Müzik Dünyası 

DİLA, YENİ ŞARKISINDA DA İDDİASINI SÜRDÜRÜYOR...

'Kırmızı halı', 'Bi Kalp' adlı şarkılarından sonra 'Tek Yön' adlı yeni şarkısı ile müzik kariyerini hızla tırmanan Dila, yeni şarkısında da iddiasını sürdürüyor...Bahçesehir Üniversitesi Halkla İlişkiler mezunu olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı mezun olan New York, Los Angeles, Almanya ve İstanbul' da bayi toplantılarında, festivallerde sahne alan Dila müzik dünyasında oldukça iddialı. Enstrümanı çalabilen poptan, caz ‘a her tarz şarkıyı sahnede seslendiren Dila, performans şarkıcısı olduğunu ve kalıcı olmak istediğini söyledi.'Tek Yön' adlı şarkının sözü ve müziği kendisine ait düzenlemesi Bahadır Tanrıvermiş'e ait. Şarkının klibini ise Emrah Özbilen çekti. Yeni şarkısı ile sağlam adımlarla zirveye çıkmaya hazırlanan Dila, "Hepimizin şarkısı 'Tek Yön' herkes yalnız ve mutsuz. Bu sözleri yazma gereği duydum sahici ve içtenlikle yaşadım ve yazdım. Kalbimden akıtıp yazdıklarımın başkasının yarasına dokunması, benimle beraber onu söylemesi hayatımdaki tek gayem, görmeyi istediğim tek şey' dedi. Yeni şarkısının yanı sıra Atila Özdemiroğlu anısına yapılan albümünde bir şarkıyla dinleyicilerle buluşacak olan Dila, müziğe ilk başladığı yıllarda yaptığı müzikten dolayı aç kaldığını belirtti. Dila,"İki sene Caz söyledim aç kaldım. Frank Sinatra, Etta James, Ella Fitzgerald şarkılarını söylüyordum. Ama insanlar iki caz şarkısı dinledikten sonra gelip siz de 'Ankara'nın Bağları' var mı? Onu söyler misiniz? diyenler çok oldu. Bu yüzden repertuarım çok geniş. Eğer para kazanma kaygın yoksa cazı istediğin kadar söylersin. Aksi takdirde aç kalırsın.' diye konuştu.

Dila  “Tek Yön” Söz&Müzik: Dila Kalafatoğlu Düzenleme: Bahadır Tanrıvermiş Yönetmen: Emrah Özbilen


GÜLŞAH TANRIÖVER’DEN  “ O HAİN ” 

Gülşah TANRIÖVER yaklaşık dokuz aylık aradan sonra Seyhan Müzik etiketiyle çıkardığı yeni şarkısı “O Hain” ile müzik kariyerine devam ediyor. O Hain isimli şarkının söz ve müziği Gülşah Tanrıöver’e düzenlemesi ise Çağrı Kodamanoğlu’ na ait. İçinde bulunduğumuz Covid-19 salgını ve sosyal mesafe kuralları nedeni ile Gülşah Tanrıöver, klip çekimini yaşamınıda sürdürdüğü Kayseri’de gerçekleştirdi. Albümün prodüktörlüğünü de üstlenen A. Ulvar TANRIÖVER klibin yönetmenliğini yaparak Kayseri’nin en güzide mekanlarından Talas ve Erciyes Dağı görüntülerine de klip içerisinde yer verdi.

Gülşah Tanrıöver’ in yeni şarkısı “O HAİN” tüm dijital platformlarda yayında. 

Zerrin Mete’den Paradoks 

Sözü ve müziği kendisine ait “Paradoks” isimli yeni teklisini yayınlayan Zerrin Mete tüm dijital platformlardaki yerini aldı.  Rockzen grubunun da solistliğini yürütmekte olan sanatçı, solo çalışmalarının yanı sıra Senforock projesinde de solist olarak yer alıyor. Müzikaliteden ödün vermeden üretime devam eden Zerrin Mete, Paradoks isimli parçası için bir de klip yayınladı.

