Kazakistan’ın Kurucu Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’in “Ulu Bozkırın Mirası” kitabının Türkçe baskısı tanıtıldı

………………………..

SUNUŞ: 

M. KEMAL SALLI

NAZARBAYEV DESTANI

Kazakistan’ın Kurucu Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev konusunda ençok yazı yazanlardan biriyim. Yazdıklarımı özetlemek elbette kolay değil, ama yapılacak en doğru Nazarbayev değerlendirmesi, benim görüşüme göre şudur: Nursultan Nazarbayev yalınızca Kazakistan için değil, Türk Dünyası ve tüm insanlık için bir şanstır. Bugün küresel çapta adını duyurabilmiş pekçok devlet başkanı var, fakat küresel çapta saygınlığını kabul ettirebilmiş kaç devlet adımından söz edebiliriz? 

Kaderi Nursultan Nazarbayev’le özdeşleşen Kazakistan, bugün, “Merkezi Asya’nın Yükselen Yıldızı” ünvanını hak eden uluslararası başarılara imza atmıştır. Kazakistan’ın Nursultan Nazarbayev önderliğinde gerçekleştirdiği siyasi ve ekonomik başarılar dizisi bir destandır. Kazakistan’ın, Nursultan Nazarbayev önderliğinde baş döndürücü başarılara yürüyüşü ve bu süreçte gerçekleştirilen mucizeler, atalarımızın Türkistan coğrafyasında yarattıkları destanların devamı niteliğindedir. Çünkü, bu destan, Türklerin atayurdu olan Ulubozkır’ın kültüründen beslenen bir destandır. Bu tarihi yürüyüşe biz, ‘Nazarbayev Destanı’ diyoruz. 

‘Nazabayev Destanı’, gelecekte, bağımsızlıklarını, vatanlarını kaybetmiş insanlara ne yapmaları konusunda ilham kaynağı olacak, onlara güç verecek, cesaret verecek, yollarını aydınlatacak bir destandır. Mazlum milletler ve onlara önderlik edecek liderler açısından ‘Nazarbayev Destanı’, küresel güçlerin çıkar çatışmaları arasında bir denge kurarak, ulusal çıkarların nasıl korunabileceği konusunda okunması gereken bir ders kitabıdır. Bir milletin, idealleri olan bir lider çevresinde kenetlenerek başarıya yürümelerinin en heyecan verici örneklerinden biridir, ‘Nazarbayev Destanı’. 

Nazarbayev etrafında kenetlenen ve uluslar arası arenada bugün “Merkezi Asya’nın Yükselen Yıldızı” olarak anılan Kazakistan’ın bu tarihi yürüyüşü, Anadolu’daki kardeşlerinin Gazi Mustafa Kemal’in önderliğinde emperyalizme karşı başlattıkları ve zaferle taçlandırdıkları Kurtuluş Savaşı şahlanışıyla benzer özellikler taşımaktadır. İki destan da, küresel güçlerin yok etme, tarihten silme planlarına karşı, bütün olumsuz koşullara rağmen direnen, direnebilen ve liderlerinin çevresinde birleşerek kurtuluş savaşı verebilen insanların büyük fedakarlıklara katlanarak yazdıkları destanlardır.

 Güçlerini, kontrolü altına aldıkları ülkelerin  yeraltı ve yerüstü kaynaklarını  sömürmekten alan emperyalist ülkeler, Anadolu’da Gazi Mustafa Kemal ve Kazakistan’da Nursultan Nazarbayev önderliğinde yazılan bu destanların duyulmasını, bilinmesini hiç istemezler. Antiemperyalizmin enternasyonal simgelerinden olan Che Guevera’nın resimlerini günlük hayatımızda yaygın olarak kullanılan bütün eşyalarda görebilirsiniz. Emperyalist ülkelerin ideologları, Che figürünün bütün dünyada insanların şuuraltına yerleştirilmesi için, mümkün olan her yerde görülmesini isterler. Batı’da üretilen gömleklerde, şapkalarda, yatak çarşaflarında, bardaklarda, kalemlerde, defterlerde.. Che simgesinin yaygın olarak görülmesi, Batı’nın Che’ye olan hayranlığından kaynaklanmıyor. Bağımsızlık mücadelelerine destek vermek için gittiği Bolivya’da öldürülmesinden sonra sosyalist devrimci hareketlerin sembolü haline gelen Che figürünün böylesine yaygın olarak kullanılmasının nedeni, insanların şuuraltlarına bazı mesajların kazınması çabasıdır. Dolaylı yoldan verilmek istenen bu mesajlarda, “Emperyalizmin önünde durulamaz, karşı duranların sonu budur. Aynı sonu yaşamak istemiyorsanız, gücümüzü kabul etmek zorundasınız” denilmektedir. Yani, Batılara moral, Doğululara, daha doğrusu sömürülen mazlum ülkelere bir ihtardır Che figürü. 

