Güney Amerika’nın meşhur meyvesi  'pepino' ülkemizde ilk mahsulünü, 2010 yılında Eskişehir’de verdiğini biliyor muydunuz? İlk gördüğümde dünyada kavun tadında ikinci bir meyvenin olduğu düşünüp mutlu olmuştum. Özellikle Peru'da yetiştirildiği bilinen pepino meyvesi, Akdeniz Bölgesi ve Eskişehir'in kirazıyla ünlü ilçesi Mihalıççık'da organik olarak yetiştirilmeye başlanmıştır.  

İlk üretiminde pepinoyu merakımdan aldım.  Avucumun içinde evirdim çevirdim.  İlk aklıma gelen şey genleri ile oynanmış domates ya da kavun olduğuydu. Deve kuşu yumurtası boyunda olan meyveyi “ Nasıl tüketeceğim?" diye düşünmüştüm.  Çünkü ne kavun, ne kelek, ne domates, ne muz… Kabuğundaki lekelere, çizgilere bakıldığında minyatür bir patlıcan ya da karpuz görüntüsü veriyordu. İlk tanıştığınızda, ilk tadına baktığınızda,  kavun tadı ile çiğ kabak tadı arasında, salatalık, olmamış domates veya armut tadında bir karışıma “merhaba” diyebilirsiniz. Beyninizin tat alma merkezini baştan sona yeniliyor. Kavun mu, az olgun bir armut mu salatalık mı bilemezsiniz.  

Kestiğinizde kabak gibi kokan, çekirdekleri patlıcanınkilere benzeyen, yenmesi kavun gibi tadı ise hiçbir şeye benzemeyen arada kalmış meyve.   “O da ne demek?” demeyin. İşte öyle bir şey… Henüz meyve ya da sebze olma konusunda kararını verememiş gibi.  

Aslen patlıcangillerden olan, en fazla 1 kg ağırlığa ulaşan, egzotizm kokan armut kavunu da denilen meyve şu anda çok kıymetli benim için.

Kavuna o kadar benziyor ki hoş kokusu için kavundan güzel diyebilirim

Tatsız bol sulu kavun denebilir, vitamin deposu olsa da tat olarak şekersiz kavun. Gök domatese de benzeyen bu meyvenin kavun ile hiçbir akrabalığı da yok. Bir dilim kavun ve bir dilim pepino yan yana dursun,  kimse farkı fark edemez.    

Manav ve marketlerde gözümün aradığı meyve 

Market raflarında yerini almış egzotik meyve için uzmanlar “Zorlu kış mevsimini sağlıklı geçirebileceğiniz meyvedir.”  diyorlar. C vitamini deposu olma özelliği ile vücut direncini artırmada; kalsiyum bakımından zenginliğiyle ağrıların giderilmesinde etkisi büyük olan pepino mutfağımda yerini aldı. Uzaklardan gelen bu meyveyi çok ama çok sevdim. 

Her derde deva, ilaç gibi bu meyve, bol güneş, temiz hava ve ılıman iklimi severmiş, ben gibi.

Tropikal egzotik meyve, içerdiği yüksek potasyum oranı ile kan şekerini düşürüyor, barındırdığı A, B ve C vitaminleri ile kansere ve kalp krizine karşı koruyor. Kökeni Güney Amerika’ya dayanıyor ama yeni Zelanda ve Avustralya’da da yetiştiriliyor. Kendine has bir aroması olan bu meyvenin, gece gündüz sıcaklık farkı fazla olmayan bölgelerde üretimi yapılabiliyor.

Ne olduğu belli değil. Tadını arayan, arada kalmış bir meyve.  

Tat olarak küskün mü zengin mi? Bol sulu ve tatsız.  Meyvelerin arasında üvey evlat gibi. Egzotik meyve yemiş olmak için yiyenler olabilir. Sulu bir şeyler yeme ihtiyacınızı da giderebilirsiniz. Tarafsız yiyecek için “Tadı kötü değil; ama insanı çeken bir kısmı da yok.”  denilebilir.

