Bu hükümet aynı şeyi hep yapıyor. Önce bir fikir ortaya atıyor, toplumdan büyük tepki gören fikri savunamayacağını anlayınca çark ediyor. O fikri savunmaktan vazgeçiyor? Ama bu vazgeçiş bugün ve bu saat için geçerlidir.

Bu siyasi kadronun şuur altında "Türklük Bilincini" yok etme fikri yatıyor.

Türklük bilinci yok edilince, Türkiye'de barış ortamının tesis edileceğini zannediyorlar.

Tüm etnik guruplara anı mesafede olacaklarını umuyorlar. Oysa T.C. Anayasası, Türk Milleti'ni oluşturan etnik gurupları hiçbir zaman ayırmamıştır, tasnif etmemiştir ve bu tür bölücülüğe izin vermemiştir.

"Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu"nun hazırladığı "Azınlık Hakları ve Kültürel Haklar" raporuna Başbakanlık sahip çıkmıyor, bizim bilgimiz yok, bizim dışımızda böyle bir oluşum kurulmuş diyorlar?

Bunu iddia etmek, Tük Milleti'ni enayi yerine koymakla eş anlamlıdır.

Onlar her ne kadar  bu kurula sahip çıkmasalar da bu gurubun neyin çabası içinde olduğunu Türk Milleti gayet iyi biliyor.

Anayasanın "Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür" ilkesi bu kurulu rahatsız etmiş ve ivedilikle bu hükmün değiştirilmesini önermişlerdir.

Yine raporda savunulan Osmanlılılık kimliğinin üst kimlik olduğu, Türklük kimliğinin ise alt kimlik olduğu değerlendirmesi çok yanlış bir tasniftir.

Tüm dünya Osmanlı'yı Türk İmparatorluğu olarak anmaktadır.

T.C. Başbakanı pek çok konuşmasında ben Türküm ifadesini kullanmamıştır, ben Türkiyeliyim demiştir.

Hiçbir ülke böyle bir tanımlama kullanmamaktadır.

Örneğin, Fransalıyım veya Almanyalıyım gibi?

Sevr paranoyasının, AB yolunda engel teşkil ettiğini savunuyor bu başında Başbakanlık etiketi bulunan ama Başbakanlığın tanımazdan geldiği Danışma Kurulu?

Evet Avrupa'nı 600 yıldır hedefi, tek tek önünde duramadıkları Türk İmparatorluğu karşısında birleşmek ve onu parçalamak hedefi.

Bunu Avrupa kendisi itiraf ediyor. ABD Lozan Antlaşması'nı tanımıyor. Nihai hedef Türkiye'nin parçalanmasıdır.

Ülkesini seven her Türk, Sevr paçavrasını endişe ile anmak, hatırlamak ve unutmamak zorundadır.

Yazmadan önce biraz düşününüz.

Hz. Ömer