Emperyalizme karşı zaferle taçlandırılmış başkaldırının çok önemli bir sembolü olan Gazi Mustafa Kemal’in resmi Çin’deki tarih kitaplarının kapaklarında yer alır, ama Batı’da O’nun adını unutturmak için herşey yapılmaktadır. O nedenle, emperyalizme, sömürüye savaş açmış ve bu savaşını zaferle taçlandırarak, en olumsuz koşullarda bağımsız bir devlet yaratabilme başarısı gösterebilmiş ve milletini çağdaş uygarlıklar  düzeyine taşıyabilmiş olan Gazi Mustafa Kemal ve Nursultan Nazarbayev gibi liderlerin resimlerinin yaygın olarak kullanılması, Batı dünyasında, çeşitli bahanelerle engellenir. Onları hatırlanması, başarılarının dilden dile bir destan gibi anlatılması istenmez; unutturulmaya çalışılır. 

Nazarbayev, bağımsızlık mücadelesini silahla değil, küresel güçleri dengeleme becerisiyle sürdürebilmiş ve bu konudaki başarılarıyla dünya kamuoyunun takdirini ve saygısını hakkıyla kazanmış bir devrimci liderdir. 

Kazakistan bugün uluslararası kuruluşların dönem başkanlıklarını üstlenen, geçekleştirdiği ekonomik başarılarla kişi başına düşen milli gelir açısından dünyanın en müreffeh ülkelerinden biridir. Ve bu başarılarının altında, bugünlerde ve yarınlarda örnek alınması gereken bir liderin imzası vardır: Nursultan NAZARBAYEV.

 İnsanların hafızaları zayıf olsa da milletlerin, milletleşme becerisi gösterebilen toplumların hafızaları çok güçlüdür. Tarihte yaşananların gelecek nesillere ders olabilmesi için, onları kayalara, anıtlara, halılara, kilimlere nakşederler. Milletleşme becerisi kazanmış, kendine özgü bir kültür ve uygarlık yaratabilmiş olan toplumlarda,  yazılı anlatımın yanı sıra, sözlü anlatım geleneği de çok güçlüdür. 

Kendilerine özgü bir uygarlık oluşturabilmiş milletler, geçmişte yaşanmış ders alınacak olayları türkülerle, oyunlarla, atasözleriyle, destanlarla nesilden nesile aktarmışlardır. 

Soğuk Savaş sonrasında, yeni yeni ekonomi enstrümanları yaratılarak dünya haritasının yeniden dizayn edildiği bir süreçte, bağımsızlığı yeni kazanmış ülkesini Amerika, Çin ve Rusya’nın dümen suyuna kaptırmadan “Merkezi Asya’nın Yükselen Yıldızı” yapabilen bir liderin hayat hikayesi, her satırı ibretle okunması gereken bir dersler kitabıdır. Bugün uluslararası arenada saygıyla anılan, kendinden “Merkezi Asya’nın Yükselen Yıldızı” olarak söz ettirebilen bir bağımsız Kazakistan Cumhuriyeti varsa, bunda, Kazak halkının geleneklere olan bağlılıklarının payı çok büyüktür.

Atayurdumuzun tarihinde, milletinin sorumluluğunu yüklenmiş liderlerin, yaptıklarını, diktikleri anıtlarla anlatarak hesap verme geleneği vardır. Nursultan Nazarbayev de, yaptığı “Ulusa Sesleniş” konuşmalarıyla, yazdığı kitaplarla bu geleneği sürdürmektedir. Nazarbayev, son yazdığı “Ulu Bozkırın Mirası” adlı kitabında da, gelecek kuşaklara dersler içeren değerli bilgi ve deneyimlerini aktarmaktadır. 

…………………………”ULU BOZKIRIN MİRASI”…………………..

Kazakistan’ın Kurucu Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’in “Ulu Bozkırın Mirası” kitabının Türkçe baskısı tanıtıldı

Kazakistan’ın Kurucu Cumhurbaşkanı Elbası Kütüphanesi, Kazakistan Dışişleri Bakanlığı ve TÜRKSOY iş birliğinde Kazakistan Kurucu Cumhurbaşkanı Sekreterliğinin katkılarıyla “N. A. Nazarbayev. Ulu Bozkırın Mirası” kitabının Türkçe baskısının tanıtım konferansı düzenlendi.

