Herkesin yolu açık ola; tabi yürünecek bir yol varsa!!..
Kilise de yankılanıyordu sesi..
Azizlerin, Meryem ananın ve dahi İSA’nın ruhuna çarpıp yeniden dönüyordu ona.. Bir ilahi eda, bir ilah-i AŞK ile…
Dinleyenler kendini Tanrının kollarında hissediyordu!!..
Mum yakmaya, günah çıkarmaya ne hacet; tütsü kokularının arasında Tanrı’ya ışınlanıp geri dönmekteydi her kişi.. Kadınlar, erkekler, minicik çocuklar, hepsi bir trans halline geçiyordu..
Günahtı İntihar!!..
Günahtı ve bu yüzden; O Tanrı’nın evinde, o ilahi yuvada, o mistik kokuların arasında kendi sesini duymuyordu.. Onca kalabalığı, huşuu içine salıveren bu ilahi sesin kendi sahibi duymuyordu sesini..
Kendi nefesinden çıkan sesi, kendi kulakları duymuyordu bir türlü..
İlahiler söyleyen ilahi sesin sahibi; ilah-i bir Aşk-a tutulmuştu.. Ve en çıkmazlar ondaydı hayatın.. Çıkmazlardan çıkabilmenin tek yolu intihardı ama o da yasaktı..
Kilisenin para kutusuna bozuklar bıraktı.. İki mum yaktı.. Meryem Ananın kucağında Yüce İSA; resmin önünde durup dua etti ve öptü... Azizlerin her birinin ikonun önünde ayrı ayrı dualar etti ve tütsü kokularının arasında kendi kürsüne oturdu…
Minicik çocuklar koşuşturuyordu.. İnsanlar birbiri ile selamlaşıp, birbirine yer veriyordu..
Onun aklında sadece intihar!!
Ama o da yasaktı..
Ne demişti sevdiği? Herkesin yolu açık ola; tabi yürünecek bir yol varsa!!..
Demek ki o da tıkanmıştı.. ve o da tüketmişti yolları.. onun da kalmamıştı yürünecek yolları!!..
İki hafta önce manastırda günah çıkarmıştı.. ve baba ona “ÜMİTSİZ VAKIA!!..” demişti..
Soyu tükenen Mavi balinalar gibiydi.. Büyük, güçlü, ender, örnek biriydi.. de!! Ahh nasıl yaşayacaktı.. Ümitsiz?
Koruma altına alınan balinalar kafalarını havuzun duvarlarına vura, vura intihar etmiyorlar mıydı?.. Sabır bunun neresine ne kadar yerleştirilebilirdi ki?
Bir balık kadar hakkı yokmuydu onun.. Bir balık bile kabullenmediği şeylere kendi canını yok ederek tepki verebiliyorken; kendi neden zorlandığı hayata devam edeydi ki?
Yürünecek yol yok, alınacak nefes yok, kısaca özetlemişti aslında baba “Ümitsiz Vakıa” diye..
Beklemeye gerek yok, isteyip sabretmeye de hiçç yürek yok!!..
Affet beni Yüce İSA!!
İçimdeki yangın yani bu dünyadaki yangınım; sonsuz cehennemin ateşinden daha ağır ve daha zooor!!..
Zaten “yoktur artık yürünecek bir yol”
İlah-i Aşk-ı yaşamak kaderim ise en azından Mavi balıklar kadar olmalı benim de hakkım.. Vurmadan başımı duvarlara!!..
Tükendim!! Zira ÜMİTSİZ VAKIA