Zerrin Mete Hakkında 

Solist, besteci, müzik eğitimcisi ve vokal koçu olarak pek çok başarılı işe imza atan Zerrin Mete, Ankara'da doğup büyüdü. Uludağ Üniversitesi Müzik Öğretmenliği Şan Ana Sanat Dalından mezun oldu. Ankara Kent Orkestrasında solistlik yaptı. Bazı tiyatro oyunlarında oyuncu ve müzisyen olarak yer aldı. Grubu Parmakizi ile H2000 Müzik Festivali kapsamında gerçekleştirilen Yeni Yetenekler Müzik Yarışmasında Türkiye birincisi oldu ve 2001 yılında "Hayata" adlı tekliği yayınladı. Solo çalışmalarının yanı sıra 2009 yılında kurduğu Rockzen isimli grubuyla sahne performanslarına devam ediyor; Sirene Kadın Korosunda korist, Senforock projesinde solist olarak yer alıyor. 2016 yılında yayınlanan “Geçip Giden” adlı ilk solo albümünden sonra sırasıyla Hayata, Olsun, Yalnızım Ben ve

geçtiğimiz günlerde dijital müzik platformlarında yerini alan Paradoks isimli teklileri müzikseverlerin beğenisini topluyor. Kendine özgü tarzı ve güçlü sesi ile Türk Rock Müzik camiasının nitelikli kadın vokallerinden Zerrin Mete, çalışmalarında ilkeli, kaliteli, bağımsız ve salt müziği odak noktasına alan tarzından vazgeçmeden yoluna devam ediyor.

Diskografi : 

Albüm : Geçip Giden 

Tekli : Hayata , Olsun , Yalnızım Ben , Paradoks 

Video : Benimle Ol , Olsun , Paradoks

Kendimden Hallice : Şarkılarımızda Dinleyenlerini Kendilerini Hissetmelerini İstiyoruz. 

Her İnsan Bir Dünya" programında konuğum Kendimden Hallice grubundan Ozan ve Samet Bey oldu.

Yayınımıza hoşgeldiniz. Öncelikle Ozan Bey sizinle başlayalım. Kendimden Hallice grubu nasıl ortaya çıktığını bize anlatır mısınız?

Hoşbulduk, tabi ki.. 2009 senesinde benim için bir fikirdi, hayalimdi aslında. 2013 senesinde ünlü prodüktör Nino Varon ile şans eseri tanıştık. Benden birkaç beste istedi ve onunla paylaştım. Daha sonra beni evine davet etti ve orada birkaç parçayı çaldık. Çok beğendi, manevi destek oldu bana. Dönüm noktası 2013 senesi diyebilirim. 2014 senesinin sonunda Kendimden Hallice ismini koydum. 2019 senesinde Samet'le tanıştık ve bu süreden sonra aktif döneminiz başladı. İstediğimiz sound u elde ettikten sonra bu günlere geldik. 

Samet Bey son proje " Sana" 'yı bize nasıl anlatırsınız? 

Güzel sound lu bir şarkı oldu. Sözleri sound a çok yapışık bir şekilde olduğunu düşünüyorum. Edebi yönü sözleri çok derin olduğu için müziği de ona entegre etmeyi sağladık. Güzel bir süreç oldu. Güzel sözleri güzel müzikle birleştirmek lazım. Bunu denemeye çalıştık. Sözleri karşı tarafa nasıl daha iyi yansıtırız, insanlar ne almak ister, dinlediklerinde nasıl hisseder dedikten sonra şarkıyı yaparken bunları düşündük. Kayıt süreci ve bestesi iki haftada bitti. Son dokunuşları da yapıp yayınladık. Kendi kanalımızdan yayınlıyoruz. Hepsini kendimiz kontrol ediyoruz. Bağımsız müzik yaptığımızı düşünüyoruz. 

Ozan Bey Kendimden Hallice' yi anlatırken, müziğini anlatırken neleri öne çıkarırsınız? Müzik tarzını nasıl ifade edersiniz? 

Sözlerde edebi kısmında insanların sürekli düşündüğü ama kendine kabul edemediği şeyler ya da dışarıya çok cesaretli olup söyleyemediği şeyler, sürekli kendi kendine düşündüğü şeyleri yazdığımı düşünüyorum. Müziği de Samet'in de dediği gibi bu sözleri destekliyor. Kendimden Hallice' nin tavrı budur. 

Samet Bey dijital dönüşümün müziğe olan etkisini nasıl yorumluyorsunuz? 

Aslında gelmesi gereken bir noktaydı. Çünkü çıkış yolu biraz tıkandı. Farklı eğilimlere ihtiyaç duydu. Yapımcı modu, müzisyen, söz yazarı bunların hepsi sürece dahil tabi. Çok rahat oldu aslında bu olay. 90'larda da bu iş yapılıyordu ama bu tarz değildi. Teknolojinin gelişmesiyle beraber olanaklar daha da arttı. Bizim açımızdan bunu değerlendirmek bu süreçte çok önemliydi. 

