Öncelikle töre nedir kısaca değinmek istiyorum.

Toplumca benimsenmiş,yerleşmiş yazılı ve yazılı olmayan tüm kanunlar "törenin" içerisinde yer almaktadır. Türk örf ve adetlerinin kesin hükümlerinin birliĝidir. Törenin binlerce yıllık bir geçmişi olduĝunu düşünür isek dün ile bugünümüzün arasında ki temel bağ olduğunu söyleyebiliriz.

 Orhun Kitabeleri'nde de belirtildiĝi gibi töresiz bir devlet ve toplum olmaz. Töre nesilden nesile geçer iken deĝişen şartlara ve ihtiyaçlara göre Hakanlar ve Beyler kanunları düzenlemişlerdir. Töre (yazılı ve yazisız kanunlar) ne kadar güçlü ise şüphesiz devleti de o kadar güçlüdür.

Töre hükümleri hiç bir zaman deĝişmez kalıplar olmamışlardır.Sosyal gerçeklere göre hükümlerler getirilmiştir. Tarihimizde şöyle bir bakar isek, Töre toplumu birleştiricidir, bütünleştiricidir; toplumsal huzuru,memnuniyeti esas almıştır deĝil mi? Törenin iyilik,adalet,eşitlik ise deĝişmez ilkeleridir. Törelerimizin kan davaları ile,namus cinayetleri ile anılması ise  gerçekten rahatsız edici ve bir o kadar üzücüdür.

Arap Kültürü ile öz kültürümüzün yalan yanlış harmanlanması ve  bilgisizlikten dolayı "töre" kelimesinin de anlamının içi boşaltılmış hatta anlamı değiştirilmiştir diyebiliriz. Türk Devleti kanun devletidir ve yazılı yasaları olan bir milletin bunları çiğnemesi kabul edilemez. Kadınları,kızları "namus davası" diyerek öldürüp;  kan davası uğruna insanları katledip bunun adını "töre cinayeti" koyanlara bende "hadi ordan" diyorum...

Saygılarımla, esenlikler diliyorum.