Hızırbek Gayretullah tarafından kaleme alınan “Uzaklara Balam” kitabı Toker Yayınları (0216 3245013) neşredildi. 182 sayfalık kitapta yaşanan hatıralar, vesikalar, önemli ve tarihi fotoğraflar yer alıyor. Kitabın “Sözbaşı” yazısında yazar Hızırbek Gayretullah bu eseri kısaca şöyle tanıtıyor; “İşte elinizdeki ‘Uzaklara Balam’ adlı bu eser böyle bir hikâyenin heyecanı ile komünist Çin işgaline boyun eğmeyen ve hürriyete doğru yola çıkan bir avuç Türk’ün inanılmaz macerasını dile getirmeye çalışmaktadır. Bu bir avuç Türk’ün istiklal ve özgürlük için verdiği çetin savaşlar küçük bir çocuğun hafızasında kalan yönleriyle dile getirilmektedir. Günün birinde bir milletin özgürlük için çektikleri meşakkatleri, açlık ve sefaletleri, savaşları ve ölüm-kalım yolculuklarını küçük benliğimde kalan olayları bir anı olarak, özgür insanlığa sunacağım hiç ama hiç aklıma gelmemişti. Komünist Çin’in işgaline boyun eğmeyerek hürriyete doğru Doğu Türkistanlı bir avuç Türkün inanılmaz macerasını dile getiren bir eserdir. Günün birinde bir milletin özgürlük için çektikleri meşakkatleri, açlık ve sefaletleri, savaşları ve ölüm-kalım yolculuklarını küçük benliğimde kalan olayları bir anı olarak, özgür insanlığa sunacağım hiç ama hiç aklıma gelmemişti.” Ülkemizde yıllarda sosyalizmin huzur ve mutluluk getireceğine inanlar oldu. Hatta bu manada hayatlarını ortaya koyanlar oldu. Ancak dünyada görüldü ki sosyalizm insana mutluluk getirmek şöyle dursun hayatlarını zindan etti. İnsanların özgürlüğünü elinden aldı. İşte bunlardan biri de Doğu Türkistan’dır. Sosyalizmle huzur, mutluluk ve müreffeh Doğu Türkistan vaat edenler şaşkın ve telaşlı idiler. Sosyalistler yalan söylemezlerdi ama yoldaşları işte ülkeyi komünist boyunduruğuna almış, esaret zincirlerini beleklerine vurmuşlardı. Zaman Türklere sosyalizmin gerisinden, Şoven Komünist Çin işgalinin geleceğini haber verenleri haklı çıkarmıştı. Artık komünist işgalci Çin zindanlarında can vererek hayatlarının sönmeleri an meselesiydi. “Uzaklara Balam” isimli hatıra kitabında yazar Hızırbek Gayretullah, Doğu Türkistan’dan 1949 yılında yola çıktıktan sonra İstanbul Sirkeci göçmen evine gelişlerine kadar olan hatıralarını kaleme aldığını belirtiyor. Kitap gayet hoş, akıcı ve heyecanla okunacak nitelikte. Doğu Türkistan davası asırlar süren bir mücadelenin serüvenidir. Kısa zamanda da bitecek gibi görünmüyor. Doğu Türkistan’da Çin zulmünün altında inim inim inleyen kardeşlerimiz insanca yaşayamıyorlar. Kızıl Çin topraklarını işgal etti. Onların yerinden yurdundan etti. Onunla da yetinmedi kalanların bir kısmını öldürdü, diğerlerini kendi topraklarında köle gibi kullanıyor. Bu duruma ise hür dünya sadece seyrediyor. İşte Doğu Türkistan davasını, mücadelesini ve dramını kaleme alan Hızırbek ağabeyimiz kitapta bir taraftan Doğu Türkistan’ın dününü ele alırken diğer yandan ileriye dönük hedefleri de koymayı ihmal etmiyor. Bu da gelecek nesiller için iyi bir belge niteliği taşıyor. Kendisini tebrik ediyorum. Her şeye rağmen, birazcık insanî his mensubu olanların, bugün, dünyada zulmün pençesinde yaşayan elli milyon Doğu Türkistanlı Müslüman Türk’ün esaret