Suriye karasuları içinde düşen uçağımız, Suriye ile olan ilişkilerimizin yanı sıra Rusya ile olan ilişkilerimizi de yakından ilgilendirmektedir.

Akdeniz’de Rusya’nın donanmasına bulabildiği tek liman ve üs, Suriye’nin Lazkiye Limanı’dır.

Sovyetler Birliği döneminden beri Rusya, hep Suriye’nin yanında yer almıştır ve Suriye Rusya’nın yakın müttefiğidir.

Rusya’nın, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin VETO hakkına sahip beş ülkesinden biri olması, Suriye’ye karşı Batı Dünyası’nın almak istediği önlemleri engellemektedir.

TARİHDEKİ İLİŞKİLERİMİZ:

31 Aralık 1492’de Rusya’nın hükümdarı İVAN, Sultan Beyazıt Han’a mektup göndererek, tarihte ilk resmi ilişki başlamıştır.

Hükümdar İVAN mektubunda Sultan Beyazıt Han’a, “Türkistan prenslerinin egemen ve özgür hükümdarı Sultan Beyazıt Han....” diye hitap etmektedir.

O dönemde Kırım Hanlığı ve Astrahan Hanlığı Osmanlı Türk Devletine bağlıdır. Türkler Hazar Denizi’nin kuzey kıyılarına kadar hakimiyetlerini yaymışlardı.

Rus hükümdarı mektubunda “Babanız Sultan II. Mehmed Hazretleri, ünlü ve yüce bir hükümdar idiler...” diye ifadeler kullanmaktaydı.

Rusya ile tarih boyunca zaman zaman savaştık, bazı dönemlerde de dostluk içinde kaldık.

Sovyetlerin dağılmasından sonra, Rusya ile ilişkilerimiz ticari alanda gelişmeye başlamıştır.

Ticari ilişkilerimizin gelişmesine karşın, Rusya ile ters düştüğümüz birçok siyasi konu vardır.

İHTİLAF KONULARI:

Kosova’nın bağımsızlığını Türkiye’nin tanıması, Rusya’nın karşı çıkması.

Rusya-Gürcistan arasındaki savaş sonucu Güney Osetya’nın Ruslar tarafından işgali ve Rusya’nın Osetya’yı bağımsız bir devlet olarak tanıması, Türkiye buna karşı çıkmıştır.

Ukrayna ve Gürcistan’ın NATO üyeliğine talip olması, Türkiye’nin buna destek vermesi, Rusya’nın şiddetle karşı çıkması.

Rusya’nın PKK terör örgütünü, (TERÖR) örgütü olarak kabul etmemesi.

Rusya’nın Çeçen direnişçilerini, terörist olarak kabul etmesi, Çeçen direnişçilerinin Türkiye’de destek bulması.

Rusya Parlamentosu alt kanadı Duma’nın 2005 yılında sözde Ermeni Soykırımı’nı tanıması, Türkiye’nin buna şiddetle karşı çıkması.

1918 yıllarında Erzurum ve Erzincan’daki Ermeni terörüne bizzat tanık olan ve bunları anılarında yazan Rus Yarbay Tverdohlebov’un eserine bakmak, olayları açıklamaya yetiyor.

Kıbrıs konusunda hala Rusya, Güney Kıbrıs Rum yönetimine destek vermektedir.

Azerbaycan Türkiye arasındaki Bakü-Tiflis-Ceyhan projesine Rusya uzun süre karşı çıktı.

Azeri doğalgazının Güney Akım projesiyle, Türkiye üzerinden Avrupa’ya aktarılması projesine Rusya karşı çıkmaktadır.

Tüm ihtilaf ve karşı görüşlere rağmen, Karadeniz’in altından Samsun’a uzanan Mavi Akım projesi başarıyla devam etmektedir.

Türk müteahhitler, Rusya’da büyük projelere imza atmaktadır.

Türkiye’nin Nükleer Enerji projesinin Rusya’ya verilmesi, önemli bir yakınlaşmadır.

Rusya ile gelişen yakınlaşmamız, yüzbinlerce Rus turistin ülkemizi seçmesine vesile olmaktadır.

Tüm komşularımızla, iç işlerine müdahale etmeden, dostluk ve barış içinde yaşamamız gerekir.