Kazakistan’ın Kurucu Cumhurbaşkanı Günü’ne ithaf olunan ve online olarak gerçekleştirilen konferansa TÜRKSOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov, Kazakistan Cumhuriyeti Kurucu Cumhurbaşkanı Elbaşı Kütüphanesi Müdürü Amerhan Rahimjanov, Kazakistan Cumhuriyeti Kurucu Cumhurbaşkanı Elbaşı Danışmanı Adil Tursunov,  Kazakistan Cumhuriyeti Kurucu Cumhurbaşkanı Elbaşı İdari İşler Başkanı Prof. Dr. Mahmut Kasımbekov, Türk Konseyi Genel Sekreter Yardımcısı Sultan Rayev, Türkiye Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, Kazakistan Cumhuriyeti Kültür ve Spor Bakanı Aktoty Raimkulova, Kazakistan Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Birinci Yardımcısı Şahrat Nurışev, Kazakistan Cumhuriyeti milletvekili Kuanış Sultanov, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar, Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Yıldız, Azerbaycan Milli Bilimler Akademisi Üyesi, Azerbaycan Cumhuriyeti milletvekili, Akademik Nizami Caferov, Türk Dünyası’ndan bir çok devlet ve fikir insanı, üniversitelerden yetkililer katıldı.

RAHİMOV: “NAZARBAYEV TÜRK DÜNYASI’NIN GELİŞMESİ, ENTEGRASYONU VE KORUNMASINA ÖZEL ÖNEM VERMEKTEDİR.”

Konferansta konuşma yapan Kazakistan’ın Kurucu Cumhurbaşkanı Elbası Kütüphanesi Müdürü Amerhan Rahimjanov, Kurucu Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev tarafından yazılan kitabın Kazakistan’ın tarihi kültürel gelişiminin, Ulu Bozkır düşünürlerinin mirasının, Türk Dünyası entegrasyonunun ve modern devlet ile toplumun ruhani ve siyasi gelişimine ilişkin güncel sorunlar üzerine araştırmaların kısa bir özeti olduğunu belirtti.

Nazarbayev’in Türk Avrasyacılığın ana ideologlarından biri olduğuna dikkati çeken Amerhan Rahimjanov, çağdaş Kazakistan’ın bağımsız gelişimine giden yolda Nazarbayev’in, 300 milyonu aşkın nüfusla Asya, Avrupa ve Afrika kıtalarında geniş coğrafyada yaşayan Türk Dünyası’nın gelişmesi, entegrasyonu ve korunmasına özel önem verdiğini vurguladı.

KASEİNOV: “TÜRK DÜNYASI’NIN LİDERİ VE ENTEGRASYONUN MİMARIDIR” 

TÜRKSOY Genel Sekreteri Kaseinov,  TÜRKSOY gibi Türk Dünyası’nda faaliyet gösteren uluslararası kurumların da fikir babası olan Elbası Nazarbayev’in Türk halkları arasında Türk Dünyası’nın lideri ve entegrasyonunun mimari gibi tanındığını kaydetti.  Kaseinov Nazarbayev’in kardeş Türk halkları arasında kültürel bağların sağlanmasına özel önem verdiğini vurgulayarak, 2009 yılında Türkiye’ye yaptığı resmî ziyaret çerçevesinde TÜRKSOY’u ziyaret etmesinin bunun bir yansıması olduğunu söyledi. Düsen Kaseinov, Kasımbekov’a da kitabın yayımlanmasından ötürü teşekkürlerini bildirdi.

TOPÇU: “BU DEĞERLİ ESER, NAZARBAYEV’İN DÜNYA MEDENİYETİNE KATKISI ANLATILMAKTADIR”  

Türkiye Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, Türk Dünyası'nın "Aksakalı" olarak nitelendirilen Nazarbayev‘in bu değerli eserinde tüm Türk Dünyası’na kültürümüzün geçmişini, bugününü ve geleceğini, dünya medeniyetine katkısını anlattığını vurguladı.

RAYEV: “BU ESER ULUBOZKIR’IN DÜNYA TARİHİNDEKİ ROLÜNE YENİ BİR BAKIŞ AÇISIDIR”

Türk Konseyi Genel Sekreter Yardımcısı Sultan Rayev, Türk medeniyetinin ana fikirleri ve Türklerin dünya medeniyeti ve tarihindeki rolünün Ulu Bozkırın Mirası kitabında parlak bir şekilde yansıtıldığını kaydetti. Rayev, Nazarbayev’in bu çalışmasının ana mesajının, Ulu Bozkır'ın dünya tarihindeki rolüne yeni bir bakış olduğunu belirtti.

CAFEROV: “ULU BOZKIR’IN MİRASI KAZAK HALKININ RUHUNUN DERİNLİKLERİNE YOLCULUKTUR

Azerbaycan Milletvekili Nizami Ceferov ise, "Ulu Bozkır’ın Mirası" kitabının, yazarın büyük tarihsel faaliyetini ve kişiliğini anlamak ve Kazak halkının ruhunun derinliklerine nüfuz etmek açısından yeni bir bakış açısı sunduğunu dile getirdi.