altında bulunduğunu idrak etmeleri gerekir. Ve, Hızırbek Gayretullah’ın çocuk yaşında, büyükleriyle birlikte yaşadığı ölümle burun buruna dehşetli anları, hakikatin penceresinden bir kere daha değerlendirme imkânı veren Uzaklara Balam, ümit ediyorum ki, bu hususlara bigâne kalanlara da yeni bir şuur kazandıracaktır. Bir tarafta Rus, diğer tarafta Çin emperyalizminin kıskacında bulunan Türklerin, Türkiye ‘ye gelmekten başka çareleri yoktu. İnsan, bu haritalarda takip edilen yola baktığı ve bu yolculuğun bundan altmış yıl evvelin şartlarında yapıldığını düşününce ürperiyor. Hızırbek Bey’in hicret yolculuğunun güzergâhı şöyle: Urumçi (Doğu Türkistan)-Tibet-Keşmir-Delhi (Hindistan)-Bombay (Hindistan)- Karaçi-Umman Denizi-Basra Körfezi-Basra-Bağdat-Nusaybin (Türkiye)-Adana- Ankara ve İstanbul. İşte kitapta bizzat yaşanmış bazı bölümler: ‘Ben Osman Baturla, Maksut’la, Emen Hazret’le, Aysabek’le, Canımhan efendiyle de görüşmemi sürdürdüm... Artık bu topraklarda yaşamamız imkânsız. Çin zulmü ve komünizm rejimi bize hayat hakkı tanımıyor. Sizleri, buraya kadar getirdim, ne Rus ne de Çin’e yem ettim. Fakat neslimizin devamı ve vatanımızın geleceği, istiklâli için hicret etmemiz gerekmektedir. Biliyorsunuz ki, Hazreti Peygamber Efendimiz (aleyhisselam) da geçici bir süre için vatanından hicret etmişti. İşte biz de bu sünneti yerine getirip Doğu Türkistan’ı terk ediyoruz. Bu yolda ve uğurda hiç kimseyi mecbur etmiyorum. İsteyenler burada kalabilir. Benimle gönüllü olanlar gelsin. Bir hafta içinde kalanlarla gidenler saflarını belli etsin…’ ‘Buradan sonra yolumuz Taklamakan çölünün en dar yeri ve önümüzdeki kışta donacak olan Lop-Nor gölü üzerinden Tibet’e, oradan da Himalayalara doğru olacaktır. Sizlere, bir daha söylüyorum, bu yolculuğumuz bir ölüm kalım yolculuğudur. Yolumuzda ölüm, kan, savaş, hastalık ve açlık olacaktır. Bir daha tekrar ediyorum kalmak isteyenler burada kalabilirler.’ dedi. Babamın hatıralarına göre Ustu’da Alibek Hakim’in yanında 70 hane ve 300 kişi kalmıştı. O günlerde Urumçi ‘de bulunan Rus subayı ve araştırmacısı Prof. V.İ.Petrov’a göre 50 aile, 234 kişi kalmıştı. Yılın aralık ayında 70 aile ve 300 kişi Taklamakan’a doğru yola çıkmıştık. Elveda!.. Kanlı gözyaşlarıyla anayurtlarına ‘Elveda’ diyorlardı. Bu üzüntü, bu elem, bu hüzün, bu acı, bu ayrılık, bu kanlı gözyaşları niye ve niçin idi? Küçücük beynimde bu sorulara cevap bulamadan Taklamakan çölüne giden yolda babaannemin yedeğindeki tayın üzerinde yola koyuluyorum... - Babaanne, nereye gidiyoruz? dedim. ‘Uzaklara Balam’ dedi. Ufkumuzun kandili söndü, Sarardı bütün topraklar. Mevsimler kızıla döndü, Elveda doğduğum topraklar.,.” Mehmet Emin Buğraların, Dr. Mesut Sabri Baykozuların, Osman Baturların, Hacı Canımhanların ve İsa Yusuf Alptekinlerin, Rıza Bekinlerin verdikleri mücadele devam ediyor. Uzaklara Balam, hem edebi, hem toplumsal ve hem de büyük Türk tarihine düşülmüş, ciddî ve ibret verici hâdiselerle dolu gerçeklerle donanmış bir eserdir. Hızırbek Gayretullah Bey’i bir kez daha tebrik ediyor. Bundan sonraki hatıra kitabını bekliyorum. Böylesine faydalı kitabı siz aziz okurlarımı tavsiye ediyor.