Bir destan yazıldı asrımızda görülmemiş!

     Herkes soruyor hakkında, ne demiş ne demiş?

     Yorulmaz bir cehd, bıkıp usanmaz bir uğraş.

     Sanki Erzurumun yiğit eri, bir dadaş.

     Kanı gibi akıtmış mürekkebi, durmadan kağıda.

     Benzer bu çalışma, yiğit ardından söylenen ağıda.

     Mest oluyoruz; böyle bir bilgin çıkmış diye bizden.

     Sanki çıkıp gelmiş, ilim diyarı sonsuz denizden.

     Genç yaşta atılmış, ilim denen okyanusa.

     İnsan şaşıp kalır, vurdukça bu işi usa.

     Ya Rab bu ne büyük sabır, gayret, ne müthiş azim.

     Daha nicelerine el atmasıdır ona duam, azizim.

     Her şeyden önce, Türkçeye ne büyük hizmet.

     Tek başına gösterilen, büyük bir himmet.

     Eser; baş döndürücü, âbidevî dev bir eser.

     Başımda, inanın sevinç rüzgârları eser.

     Eserin yazarı da, gerçekten tam bir âbide insan.

     Millete vermiş; verince ancak görkemli bir ihsan.

     Yaptığı çalışma, tam mânâsıyla bir göz nûru.

     Tıp sözcüklerinin, hepsine yer vermiş, yok kusuru.

     Dünya kurulalı, merak ilmin ilk hecesi.

     İşte bunun, güzel mi güzel bir neticesi.

     İhtiyaç da olunca, ilerlemeye hoca.

     İşte, çıkar ortaya bir eser ki koskoca.

     İlim âlemine, adım attığından beri,

     Olmuş Süreyya Ülker; tam bir bilim eri

     Açılan çığırda çalışmalarıyla Süreyya Ülker;

     Yabancı sözcüklere karşılık arayan, sanki ilk er.

     Öyle gayûr er ki, sanki bir orduya bedel.

     Çünkü kelimelerle yaptığı, tam bir cedel.

     Ses bayrağımız dalgalanır oldu, bu Ülker burcunda.

     Türkçenin haysiyet ve şerefi; bu gönderin ucunda.

     Türkçemiz, Süreyya Ülker’le ne kadar övünse yine az.

     Türkler ediyor ona, yeni çalışmalar için çok niyaz.

     Yabancı kelimelerin istilâsındayken Türkçe,

     Haykırdı kahraman bir ses geriden, tam erkekçe.

     Ne gam, kul sıkışmayınca; yetişmez derler ya Hızır;

     “Ülker Tıp Terimleri Sözlüğü” yanlarında hazır.

     Aşk olmayınca meşk olmaz demiş, eskiden atalar.

     Yeni Süreyya Ülkerler, çıkıp ona yenilik katalar.

     Kaptırmış kendini terimlere, görülmedi böylesi,

     Tıp ilminde, iğneyle kuyu kazmış, habire ölesi.

     Önünde duran bu dev yapıtın,

     Gözü hayretle gezer içinde.

     Sözcükleri gözünden sapıtın,

     Gayrıysa eğer, sezer içinde.

     Süreyya Ülker, sözcükler eker.

     Olmuş bahçıvan, diker de diker.

     Türkçeye âşık olmuş bir kere Süreyya,

     Türkçedir mâşûk, gerekse gider fezaya.

     Bilim eri Süreyya Ülker,

     Yazılacak koca bir destan.

     Yabancı kelimeler ürker,

     Çünkü derler burası Türkistan.

     Gökte Süreyya bir yıldız.

     Yerde Süreyya ahhh yalnız!

     Yanına gelirse bir ay;

     Olur Süreyya ay-yıldız.

     (15. 03. 2005)

     Not: ÜLKER TIP TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ, Açıklamalı 3. Bası, LÂTİNCE – TÜRKÇE, TÜRKÇE – LÂTİNCE (93 000 Tıp teriminin Türkçe karşılıkları, Tıbbî tanımları, Tıbdışı anlamları, Tıbbî botanik, fizik, kimya, zooloji terimleri.)

     Prof. Dr. SÜREYYA ÜLKER, Marmara Ü. Tıp Fak. Patoloji ABD Öğretim Üyesi, İstanbul – 2004.

     Sipariş / İstek adres ve telefonları: Nobel Tıp Kitabevi: Merkez Millet Cad. 111 Çapa’da ve Kadıköy’de olmak üzere İSTANBUL adreslerinden ve şu telefonlardan temin edilebilir:

     0 212 279 10 26 – 279 16 07 – 279 94 10

     0 212 585 61 91 – 585 67 46