Ozan Bey size göre mesleğin stresli yanları nelerdir? 

Stres olmadan zaten bu iş çıkmaz. İnsan bazen hayatında inişler çıkışlar yaşayacak ki bu tarz şeyleri tecrübe edecek ki yazabilesin, hissedebilesin. Daha çok şarkının içine girebilesin. Stres aslında bizim için barışık olmamiz gereken bir olay. Stres hep olacak zaten bu yolda o yüzden kabullenmeniz lazım. Bu şekilde açıklayabilirim aslında. Grup müziği yapmak bana bunu aşılayan üstad Nino Varon' dur. Grup olmak başlı başına bir strestir. Grup olduğunda özgürlük biraz daha kısıtlanır ve özgürlüğünden fedakarlık yapabilenler bu yolda kazanır. 

Yayınımıza katıldığınız için çok teşekkür ederiz. Ozan ve Samet Bey son olarak bize neler söylemek istersiniz? 

Şarkılarımızı dinlesinler. Şarkılarımızdan bir şeyler alabilirler. Tüm Dünya'da sıkıntılı bir süreç inşallah normalleşmeye doğru gitmek hepimizin isteği. Bizi dinleyen insanlardan tek isteğimiz bizim şarkılarımızda anlatmak istediğimiz şeyleri kendilerinde bulmaları, şarkının içinde küçük bir notada kendilerini hissetmeleridir.

Her İnsan Bir Dünya’nın Konuğu : Modern Adam 

"Her İnsan Bir Dünya" programında konuğum Modern Adam grubundan Efe Dinler ve Ahmet Alemdağ oldu. 

Modern Adam vokalisti Efe Dinler yayınımıza hoşgeldiniz. Öncelikle "Modern Adam" grubu nasıl ortaya çıktı? Bize biraz bahseder misiniz?

Hoşbulduk, merhabalar :) Tabiki, 2014 yılında farklı gruplarda yer alırken, bir akşam yazdığım şarkı sözlerinin hoş şarkılara döneceğini farkettiğim zaman, bir grup kurulması gerektiğini düşündüm. Çok eski dostum olan ve şuan da davulcumuz olan Yağız Özdağ ve Murat Kızılyel ile temellerini atmıştık. Daha sonrasında Ahmet Alemdar bizlere katıldı. 2017 yılında şuan ki gitaristimiz Orkun Doğuş Bozkurt grubumuza dahil oldu. O dönemden beri dördümüz devam ettiriyoruz. 

Modern Adam müziğini nasıl anlatırsınız? Bu anlamda grubun müziğini nasıl ifade ediyorsunuz? 

Grubun müziğini tarif ettiğimiz zaman, biz belli müzik türlerine bağlı kalmıyoruz. En başlarda biz de müzik türümüzü anlamaya çalışırken, dinleyicilerin yorumlarını alıyorduk. Kimisi alternatif rock, kimisi rock gibi ama isimlendiremiyorum derdi. Biz de çok doğru bildirim olduğunu düşünmedik, kendi aramızda modern rock olarak görüyorduk. Sorulduğu zaman biz modern adam tarzını yapıyoruz diyoruz. Tarz konusunda biraz özgün olduğumuzu düşünüyorum. Geçtiğimiz Aralık ayında ilk teklimizi, 22 Mayıs Cuma günü de ikinci teklimiz "Paçavra" yı yayınladık. Önümüzdeki aylarda yeni şarkımızı tekli olarak yayınlamayı düşünüyoruz. 

Grup müziğin stresli yanları nelerdir? 

Biz şuanlık stres yaşamıyoruz. Biz biraz daha aile bakış açısıyla çalışıyoruz. Müziğin oluşma sebebi aslında bizim bir araya gelebilmemizdi. Bir araya geldiğimiz zaman provalara girdigimizde, sahneye çıktığımızda çok güzel bir atmosfer yaratabildiğimizi gördük. Seyircilerimizden önce biz tatmin olduğumuz ve seyircilerin de bizimle tatmin ettiğimizi düşündük. En stresli kısımları, sahneye çıkmadan öncesi veya şarkıların kaydedildiği prodüksiyon dönemleri diyebilirim. Tahmin edersiniz her gün aynı kafa yapisi veya aynı psikojide olamıyoruz. Çok iyi bir günde değilsek o vakitte sıkıntı olabiliyor. Onun dışında stres yaşamadık. 

