Galatasaray’ın geçmişine bakıp hayli hayıflanıyordum ki,  Sarı Kırmızılı takımın ST Johnston’u eleyip adını UEFA Avrupa Ligi play-off’una yazdırması biraz olsun umutları yeşertip uyanış belirtisi oldu diye düşünüyorum.

Aslına bakılırsa öyle 30–40–50 sene falan öncelerine değil, şöyle 15–20 yıl kadar geriye, 2000’lere taşıdım düşüncelerimi. Hani o Galatasaray’ın, ‘Avrupa Fatihi’ unvanını aldığı yıllara gittim anılarımda. Düşünebiliyor musunuz, müzesinde UEFA ve UEFA Süper Kupası bulunan Sarı Kırmızılılar, son yıllarda Avrupa arenasındaki grafiğiyle adeta yerlerde sürünüyordu.

En son UEFA Şampiyonlar Ligi'nde 2012-2013 sezonunda çeyrek final, 2013-2014'te ise son 16 turu oynayan Galatasaray, son 7 yılda Avrupa kupalarında beklentilerin çok ama çok uzağında kaldı. Sarı Kırmızılı takım, Avrupa kupalarında çıktığı son 39 maçta yalnızca beş galibiyet alabildi. Bu dönemde oynanan maçların 23’ünde mağlup olan Galatasaray, 11 defa da sahadan beraberlikle ayrıldı. Bu karşılaşmalarda rakip fileleri 34 kez havalandıran Sarı Kırmızılılar kalesinde gördüğü 76 golü engelleyemedi.

Galatasaray’ın bu süreçte yenebildiği takımlar şunlar; Avrupa Ligi elemelerinde Azerbaycan’ın Neftçi Bakü ve Hırvatistan’ın Hajduk Split takımlarıyla, Şampiyonlar Ligi'nde Rusya’nın Lokomotiv Moskova ile, Portekiz’in Benfica ekipleriyle son maçta saf dışı bıraktığı İskoç ekibi ST Johnstone.

Son yedi yılda dört kez yer aldığı Şampiyonlar Ligi'nde gruptan çıkamayan Galatasaray, Avrupa Ligi'nde de son 32 turundan ötesini maalesef göremedi.

Tabi ki Galatasaray’ın, sözünü ettiğimiz, ‘Avrupa Fatihi’ olduğu dönemlerinde takımın başarısındaki en büyük faktör tartışmasız Fatih Terim’di.

Ancak ve de ne yazık ki, Fatih hocanın göreve geldiği dördüncü yani son dönemine baktığımızda karşımıza çıkan tablo çok vahim. Mevcut dönemde Galatasaray, Fatih Terim’in başında çıktığı 20 Avrupa maçında 12 kez kaybetti. Yalnızca dördünde galibiyet sevinci yaşarken, 20 gol atıp 37 tane de yedi.

Galatasaray’ın çiçeği burnunda başkanı Burak Elmas’ın göreve gelir gelmez, görevini bırakma noktasındaki Fatih Terim’e güven tazeletmesi mutlaka önemli. Fatih hocanın bir anlamda önünü açıyor bu durum. Lakin, camianın içinde, “Fatih Terim’e artık teşekkür edilerek yollar ayrılmalı” diyenlerin sayısı tahmin edilenden çok fazla.

Evet, Galatasaray’ın Avrupa arenasındaki hali pür melali işte böyle. Bu noktada en büyük dileğimiz, ‘Aslan’ın ST Johnstone galibiyetiyle ayağa kalkması ve yeniden bizleri alıştırdığı o başarılı kimliğine kavuşması. Tabi ki aynı dileklerimiz, diğer tüm takımlarımız için de geçerli.

Bu arada, Trabzonspor ve Sivasspor’u da fire vermeden yürüdükleri Avrupa yolculuklarında yürekten kutluyorum. 

Hoşçakalın…