Partenokarpik oluşan bir meyve. (Bitkilerde döllenme olmadan çekirdeksiz meyve oluşmasına denir.)  Döllenmesiz meyve oluşumu, yani tohumsuzmuş. Öyle çekirdek, tohum aramaksızın her yanı yenilebiliyor. 

Pepino, içerdiği mineraller ve vitaminler nedeniyle beslenmede önemli bir yere sahiptir

 Bazı insanlar sağlık iksiri diye nitelendirdikleri pepino’ yu çeşitli rahatsızlıklar için tüketirken bazıları da meyve olarak hatta cilt bakımı için tüketiyor. Pepino olgunlaşmadan ve olgunluk seviyesine ulaştığı meyve hâlinde de tüketilebildiği için ham hâli özellikle şeker hastaları için tavsiye ediliyor.  Çünkü tam olgunlaşmamış pepino, şeker oranı daha düşük olduğundan rahatlıkla kullanılabiliyor.  Kanser hücrelerinin yok olmasında büyük etki sağladığı ve kolesterolü düşürdüğü kullanıcıları tarafından belirtilen meyve, hücre yenileyici özelliği ile çocukların gelişiminde; C vitamini deposu olma özelliği ile vücut direncini artırmada; kalsiyum bakımından zenginliğiyle ağrıların giderilmesinde etki sağlıyor.

Sağlık iksiri pepino 

Kalp ritmini düzenler, bağırsaklara iyi gelir, hazmı kolaylaştırır, kolesterolü önler, tansiyonu düşürür,  İçerdiği A ve C vitaminleri sayesinde idrar yolları, solunum yolları enfeksiyonlarında vücudun direncini arttırır. Ayrıca yara ve diş iltihaplarına karşı etkili. Kan damarlarının kuvvetli olmasını sağlar

 Faydaları Saymakla bitmiyor

Kum dökmede etkili olduğu kadar anemi hastalarına fayda sağlıyor.

Afrodizyak (Cinsel duyguları veya isteği uyaran veya artıran) etkisi yaratıyor.

Uyku düzenini dengede tutuyor.

Regl dönemini düzene sokuyor, menopoz döneminde yaşanan ruhsal sorunlarda olumlu etki yaratıyor.

K vitamini bulunduğundan kanın pıhtılaşmasını kolaylaştırıyor.

Çocuklarda kemik gelişimi sağladığı, eklem romatizmasında faydalı olduğu ve hemofili (Kanın pıhtılaşmasındaki bir bozukluğa bağlı kanama hastalığı) hastalığına iyi geldiği belirtilmektedir.

Pepino besin değerleri:

Suda çözünebilen Kuru Madde: 6

Suda Çözülebilir Şeker: 5,7 gr.

Protein: 1-0,4

Yağ: 1

Hemiselüloz: 5

Titre Edilebilir Asit (Sitrik Asit) : 04-0,10

Vitamin C: 112 mg

Potasyum: 111 mg

Kalsiyum: 13 mg

Fosfor: 13 mg

Sodyum: 2,6 mg

Magnezyum: 3,1 mg

Klor: 1,1 mg

Sağlık iksiri olarak kabul edilen pepino, bazı ülkelerde süs bitkisi olarak da değerlendirilmekte. Günümüzde en çok aranan ve tüketimi her geçen gün biraz daha artan bir meyve olmaktadır.  Pepino meyvesinin kabuğu cilt bakımı içinde kullanılmaktadır. Meyveleri mideye indirip, kabukları da cilt bakımı için yüze sürülünce, yaşlanma hali veya belirtileri karşı (anti-aging) etkisi görülmektedir. Cildi yenilemekte ve gençleştirerek daha canlı görünmesini sağladığı, yara ve iltihapların iyileşme hızını artırdığı bilinen pepinonun ilaç gibi etkisi olduğu kanıtlanmış.

Şekerli meyvelere inat seviyoruz

Dondurma ile birlikte ve karışık meyve salatalarında bezenti olarak kullanılmaktadır.

Daha ne olsun,  daha ne olsun… Tabaklar pepino ile dolsun! Yaratık görünümlü rambutan meyvesinde görüşmek dileğiyle…  Sıcak ve aydınlık günlere… 

Kaynak: https://tr.wikipedia.org/wiki/Pepino