Geçmişten bugüne baktığımızda dijital dönüşüm hakkında siz neler düşünüyorsunuz? 

Hem meslektaşlarımız hem de üstadlarımızla tartışıyoruz bu konuyu acaba faydalı mı değil mi? Şahsi fikrim, dijitalleşmenin çok olumlu olduğu çünkü farkettiyseniz son on yıldır piyasaya çıkabilen çok fazla sanatçı oldu. Bunu müzik prodüksiyonluğuna bağlı, çok uygun şekilde dinleyiciye aktarmayı sağlamasıdır. Modern Adamın var olmasının nedenlerinden biri de dijitalleşmedir. Biz işimizi bağımsız yürütüyoruz. Prodüksiyonumuzu kendimiz üstlendik. Son dinleyiciyle buluşturmamızı sağlayan en büyük neden dijital ortamdır. Biz grup olarak bunu olumlu buluyoruz. 

Son olarak neler söylemek istersiniz? 

Modern Adamın hikayesi her zaman karşınıza çıkan zorluklara bir baş kaldırma motivasyonu oldu ve yayınladığımız şarkılarda bunu duyabilirsiniz. Hiçbir zaman yılmadık, pes etmedik. Dinleyen bir kitle oluşmaya başladı. Zor zamanlardan geçiyoruz. Bunlar da geçtiği zaman çok daha güzel günlerde buluşacağız. 

Grubun bas gitaristi Ahmet Alemdağ yayınımıza hoşgeldiniz. Sizin müzik hikayeniz nasıl başladı? 

Tabiki, çok küçük yaşlarda ailemin desteği ile başladım. Sevgili hocam Sancar Ozbay ile başladım. Istanbul'a gelince farklı gruplarda yer aldıktan sonra Efe ile tanıştık ve birlikte çalmaya başladık. Bugünlere kadar bir şekilde geldik. 

Son şarkınız "Paçavra" nasıl ortaya çıktı?

Biz ilk bir araya geldiğimizde Paçavra şarkısı vardı. Paçavra şarkısı şarkılarımız arasında en iyi huylu, en az isyankar olan şarkı diyebilirim. Bu Şarkı Efe'nin bir gecede uzun uzun yazdığı şarkı sözlerinden bir tanesiydi. Aslında biz Paçavra'yı en sona bırakmayı düşündük. Çünkü diğer şarkılara göre bir tık daha az isyankar şarkı. Bizi dinleyen insanlardan aldığımız yorumlar bu şarkının iyi olduğu yönündeydi. Biz de hemen klibini çektiğimiz şarkının ardına koyduk ve durumdan da memnunuz. 

Size göre mesleğin stresli yanları nelerdir?

Müzik değişik bir konsept. Siz bu işi severek başlıyorsunuz ama zaman içinde insanlarla aynı fikirde olmayabiliyorsunuz. Bazen de diğer müzisyenlerle aynı fikirde olmuyorsunuz. Bazen de sanatsan işlerin çok fazla ciddiye alınmaması gibi. Aslında en büyük sıkıntısı sizin emek vererek yaptığınız ürünü başkaları beğenmeyebilir. Bu bence en stresli yanlarından biridir. Siz ortaya bir şey koydunuz ama insanlar bunu beğenecek mi? Biz her yaptığımız şarkıda öncelikle bizim beğenmemiz gerekiyor. Bu sıkıntının üstesinden bu şekilde gelmeye çalışıyoruz ve ortaya da güzel bir şey çıkardığımızı düşünüyorum. 

Dijital dönüşümün müziğe olan etkisi hakkında siz neler düşünüyorsunuz?

Bence müzik açısından iki yönü var. Biri pozitif, diğeri negatif. Negatif tarafı, geniş kitlelere yayıldıkça bazen insanların talep ettiği tarz da değişmeye başladı. Bizim gibi eskiyi korumaya çalışan gruplar için sıkıntılı kısmı, yıllarca emek verip uğraşanlar varken kısa sürede bilgisayar programında bir şeyler kurcalayıp, ortaya bişey çıkartıp sizin çok daha önünüze geçebilir. Pozitif tarafı ise sizi herkes duyup dinleyebilir. Üretkenliğimizi devam etmemizi sağlıyor. 

Son olarak neler söylemek istersiniz? 

Modern Adam olarak müzik seviyemiz hepimizin farklı ama ortaya bi şey çıkarmaya çalışıyoruz. Bunu da insanların hissettiği iyi şeylere dokunabilirsek ne mutlu bize. Zor dönemden geçiyoruz, güçlü olmalıyız.

