Ufak Şeyler

Abone Ol
Wayne Dyer bir konferansında şöyle bir esprili tavsiyede bulunmuştu: “Sizi rahatsız eden tüm insanları toplayıp bana getirin. Ben onları tedavi ederim, siz de rahat edersiniz.” Elbette, olacak şey değildi bu. İnsanların tuhaf şeyler yaptıkları doğrudur, (kim yapmaz ki?) ama buna bozulan biz olduğumuza göre, değişmesi gereken de biziz. 
Ben burada şiddeti veya bunun gibi çarpık davranışları kabullenip, hoş görmekten bahsetmiyorum. Önerim sadece insanların davranışları karşısında daha az rahatsız olmayı öğrenmenizdir.
Masumiyeti görebilmek bir dönüşüm yapabilmenin en önemli gerecidir. Bu dönüşüm sonucu, birisi beğenmediğimiz biçimde davranmışsa, kendimizi davranışın biçiminden uzaklaştırıp, ardında yatana bakabilir ve o kişinin art niyetsizliğini görebiliriz. Düşünce tarzımızdaki bu küçük değişiklik çoğu zaman bizi hemen halden anlayan bir konuma getiriverir.
Ara sıra bana acele etmem için baskı yapan insanlarla çalışırım. Çoğu kez beni hızlandırmak için kullandıkları ifadeler kabadır. Eğer onların sözcüklerine ve ses tonlarına kapılacak olsam rahatsızlık duyarım; hatta öfkeli karşılıklar verebilirim. Onları “suçlu” olarak görürüm. Oysa benim acelem olduğu zamanlarda hissettiğim telaşlılığı hatırlayabilirsem, onların davranışlarındaki masumiyeti görebilirim. En sinir bozucu davranışın ardında bile, anlayış görmek için çırpman mutsuz bir insan vardır.
Bundan böyle ne zaman birisi size tuhaf gelen bir davranışta bulunursa, onun davranışının ardındaki masumiyeti görmeye çalışın. Eğer halden anlamaya hazırlıklıysanız, bunu görmek zor olmayacaktır. Art niyet olmayışını, gördükten sonra da o davranış, sizi artık rahatsız etmeyecektir. Başkalarının davranışına sinirlenmediğiniz zamanda hayatın güzelliklerine odaklanmak çok daha kolay olur. Kaynak : Ufak Şeyleri Dert Etmeyin – Richard Carlson