ANKARA

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Son dönemde maalesef bölgemiz çok daha kırılgan hale geliyor. Referandumun Irak Anayasası ve uluslararası hukuk bakımından hiçbir meşruiyeti yoktur. Maalesef bölgesel yönetim, tüm dostça ikazlara rağmen referandumu düzenlemekle çok büyük bir yanlış yapmıştır. Her zaman ifade ettiğimiz gibi kişisel, kısa vadeli çıkarlar uğruna hiç kimsenin bölgemizi ateşe atmaya, gerilimi tırmandırmaya hakkı yoktur." dedi.

 Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, baş başa ve heyetlerarası görüşmelerin ardından Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde ortak basın toplantısı düzenledi.

Putin ve heyetini bir kez daha Türkiye'de ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti ifade eden Erdoğan, gerçekleştirdikleri görüşmelerde Türkiye-Rusya arasındaki ikili ilişkileri ve bölgesel gelişmeleri değerlendirme fırsatı yakaladıklarını söyledi.

Recep Tayyip Erdoğan, "Değerli dostum" diye hitap ettiği Putin ile yıl içerisinde 5'inci kez bir araya geldiklerini ve gündemlerindeki konular hakkında da sık sık telefonla istişare fırsatını yakaladıklarını belirterek, "Bunlar tabii Türkiye-Rusya Federasyonu arasında bugüne kadar olmamış maalesef durumlardı. Şimdi ise çok daha iyi konuma geldi." diye konuştu.

"Kararlılık her iki tarafta da var"

Bakanların Rus mevkidaşlarıyla ilişkilerini sürdürdüklerini, ortak gayretler neticesinde iki ülke arasındaki münasebetlerin güçlenerek devam ediyor olmasının kendileri için memnuniyet verici olduğunu söyleyen Erdoğan, "İnşallah önümüzdeki dönemde bunu çok daha geliştirerek devam ettireceğiz. Bu kararlılık her iki tarafta da var." ifadelerini kullandı.

Üst Düzey İşbirliği Konseyi'nin 7'nci toplantısının ve konsey çatısı altında siyasi, ekonomik, kültürel, toplumsal faaliyetlerin hazırlıklarına şimdiden başlanması konusunda mutabık kaldıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İki ülke olarak konsey toplantılarımıza büyük önem veriyoruz. Önümüzdeki yıl konsey toplantısı vesilesiyle inşallah Sayın Putin'i tekrar ülkemizde ağırlayacağız. Ekonomi ve ticaret, ikili ilişkilerimizin bel kemiği. Biraz önce bazı istisnalar noktasında bunların da giderilmesi hususunda bakan arkadaşlarımız birbirleriyle bu konuları ele aldılar, bunu görüşme fırsatını buldular." değerlendirmesinde bulundu.

İki ülke arasındaki ticaret hacminde yılın ilk 7 ayında yakalanan yüzde 22 oranındaki artıştan memnun olduklarını ve bu yıl Rus turist sayısında da çok ciddi bir artış olduğunu belirten Erdoğan, "Tüm ekonomik rakamları daha da yükseltebileceğimiz konusunda hemfikiriz. Daha önce bildiğiniz gibi 100 milyar dolar gibi bir hedef kendimize belirlemiştik, temennim odur ki bu hedefe ulaşacağız. Önümüzdeki ay düzenlenmesi planlanan Karma Ekonomik Komisyon toplantısında ikili ekonomik ilişkilerimizin kritik konuları neticeye bağlayacağını umuyorum." şeklinde konuştu.

İkili ilişkilerde önemli bir yere sahip olanlardan birisinin de enerji olduğunun altını çizen Recep Tayyip Erdoğan, "Türk Akımı ve Akkuyu Nükleer Santrali projeleri şu an devam ediyor. Bunların süratle hayata geçirilmesine büyük önem veriyoruz. Bugünkü görüşmemizde bazı aksamaların olduğunu gördük, bunları da süratle telafi edeceğiz." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Irak ve Suriye dahil bölgesel konuları da mütalaa ettik. Gerek Irak'ın, gerekse Suriye'nin toprak bütünlüğü konusunda hemfikiriz. Son dönemde malesef bölgemiz çok daha kırılgan hale geliyor. Referandumun Irak Anayasası ve uluslararası hukuk bakımından hiçbir meşruiyeti yoktur. Maalesef bölgesel yönetim, tüm dostça ikazlara rağmen referandumu düzenlemekle çok büyük bir yanlış yapmıştır. Her zaman ifade ettiğimiz gibi kişisel, kısa vadeli çıkarlar uğruna hiç kimsenin bölgemizi ateşe atmaya, gerilimi tırmandırmaya hakkı yoktur.

Mevcut tablo karşısında ülkemizin bazı önlemleri hayata geçireceği hususunda da bunu zaten dünya kamuoyuyla paylaşmış durumdayız. Referandum sonrası hassas dönemde özellikle Irak bölgesel yönetiminin daha vahim hatalar yapmasının önüne geçmemiz gerekiyor. Uluslararası toplumun Irak'ın toprak bütünlüğü ve siyasi birliğinden yana tavır alması büyük önem arz ediyor."

Görüşmelerinde Suriye'ye ilişkin güncel gelişmeleri ve son Astana toplantısının sonuçlarını ele aldıklarını da dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu kapsamda İdlib çatışmasızlık bölgesine işlerlik kazandırılmasına yönelik çalışmalarımızın seyrini, bundan sonraki süreçte de ilgili arkadaşlarımızın bu işi çok daha yoğun bir şekilde sürdürmelerini karara bağladık. Astana toplantılarının ateşkes rejimini güçlendirici niteliğinden ve bu yönüyle Cenevre'de Birleşmiş Milletler arabulucuğunda sürdürülen siyasi sürece katkılarından memnuniyet duyuyoruz." dedi.

Astana toplantılarının gündeminde olan güven artırıcı önlemler konusuna daha fazla odaklanmanın gereği hususunda mutabık kaldıklarını ifade eden Erdoğan, "Türkiye ve Rusya olarak Suriye ihtilafının siyasi yoldan çözümüne yönelik ortak irade ve yakın iş birliğimizi sürdürme konusundaki kararlılığımızı bir kez daha teyit ettik." şeklinde konuştu.

Putin ile görüşmenin her açıdan verimli geçtiğine inandığını söyleyen Recep Tayyip Erdoğan, "Bundan sonraki süreci de yine ilgili arkadaşlarımız ve bizler daha sık gerek telefon diplomasisi, gerek özel temsilcilerimiz vasıtasıyla sürdürmekte kararlıyız." ifadelerini kullandı.