Kim Kimdir ?  

Bulut Genç 

Türk tiyatro, dizi ve sinema oyuncusu. Tiyatro kariyerine 2012 yılında lise yıllarında başladı. Dizi oyunculuğuna ilk adımı 'Bir Zamanlar Çukurova' ile atmıştır. Bir sonraki projesi show tv'de yayınlanan 'Ramo' olmuştur. 29 kasım 1996'da Mersin'de doğdu. İlköğretim, ortaöğretim ve lise öğrenimini Erdemli ilçesinde tamamladı. Bu sırada tiyatroya merak saldı. Yatkınlığı ve yeteneği fark edilen genç oyuncu, 2012 yılında şehir tiyatrosu ekibine katıldı. Bir çok oyunda rol aldığı sıralarda Tv ve Sinema oyunculuğuna merak saldı. 2016 yılında İstanbul’a taşınıp set işçisi olarak çalışmaya başladı. 1 yıl Panter asistanlığı yaptı. Bu sırada çevresindeki yönetmenlerin kısa filmlerinden teklifler almaya başladı. Birçok festival kısa filminde ana karakter olarak rol almıştır. 2019 yılında üniversite eğitimini tamamlayıp profesyonel olarak kamera önüne geçtiği ilk proje 'Bir Zamanlar Çukurova'dır. 2020 yılında Show Tv'de yayınlanan 'Ramo' dizisinde 'Salim Yalınsu' karakteriyle büyük oranda tanınmaya başlamıştır.  Bulut Genç; 1,76 boyunda 65 kilodur Göz rengi: Kahverengi Saç rengi : kumral Burç : Yay

Kitap Dünyası 

Baharın Habercisi 

Hande Ortay’ın Baharın Habercisi Kitabı Cinius Yayınlarından çıktı. Kitap tanıtım bülteninde ünlü isimler kitabı şöyle anlatıyor : “ Limanı olmayan aşıklar dolanır dururlar hırçın suların mavinin laciverte çalan yoğunluğunda. Nice fırtınalar, nice poyrazlar vurur mendireğin çatırdayan dallarına. Tam kırıldığı yerde bir an gelir bir liman bulamasa da liman gibi dingin bir yer bulur okyanusun tam ortasında. İşte sevgili Hande’nin şiirleri de öyle bir dinginliktir, limanına ulaşamasa da okyanusun tam ortasında… Üstelik ilk şiir kitabıdır edebiyat okyanusunun son kıvrımında.

Bedirhan Gökçe

Hande Ortay, “Limanı Olmayan Aşıklar” kitabıyla şiirin sonsuz denizine açılıyor. Şiir bir tür ‘mavi yolculuktur’ ve galiba gökyüzünün altındaki en güzel yeryüzüdür. Her şair bu denize nasibince, hevesince bir damla ekler. Şiir biraz da bu yüzden vardır. İlk kitapla bu sonsuzluğa dalmak elbette cesaret ister, arzuyla, telaşla yola çıkılır çoğu kez. Bu heyecan, bu arzu şiirin olmazsa olmazlarıdır. Çünkü şiir, yazan kişiye, yani şairine adeta kalpten bağlı tek yazı türüdür. Bu nedenle alınyazısı da denilse yeridir. Hande Ortay da ilk kitabıyla kıyıdan açılırken bize bu heyecanı duyuruyor, yolculuğunun kısa sürmeyeceğini, sonuna dek gideceğini hissettiriyor. Bu çok önemli. Zira şiire bir kez bağlandıktan sonra onun teknesinden inmek çok zor, neredeyse imkansızdır. Hande Ortay’ın da bu denizde kendi şarkısını söyleyeceğine, kendi ıslığını tutturacağına ve tıpkı ilk kitabı “Limanı Olmayan Aşıklar” gibi, yeni kitaplarıyla da bize yepyeni ve birbirinden güzel sözler, dizeler, şiirler göndereceğine inanıyorum.

Haydar Ergülen

Hande Ortay’ın şiirlerini, her bir satırının bir cana dokunduğunu hissederek okudum. İnanıyorum ki; şair Hande Ortay’ın “Şafaklarda öksüz kalan yüreğim!”, “Benimle olmayan senle yaşıyorum.” gibi anlam yüklü veciz ifadeleri ebedileşecektir.

İrfan Erdoğan”  Hande Ortay’ın başarılı eserini mutlaka okuyun.