Yüreğimi en çok kan ağlatıp sızlatanlardan birisi de nedir bilir misiniz? Çeşitli amaçlarla kullanılan kağıtların rastgele çöp ve çöplüklere atılarak heba olması?Özel bir muameleye tabi tutulmaması, ayrı bir işleme sokulmaması?Ham madde olarak geriye dönmemesi?Tekrar karşımıza çıkmaması? Evlerde, bürolarda, okullarda, hele devlet dairelerinde, bankalarda, öğrenci ve öğretmenlerin kullandıkları kâğıtların doğru dürüst belli yerlerde biriktirilmemesi; kısaca sayısız yerlerde kullanılan kâğıtların, mukavvaların sıradan, adi ve niteliksiz çöpler arasında yok olması, inanın kahrediyor beni? Türkiye çapında düşünülecek olursa, hergün yüzlerce ton kullanılmış kâğıdın; diğer çöpler arasında yok olması; zaten yeteri kadar olmayan ormanlarımızın hergün biraz daha azalması demek değil midir? Aslında bu ihmalimiz, her Allahın günü, sayısız ağaçların göz göre göre kıyıma uğramasından ve uğratılmasından başka nedir ki?.. Ancak geçimini temin etmek için bazı kâğıt toplayıcılar varsa da, bunların sayısı devede kulak kabilindendir. Bir ?Ormanımdan yaş kesenin başını keserim!? diyerek ağaç üstüne tir tir titreyen ecdadımızı düşünüyor; bir de gamsız, bigane ve boşverici bugünkü torunlarını?Yine bir ?İsraf etmeyin! Çünkü O (yani Allah) israf edenleri sevmez.?(A?raf: 31) ayetinden hareketle, deniz kıyısında abdest alırken bile suyu idareli kullanan ecdadı düşünüyor, bir de bizlerin bu hususlarda vurdum duymazlığını!... N?oldu bize n?oldu diye bağırasım, haykırasım geliyor içimden? Boğazımı yırtarcasına nida etsem diyor ve hayıflandıkça hayıflanıyorum? Bindiğimiz dalı kesmekte usta olan bizden başka millet var m?ola diye sorgulamak istiyorum kendimizi? Elin oğlu, ağaç dikerek inşaata başlarken; - çünkü planda boş yerler belli ? bizler ?ne hazin ki- ağaç keserek, ağaçlık yerleri yok ederek yapılaşma gayretindeyiz! Hiç olmazsa, kesilen ağaç sayısınca, uygun yerlere ağaç dikmeyi amaç edinsek gam yemem! Oysa mesela İngiltere?de meşhur bir kent olan Cambridge?de şehir kenarına bir site ilave edilmek istendiğinde, planlar yapılıp, her türlü hazırlıklar tamamlanınca, ilkönce planda gösterilen yerlere ağaç dikmekle işe başlanıyor ki, bunlardan birine ben bizzat şahit oldum. Üstelik bu ülkede ağaç bol, her taraf yeşil, sık sık yağan yağmur sararmaya, solmaya ve bitkisizliğe fırsat vermezken; adamların şu ağaç sevgisine bakın yahu! Sanki Peygamber Efendimizin malum: ?Kıyamete bir gün kalsa bile yine ağaç dikin!? anlamına gelen meşhur nasihat ve öğüdünü onlar, bihakkın / hakkıyla ve layıkıyla yerine getiriyor. Şüphesiz takdire şayan, tebcile değer asil bir hareket tarzı? Oysa onlardan önce bizlerin bu hayati emre, hem de canı gönülden kulak asmamız gerekmez miydi? Öncelikle bizlerin bu emri yerine getirmeyi dini ve milli bir ödev telakki etmemiz / saymamız icabetmez miydi? Cambridge?de evlere ayrı ayrı çöp bidonları / çöp koyma arabaları veriliyor. Farklı günlerde toplanıyor ve her şey değerlendirilmeye tabi tutuluyor / ayrıştırılıyor. Böylece İngilizler israf etmemeye büyük bir özen göstermiş oluyorlar Bizler onlara örnek olmamız gerekirken, ne garip tecellidir ki, onlar bize örnek oluyor. Bizde de Belediyeler her eve veya her apartmana birer sırf kağıt biriktirme çöp arabası verse; - şüphesiz resmi dairelerdeki sorumluların da bu uygulamaya dahil edilmesi şarttır ? ve bunları belli günlerde toplasa ve her Apartman ve Blok yöneticisinin bu hususta yardımlarını istese? Hem milli bir servet olan ormanlarımız büyük kıyımlara uğramaktan kurtulur. Hem planlı bir kullanışın ve hesaplı bir yararlanmanın kapısı açılır. Ormanlarımızın daha kalıcı olması sağlanır. Daha verimli hale getirilmesi gerçekleşir. Böylece onların muhtaç oldukları rahat nefes almaları temin edilir. Hem de Belediyeler, bundan az da olsa, bir gelir sağlamış olur. Dünyanın çölleşmeye doğru kaydığı bir dönemde, hele küresel ısınmanın artarak iklimleri tehdit ettiği bir zamanda, su kıtlığının baş göstereceği şeklinde endişeler artarken; ormanlarımıza ciddi şekilde eğilmek gerekmez mi? Kağıt kullanımının orman israfına yol açmaması için, Belediyelerimizden yukarıdaki tedbirleri almasını ivedilikle bekliyoruz. Ağaç deyip de geçme kardeşim dur da bir yol düşün Vatan olursa yeşil düzelir çok şeyde görüşün