “Osmanlı yamandı. Gittiler, ama bir gün gene gelecek.” diye belirttikleri ümit, gençler için sadece bir ümit olmaktan öte adeta bir hedef idi.
Bu ümidin temelinde coğrafya vardı. Zira tarihte Anadolu’ya hakim olan güçler Kıbrıs’a sahip olmuşlardı.
Coğrafya değişmediğinden bu kural da bir gün mutlaka işleyecekti.
O neslin çocukları bu özlemler bu düşünceler içinde büyüdüler. Üç asır Ada’nın efendisi olan soydaşlarımız, İngiliz İdaresini benimsemedikleri gibi Ada’yı Yunanistan’a bağlamanın peşinde koşan Rumlara da karşı durdular, direndiler.
Bu safhada Dr.Fazıl Küçük ve Rauf Denktaş ve diğer dava arkadaşlarının liderliğinde Türk toplumu ayakta kalabildi.
Bu kadro; 1963 Kanlı Noel’den sonra, eli kanlı Papaz’ın aç ve açıkta, yokluk ve yoksulluk içinde açıkhava hapishanesine mahkum ettiği soydaşlarımızı TMT çatısı altında bir araya getirdi. Soydaşlarımız, İngiliz İdaresinin ve Rumların bütün baskılarına, insanlık dışı katliama, vahşete ve zulme karşı damarlarındaki asil kana yakışır bir şekilde karşı koydular.
Değerli okuyucularım,
TC sınırları dışında Türk olmak, Türk olarak yaşamak ve Türk kalmak fedakarlık ister, cesaret ister, yüksek meziyetler ister.
Kıbrıs Türklerinin tam 11 yıl süren bu acımasız baskı, zulüm ve vahşete karşı, eşi benzeri görülmemiş bu mücadelesinde Sayın Denktaş’ın yüksek hizmetleri, cesareti, fedakarlığı, kişiliği ve liderliği yanında Anavatana olan sarsılmaz bağlılığının özel bir yeri ve anlamı vardır.
Kahraman soydaşlarımız muhteşem bir mücadele sonunda Kahraman Mehmetçikle 1974’te ZAFER’e uzanmış ve ZAFER’i sımsıkı yakalamıştır. Ardından da Sayın Denktaş’ın en büyük eseri olan KKTC, dünyada şerefli yerini almıştır.
Sayın Denktaş bu müstesna başarıları ile Türk Dünyasının gerçek kahramanları ve en büyük evlatları arasında mutena yerini almıştır ve dünya durdukça anılacaktır.
Mekanı cennet olsun. Ulu Tanrı’nın rahmeti üzerinde olsun.